Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

için bir "sebepsiz zenginleşme" amacı taşımaması ve sebepsiz zenginleşme aracı niteliğinde de olmaması gerektiği, manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi zararın da karşılanmasın da amaç edinmediği, davacı tarafça talep edilen manevi tazminat tutarı değerlendirildiğinde, davacı tarafın yasal dayanaktan yoksun manevi tazminat talepleri ile haksız açılmış davanın reddini talep etmiştir....

    Türk Medeni Kanununun 174/1. maddesi, mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu tarafın, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebileceğini, Türk Medeni Kanununun 174/2 maddesi, boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan tarafın, kusurlu olandan manevi tazminat isteyebileceğini öngörmüştür. Toplanan delillerden tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda eşit kusurlu olduğu, eşit kusurlu eş lehine maddi-manevi tazminata hükmedilemeyeceğinden, mahkemece davalı karşı davacı kadının TMK'nun 174/1- 2 maddesi kapsamında bulunan maddi-manevi tazminat taleplerinin reddine karar vermiş olmasında bir isabetsizlik bulunmadığından kadının bu yöndeki istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

    Bu halde davacının uğradığını iddia ettiği manevi zarara ilişkin olarak manevi tazminat koşullarının oluşup oluşmadığının genel hükümlere ve 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 12. ve 13. maddesine göre değerlendirilerek manevi tazminat talebi hakkında bir karar verilmesi gerekirken bu husus irdelenmeden ve hüküm kurulmadan davanın reddi yolunda verilen Mahkeme kararında hukuki isabet bulunmamaktadır. KARAR SONUCU : Açıklanan nedenlerle; 1. Davacının temyiz isteminin kısmen kabulüne, kısmen reddine, 2. Davanın reddine ilişkin temyize konu ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının dava konusu işlemin maddi tazminat talebi yönünden iptali isteminin reddine ilişkin kısmının ONANMASINA, dava konusu işlemin manevi tazminat talebi yönünden iptali isteminin reddine ilişkin kısmının BOZULMASINA, 3....

      TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI : Davacı vekili tarafından, olayda idarenin sosyal risk ilkesi kapsamında kusursuz sorumluluğunun bulunduğu, bu nedenle maddi tazminat istemlerinin reddedilmesinin hukuka aykırı olduğu, müvekkilinin Adli Tıp Kurumu tarafından sözde muayene edildiği, maluliyet oranının detaylı bir inceleme ile tespit edilmesi gerektiği, müvekkilinin vücudundan kurşunun çıkarılamadığı ve bunun müvekkile zarar verdiği, tüm bu hususlar değerlendirildiğinde manevi tazminat miktarının yetersiz olduğu ileri sürülmektedir....

        ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/06/2021 NUMARASI : 2019/290 ESAS 2021/344 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat (Trafik Kazası (Maddi Hasarlı) Nedenli) KARAR : Kayseri 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2019/290 Esas 2021/344 Karar sayılı kararı davalı vekili tarafından istinaf incelemesi için Dairemize gönderilmekle dosyadaki tüm bilgi ve belgeler incelendi....

        Bu itibarla, davacıların gerçek zararı araştırılmaksızın kusursuz sorumluluk esasından hareketle davalı idarenin tazmin sorumluluğu bulunduğu, ancak uğranıldığı öne sürülen maddi zararın, bağlanan vazife malullüğü aylığı ve ödenen nakdi tazminat ile karşılandığı gerekçesiyle maddi tazminat isteminin reddinde hukuki isabet bulunmamaktadır. Davalı idarenin, nakdi tazminat ödemesinin davacıların manevi zararında karşılığı olduğu iddiasıyla, temyize konu kararın manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne yönelik bölümünün hukuka aykırı olduğu iddiası, yukarıda açıklandığı üzere, davacıların gerçek zararın belirlenmesi sonrası ödenen nakdi tazminat tutarının 2330 sayılı Yasanın 6.maddesi uyarınca düşülmesi gerekeceğinden yerinde görülmemiştir....

          nin oğullarını kaybetmekle hem maddi destekten mahrum kaldıklarını hem de çok büyük üzüntü ve ızdırap yaşadıklarını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla müteveffanın babası ... için 1.000,00 TL maddi ve 20.000,00 TL manevi tazminatın, annesi ... için 1.000,00 TL maddi ve 20.000,00 TL manevi tazminatın ve müteveffanın kardeşi ...için 10.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili, davanın idari yargıda görülmesi gereken bir dava olduğunu,.... Genel Müdürlüğünün 04.10.2012 tarih ve 16056 sayılı yardım onayı ile toplam 34.000,00 DTL yardımın %50'si olan 17.000,00 TL nin davacılardan ...'nin hesabına ve yine %50'si olan 17.000,00 TL nin davacılardan ...'nin hesabına ödendiğini, davacıların istedikleri maddi ve manevi tazminat miktarlarının fahiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur....

            ın manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 12.000,00 TL manevi tazminatın 23/06/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ...'dan alınarak davacı ...'a verilmesine, birleştirilen ve aşağıda hükmedilen 2014/281 esas sayılı dosya için davacı lehine verilen maddi tazminat hükmüyle tahsilde tekerrür edilmemesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, 4-Davacı ...'ın manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 10.000,00 TL manevi tazminatın 23/06/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ...'dan alınarak davacı ...'a verilmesine, birleştirilen ve aşağıda hükmedilen 2014/281 esas sayılı dosya için davacı lehine verilen maddi tazminat hükmüyle tahsilde tekerrür edilmemesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, (2014/281 esasında açılan asıl davadaki talepler yönünden) 1-Davacı ...'ın maddi tazminat talebinin kabulü ile 4.595,00 TL maddi tazminatın, 23/06/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ...'...

              Bu sorumluluğu nitelik olarak kusursuz sorumluluktur. Zira yüklenilen bu hizmetle bağlantılı olarak ortaya çıkan zararlarda dağıtım şirketinin kusurlu olmadığını öne sürerek sorumluluktan kurtulması kullanıcıların zararlarının telafisiz kalmasına neden olacaktır. Kusursuz sorumluluk sunulan hizmetin niteliği gereğidir. Bu kapsamda somut olay incelendiğinde davacı her ne kadar zararın ... dağıtımından kaynaklandığını ileri sürmüşse de alınan rapora göre bahsi geçen zararın davalının sorumlu olduğu ... dağıtım işleminden kaynaklı olmadığı ortaya konulmuştur. Yine davacı her şeye rağmen davalının kusursuz sorumlu olduğunu belirtmişse de kusursuz sorumluluk hükümlerinin işletilebilmesi için öncelikle fiil ile zarar arasında illiyet bağının bulunması gerekir. Olayımızda zarar ile davalı fiili arasında bir illiyet bağı olmadığından onun kusursuz sorumluluğuna gidilmesi de olanaklı değildir. Bu sebeplerle yerinde olmayan davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

                Davacı vekilinin ... tarihli dilekçesi ile; maddi tazminat yönü ile sigorta şirketin sulh yolu ile anlaşma sağlandığını, bilirkişi raporu doğrultusunda tahsilat alındığını, davanın maddi tazminat yönünden konusuz kaldığını, maddi tazminat yönünden yargılama gideri, vekalet ücreti vs.hiç bir taleplerinin olmadığını, davanın maddi tazminat yönünden konusuz kalması nedeniyle davanın bu yönü ile açılmamış sayılmasına, manevi tazminat yönünden ise müvekkillerinin içinde bulunduğu durum, kaza ve sonucunda oluşan maluliyetinin yüksek olmasından dolayı talep edilen manevi tazminatın davalılar ... ve ... Taşımacılık Turizm Tic. Ltd. Şti'den alınarak müvekkillerine verilmesini talep etmiştir. Davacı vekili ile davalı ... Sigorta AŞ arasında yapılan ... tarihli "Sulh Protokolü ve İbraname" başlıklı protokol incelendiğinde; ......

                  UYAP Entegrasyonu