Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkememiz hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı sebebiyle anılan hükümle varılan eylemin davalı tarafından işlendiğine ilişkin tespit ile bağlı olmasa da anılan dosyada toplanan deliller itibariyle maddi vakıanın gerçekleşip gerçekleşmediğini değerlendirebilecektir. Davalı verdiği cevabında da whatsup uygulaması ile davacıya gönderilen mesajı reddetmediğinden tazminat talebine konu eylemin davalı tarafından gerçekleştirildiği hususu tartışmasızdır. Dava, haksız fiile dayalı manevi tazminat davasıdır. 6098 sayılı Yasa'nın 58. Maddesi "Kişilik hakkının zedelenmesinden zarar gören, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat adı altında bir miktar para ödenmesini isteyebilir. Hâkim, bu tazminatın ödenmesi yerine, diğer bir giderim biçimi kararlaştırabilir veya bu tazminata ekleyebilir; özellikle saldırıyı kınayan bir karar verebilir ve bu kararın yayımlanmasına hükmedebilir." Hükmünü amirdir....

Fiil ehliyetine sahip bulunmayan küçükler tarafından haksız eylem işlenmesi durumunda sorumluluk iki çeşittir. Haksız eylem nedeniyle tazminat istenmesi durumunda husumet, BK.nun 41. maddesi gereğince haksız eylemin faili olan küçüğe yöneltilir. Böyle bir davada küçüğün yaşı nedeniyle taraf ehliyeti bulunmadığından onu kanuni temsilcisi olan velisi temsil eder. Burada veli, davalı durumunda bulunmayıp, temsilci durumundadır. Davalı olan sadece çocuktur ve tazminat çocuğun malvarlığından tahsil edilecektir. Aynı olaydan kaynaklanan diğer sorumluluk ise, aile reisinin sorumluluğudur. MK.nun 369. maddesinde düzenlenen bu sorumlulukta aile reisi, küçüğün haksız eylemi nedeniyle zarar görene karşı sorumlu olmaktadır. Böyle bir davada ise, davalı durumunda olan aile başkanıdır ve tazminat aile başkanının malvarlığından tahsil edilecektir. Açıklanan her iki sorumluluk, birbirinden farklı hukuki nedenlere dayanmaktadır....

    Asliye Ceza Mahkemesinde yargılandığı, yargılama sonucunda 5237 sayılı TCK'nun 89.maddesi ile cezalandırılmasına kararın verildiği, davacının davalılardan bu olay nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebinde bulundukları, davalılar T2 ve T3 davalı Küçük Mustafa'nın anne ve babası olduğu dosyada mevcut bilgi, belge ve delillerden anlaşılmaktadır. Davalılar Cennet ve Halil ev başkanı olarak MK. 369. maddesi kapsamında davalı küçük Mustafa'nın davacı küçük Mehmet'e yönelik bu haksız davranışından sorumludurlar. Tüm bu açıklamalar göstermektedir ki, ev başkanının sorumluluğu yasal dayanağını Türk Medeni Kanunu’nun Aile Hukukunu düzenleyen ikinci kitabında yer alan 369.maddeden almakta; aynı zamanda hukuksal nitelikçe de aile hukuku hükümleriyle sıkı sıkıya bağlantılı bulunmaktadır. Sorumluluğun kaynağı böylece ortaya konulduktan sonra yargılama yöntemi ve dolayısıyla da göreve ilişkin düzenlemeler irdelenmelidir....

    Yerel mahkemece açıklanan yönler gözetilerek, davacının manevi tazminat isteminin tümden reddine karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçeyle, yazılı biçimde karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle davalılar yararına BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 09/06/2016 gününde oyçokluğuyla karar verildi. KARŞI OY YAZISI Dava, davalının davacıyı yanıltıcı eylemleri ile haksız olarak edildiği menfaatlerden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, .. esas, .. karar sayılı ilamında her iki davalının eylemi ve fikir birliği içinde özel belgede sahtecilik suçundan mahkum oldukları ayrıca davalılar hakkında aynı eylem nedeniyle banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçundan kamu davası açılmış ve suç sabit görülmüştür. Ne var ki davalı ...'...

