İcra Hukuk Mahkemesince, şikayet konusu edilen taşınmaza ait kıymet takdiri raporunun taşınmazın ... ili... ilçesi sınırları içinde bulunduğu ve... İcra Müdürlüğü'nün 2019/457 talimat sayılı dosyasında kıymet takdiri yapıldığı, kıymet takdirine itirazın da kıymet takdiri yapılan icra dairesinin bağlı bulunduğu icra hakimliğine yapılması gerektiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Fethiye İcra Hukuk Mahkemesince ise, haczin kaldırılması şikayetinin inceleme yetkisinin haciz işlemini yapan ... İcra Dairesinin bağlı bulunduğu Mahkemeye ait olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. İİK'nın 4. maddesi gereğince, takip hangi icra dairesinde başlamış ise, bu takiple ilgili itiraz ve şikayetler, takibin yapıldığı yer icra müdürlüğünün bağlı bulunduğu icra mahkemesinde çözümlenir. Bu husus, kamu düzenine ilişkin kesin yetki niteliğindedir. Yasal koşulların oluşması halinde İİK'nın 79 ve 360. maddeleri, bu husustaki yetki ile ilgili istisnalardır....
İİK'nın 128/a-2 maddesine göre; "Kesinleşen kıymet takdirinin yapıldığı tarihten itibaren 2 yıl geçmedikçe yeniden kıymet takdiri istenemez. Ancak, doğal afetler ve imar durumundaki çok önemli değişiklikler meydana getiren benzer hallerde yeniden kıymet takdiri istenebilir." HGK'nun 26/02/1992 tarihli 1992/4- 70 Esas 1992/130 sayılı kararında; "satışın kıymet takdirinin esas alındığı tarihten 2 sene sonra yapılmasının, başlı başına ihalenin feshi sebebi sayılacağı" benimsenmiş, ayrıca İİK'nun 128. maddesinde öngörülen 2 yıllık sürenin başlangıcının, bilahare kesinleşmesi kaydı ile kıymet takdirinin yapıldığı tarih olduğu açıkça vurgulanmıştır....
Maddesi dikkate alındığında verilen kararın yasal olmadığını, iki yıllık süreye 86 gün daha eklenmesi ile satışın kıymet takdiri tarihinden itibaren 2 yıllık sürede yapıldığını beyanla, istinaf talebinin kabulü ile kararın kaldırılmasını ve davanın reddini istemişlerdir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 134. maddesine dayalı ihalenin feshi istemine ilişkindir. İİK'nun 128/a-2. maddesinde; "Kesinleşen kıymet takdirinin yapıldığı tarihten itibaren iki yıl geçmedikçe yeniden kıymet takdiri istenemez" hükmüne yer verilmiştir. Hukuk Genel Kurulu'nun 26.02.1992 tarih ve 1992/4- 70 E. - 1992/130 K. sayılı kararında da vurgulandığı üzere, İİK'nun 128. maddesinde öngörülen iki yıllık sürenin başlangıcı, sonradan kesinleşmesi koşulu ile kıymet takdirinin fiilen yapıldığı keşif tarihidir....
Somut olayda, satışı yapılan taşınmaza haciz koyduran alacaklı sıfatını taşıyan ve bu nedenle kendisine İİK’nun 128/2 maddesi gereğince kıymet takdiri raporunun tebliğinde yasal zorunluluk bulunan şikayetçiye, kıymet takdir raporunun tebliğ edilmediği anlaşılmaktadır. Satış ilanı tebligatı ile 18.07.2013 tarihinde kıymet takdirinden haberdar olan şikayetçi, yasal 7 günlük sürede 25.07.2013 tarihinde değerin düşük tespit edildiğinden bahisle icra mahkemesine başvurmuş;.... İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2013/420 Esas ve 2013/467 Karar sayılı 08.10.2013 tarihli kararı ile itiraz üzerine mahkemece değerin belirlendiği ve 2 yıl geçmedikçe yeniden kıymet takdiri yaptırılamayacağı gerekçe gösterilerek istemin reddine karar verildiği görülmüştür....
Somut olayda, şikayetçinin, satış ilanının, Av. ...’a ve borçlu şirkete tebliğ edilmediğini ileri sürerek ihalenin feshini talep ettiği, ayrıca borçlu şirkete yapılan kıymet takdiri tebliğinin usulsüzlüğünü ileri sürmediği anlaşılmıştır. Satış ilanının yukarıda açıklanan şekilde müflis şirket adına iflas idare memurlarına usulüne uygun olarak tebliğ edildiği anlaşılmış olup, bu husus ihalenin feshi nedeni yapılamaz. Kıymet takdirine ilişkin tebligat usulsüzlüğü iddiası ise, ilgilisince ileri sürülmedikçe bu aşamada artık mahkemece resen incelenemez. Bu durumda mahkemece, kıymet takdiri raporu tebliğinin usulsüz olduğu gerekçesi ile ihalenin feshine karar verilmesi doğru değildir....
İcra Müdürlüğünün 2019/10623 esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, takip sonucu borçlunun taşınmazına haciz konularak Saruhanlı İcra Müdürlüğünün 2019/489 talimat sayılı dosyasından ihale sonucu satıldığını, satış ilanı ve kıymet takdiri raporunun usulüne uygun olarak borçluya tebliğ edildiğini, bankanın ihtarname gönderdiği tarihten itibaren tüm tebligatların aynı adrese yapıldığını, kıymet takdiri raporu ve satış ilanının da aynı adrese tebligat çıkarılarak yapıldığını, kıymet takdiri raporuna itiraz süresi geçmiş olan borçlunun ihale edilen taşınmazın gerçek değerinin altında satışının gerçekleştiği iddiası hakkında hüküm kurulamayacağını belirterek, davanın reddi ile feshi istenilen ihale bedelinin yüzde yirmisi oranında davacının para cezası ile cezalandırılmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
İİK'nın 128/a-2 maddesi uyarınca, kesinleşen kıymet takdiri için 2 yıl geçmedikçe yeniden kıymet takdiri istenemez. Ancak doğal afetler ve imar durumundaki çok önemli değişiklikler meydana getiren benzer hallerde yeniden kıymet takdiri istenebilir....
İcra Hukuk Mahkemesi'nce, davanın icra takibinde yapılan kıymet takdirine itiraz niteliğinde olduğu, davacının bununla birlikte kıymet takdiri tebligatının usulsüz tebliğ edildiğini de ileri sürdüğü, kıymet takdirine itiraz davasına bakan mahkemece raporun usulsüz tebliğ edildiği iddiasını da inceleyerek bu iddiayı yerinde görür ise itirazın esası yönünden inceleme yapması gerektiği, itiraza konu kıymet takdir raporunun Mersin 3. İcra Dairesi’nin 2020/40 Talimat sayılı dosyası üzerinden aldırıldığı gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Mersin 1....
Davacı tarafından icra dosyası kapsamında İİK'nun 128/a maddesine aykırı olarak kesinleşen kıymet takdiri işleminin üzerinden iki yıl geçmemiş olmasına rağmen yeniden kıymet takdiri işlemi yapıldığı belirtilerek ihalenin feshi talep olunmuştur. İİK'nun 128/a-2. maddesinin son cümlesi gereğince kesinleşen kıymet takdiri için iki yıl geçmedikçe yeniden kıymet takdiri istenemez. Hukuk Genel Kurulu'nun 26.02.1992 tarih ve 1992/4- 70 Esas, 1992/130 Karar sayılı kararında da vurgulandığı üzere İİK.nun 128. maddesinde öngörülen iki yıllık sürenin başlangıcı, sonradan kesinleşmesi koşulu ile kıymet takdirinin fiilen yapıldığı (keşif) tarihidir. Yargıtayın istikrar kazanmış uygulamasına göre maddede ön görülen olağanüstü koşulun gerçekleşmediği durumda bu süreye uyulmaksızın yeniden kıymet takdiri yapılması ihalenin feshi sebebi olup taraflarca ileri sürülmese bile mahkemece resen nazara alınmalıdır....
Taşınmazların satış ilanının ve kıymet takdiri raporlarının usul ve yasaya uygun olarak tebliğ edildiği, kıymet takdirine şikayet davası sonucunda dava konusu taşınmazın muhammen bedelinin yeniden belirlendiği, iki yıllık yasal sürenin dolması nedeniyle 25/09/2020 tarihinde yapılan keşif sonucunda 30/09/2020 tarihli bilirkişi raporu ile taşınmazın yeniden kıymet takdiri yapılarak değerinin 180.000,00- TL olarak belirlendiği, bu değere itiraz edilerek kıymet takdiri şikayet davası açılmadığı, 6306 sayılı gereği taşınmazın yıkılması gerektiği iddiasının farklı bir taşınmaz bakımından daha önceden de ileri sürüldüğü ancak taşınmazın mevcut durumuna göre kıymet takdiri yapılması gerektiği, kıymet takdirine şikayet davası sonucunda muhammen bedelin belirlendiği gerekçesi ile Ankara 6....