      Kural olarak, cismani zararlarda yaralananın aile bireylerinin de tazminat isteyebilmeleri, yaralanmanın niteliğine de bağlı olup küçüğün ceza dosyasında bulunan adli rapora göre sol ayağından ateşli silah kabul edilen köstebek tabancası ile iki kez ameliyat geçirecek şekilde yaralandığı saptanmıştır. Adı geçen olay tarihinde 12 yaşında olup , sözü edilen biçimde yaralanmasının anne ve babası bakımından hukuken korunan ruhsal bütünlüğünü ağır şekilde zarara uğrattığının kabulü gerektiğinden davacı anne ve baba bakımından manevi tazminat isteminin kabulüne karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı görülmemiştir. Manevi tazminat miktarına yönelik istinaf başvurusuna gelince; hakim, manevi tazminatın tutarını belirlerken, saldırı oluşturan eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır....

      tarafından, davalılar ... ve diğerleri aleyhine 07/10/2013 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 30/09/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacılar vekili ile davalılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacıların tüm, davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.2-Davalıların diğer temyiz itirazlarına gelince:Dava, haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....

        Dava dilekçesinde, hak sahiplerinden davacı eş ... için 10.000TL maddi, 100.000TL manevi; davacı çocuklardan her biri için (..., ...) 30.000TL manevi tazminat talep edilmiştir. Dava dilekçesinde faiz talebine bulunmamaktadır. Mahkemece, hak sahiplerinden davacı eş ... için maddi tazminat talebinin reddine, manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile lehine 10.000TL manevi tazminat ödenmesine; davacı iki çocuktan (..., ...) her biri lehine 10.000TL manevi tazminat ödenmesine; tazminatların, davalı ... ve ... dışındaki dışındaki davalılardan müteselsilen tahsiline; yine hükmedilen bu tazminatlar için kaza tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına yönelik hüküm tesis edilmiştir. Dosyadaki kayıt ve belgelerin incelenmesi üzerine, birden fazla aracın karıştığı trafik kazasının 29.06.2012 günü gerçekleştiği, davacılar murisi ...isimli sigortalının bu kazada yaralandığı ve otopsi raporuna göre 02.07.2012 günü hayatını kaybettiği, ......

          Davacı vekili; müvekkilinin davalı ile imam nikâhı ile evlendiğini, müşterek bir çocuklarının olduğunu, resmi nikâh beklentisi içinde olan müvekkilinin, davalı tarafından gerçekleştirilen yaralama eylemi sonucu iş gücü kaybı yaşadığını belirterek maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı, cevap dilekçesi sunmamıştır. Mahkemece; davacının maddi ve manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulüne; dava dilekçesinde faiz talep edilmediği, ıslahla da faiz talep edilemeyeceği gerekçesiyle davacının faiz talebinin ise reddine karar verilmiştir. Dosya kapsamından; dava dilekçesinde fazlaya ilişkin hakların saklı tutularak, maddi ve manevi tazminat talebinde bulunulduğu, 05.02.2016 tarihli dilekçe ile dava değerinin ıslah edilerek, hükmedilecek maddi ve manevi tazminat miktarının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilinin istendiği anlaşılmaktadır....

            da sağlık sorunları meydana geldiğini, masraf yaptıklarını belirterek maddi ve manevi zararlarının tazminini istemişlerdir. Davalı ......, eylemi davacıların gerçekleştirdiğini belirterek, davanın reddini talep etmiş; davalı ... ise davaya cevap vermemiştir. Dosya kapsamından, davalılar hakkında... Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2005/39 Esas, 2011/45 Karar sayılı ilamıyla davalıların silahtan sayılmayan sopa ile davacı ...'ı 7 gün mutad işgaline neden olacak şekilde yaralamaları nedeniyle ayrı ayrı cezalandırılmalarına karar verildiği; yine davalı ......'ın, davacı ...'ı iş ve gücünden kalmayacak şekilde yaralaması nedeniyle cezalandırılmasına karar verildiği, verilen mahkumiyet hükümlerinin açıklanmalarının geri bırakıldığı anlaşılmıştır. Mahkemece, davacıların sübut bulmayan maddi tazminat istemlerinin reddine; manevi tazminat istemlerinin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Dosya kapsamından davacı ...'...

              Davacı, oğlunun borcundan dolayı davalı tarafından gayrimenkullerine haciz konup bu haczin Kumluca İcra Hukuk Mahkemesi tarafından kaldırıldığını, kendisinin ölmüş gibi gösterilerek haksız hacze maruz kaldığını, haciz nedeniyle dava dışı müteahhit firmaya 10.000 TL ödeme yaptığını belirterek, maddi ve manevi zararının ödetilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, borçlu olmayan davacının taşınmazlarına haciz konulduğu, haciz müzekkeresi ve haciz tarihi göz önüne alınarak müzekkereyi elden takip ettiği anlaşılan davalının kusurlu olduğu, maddi zarar bakımından ise davacının istemini kanıtlayamadığı gerekçesiyle manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne, maddi tazminat isteminin reddine karar verilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu