Bu açıklamalardan da anlaşılacağı üzere maluliyet oranının tesbitine ilişkin kesinleşmiş bir mahkeme kararı olmadıkça davalı Kurumca sigortalıya gelir bağlanmayacağından ve maluliyet oranının tespiti ile ilgili İhtilaf ... Kurumunun hak alanını da ilgilendirdiğinden davalı Kurum tazminat istemli bu davada taraf olmadığından maluliyet oranının tesbiti istemli dava ile tazminat davasının bir arada görülüp sonuçlandırılması fiilen mümkün değildir. Hukuk Genel kurulunun 07.02.2007 tarihli 2007/21-69 Esas, 2007-55 Karar nolu kararı da bu yöndedir. Somut olayda, bozma kararına uyulduğu halde gereği yerine getirilmemiştir. ... Kurumunca davacının sürekli iş göremezlik oranı % 19 oranında belirlenmiş ve davacıya iş göremezlik geliri bağlanmıştır. ... Üçüncü İhtisas Dairesince yapılan incelemede ise, davacının maluliyet oranı % 29 olarak tespit edilmiştir. Ancak mahkemece maluliyet oranları arasındaki çelişki giderilmeden karar verilmiştir. Yapılacak iş; ......
Bu açıklamalardan da anlaşılacağı üzere maluliyet oranının tesbitine ilişkin kesinleşmiş bir mahkeme kararı olmadıkça davalı Kurumca sigortalıya gelir bağlanmayacağından ve maluliyet oranının tespiti ile ilgili İhtilaf ... Kurumunun hak alanını da ilgilendirdiğinden davalı Kurum tazminat istemli bu davada taraf olmadığından maluliyet oranının tesbiti istemli dava ile tazminat davasının bir arada görülüp sonuçlandırılması fiilen mümkün değildir. Hukuk Genel kurulunun 07.02.2007 tarihli 2007/21-69 Esas, 2007-55 Karar nolu kararı da bu yöndedir. Somut olayda, bozma kararına uyulduğu halde gereği yerine getirilmemiştir. ... Kurumunca davacının sürekli iş göremezlik oranı % 19 oranında belirlenmiş ve davacıya iş göremezlik geliri bağlanmıştır. ... Üçüncü İhtisas Dairesince yapılan incelemede ise, davacının maluliyet oranı % 29 olarak tespit edilmiştir. Ancak mahkemece maluliyet oranları arasındaki çelişki giderilmeden karar verilmiştir. Yapılacak iş; ......
Sigortalının işveren karşı dava açıp Kurumca karşılanmayan zararını tahsil ettikten sonra, ölümü halinde hak sahiplerinin de ayrıca işverene karşı tazminat isteme hakları da yoktur. 26. maddeye dayalı Kurumun rücu alacağı davalarında zamanaşımı bağlanan gelirin ilk bağlama (onay) tarihine göre hesaplanmaktadır. Bu nedenle davada zamanaşımı da dolduğundan davanın değişik gerekçe ile reddi gerektiği ve bu nedenle yerel mahkeme kararının onanması görüşünde olduğumdan sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyorum....
H..’na geri verilmesine, 24.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davacının ortağı olduğu limited şirkete ait işyerinde gerçekleşen iş kazasında sürekli iş göremezlik durumuna giren sigortalıya yapılan sosyal sigorta yardımları nedeniyle uğranılan davalı Kurum zararının tahsili için söz konusu işveren şirketin tüzel kişiliğine karşı rücuan tazminat davası açıldığı, kazanın oluşumunda %75 oranında kusuru saptanan şirket hakkında rücu alacağının hüküm altına alınarak kesinleştiği, Kurumca yapılan yasal girişimler sonucu alacağın şirketten tahsil edilememesi ve edilemeyeceğinin de anlaşılması üzerine davacı hakkında 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu hükümlerine göre icra takibi başlatılarak kendisine 506 sayılı Kanun kapsamında bağlanan yaşlılık aylıklarına haciz konulup Nisan/2004 döneminden itibaren kesinti işleminin gerçekleştirildiği, hacze karşı şikayet yoluna başvuran davacının talebi ......
‘ye karşı açılan davada ise, ... Adli Tıp İhtisas Dairesi’nden alınan raporda; araç sürücüsüne %60, sigortalıya %40 oranında kusur verildiği anlaşılmaktadır. Eldeki davada, hükme esas alınan kusur raporu oluşa uygun değildir. Mahkemece kusur oranları belirlenirken; dava dışı ... ile ... ... Şirket arasındaki ilişki değerlendirilmeksizin genel ifadelerle kusur verilmiş olup, hesap raporunda ... şirketi üçüncü kişi kabul edilmiş ve Mahkemece de üçüncü kişi hesabına göre hüküm kurulmuştur. Somut olayda, davalı ile ... arasındaki ilişki servis hizmet alım sözleşmesine ilişkin olup dava dışı ... ile ... Şirketi arasındaki ilişki asıl, alt işveren ilişkisidir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 13/06/2019 NUMARASI : 2017/564 ESAS, 2019/434 KARAR DAVA KONUSU : İş (Kurumca Sigortalıya Karşı Açılan Geri Alım İstemli) KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; kurumca yapılan denetim sonrası Çarşamba Şoförler ve Otomobilciler Esnaf Odası ünvanlı iş yerinde Sosyal Güvenlik Denetmeni tarafından 27/12/2016 tarih HCÇ:127 sayılı Sosyal Güvenlik Araştırma İnceleme ve İşyeri Durum Saptama Raporunda davalının da aralarında bulunduğu listede sigortalı olarak görünen kişilerin iş yerinde yapılan sigortalı hizmet bildirimlerinin fiili çalışma olgusuna dayanmadığını, dolayısıyla davalının iş yerinden bildirilen tüm hizmetlerinin iptal edilmesi gerektiğini, davalının 01/03/2011- 01/06/2011 tarihleri arasında kuruma bildirilen hizmetlerinin gerçeği yansıtmadığını, davalının iş yerinde usulsüz olarak sigortalı gösterildiğinin tespit edildiğini, davalıya aylık bağlanmasına müstahak olmadığının anlaşıldığını, 01/08/2013- 16/06/2017 tarihleri arasında davalının...
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 13/06/2019 NUMARASI : 2017/564 ESAS, 2019/434 KARAR DAVA KONUSU : İş (Kurumca Sigortalıya Karşı Açılan Geri Alım İstemli) KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; kurumca yapılan denetim sonrası Çarşamba Şoförler ve Otomobilciler Esnaf Odası ünvanlı iş yerinde Sosyal Güvenlik Denetmeni tarafından 27/12/2016 tarih HCÇ:127 sayılı Sosyal Güvenlik Araştırma İnceleme ve İşyeri Durum Saptama Raporunda davalının da aralarında bulunduğu listede sigortalı olarak görünen kişilerin iş yerinde yapılan sigortalı hizmet bildirimlerinin fiili çalışma olgusuna dayanmadığını, dolayısıyla davalının iş yerinden bildirilen tüm hizmetlerinin iptal edilmesi gerektiğini, davalının 01/03/2011- 01/06/2011 tarihleri arasında kuruma bildirilen hizmetlerinin gerçeği yansıtmadığını, davalının iş yerinde usulsüz olarak sigortalı gösterildiğinin tespit edildiğini, davalıya aylık bağlanmasına müstahak olmadığının anlaşıldığını, 01/08/2013- 16/06/2017 tarihleri arasında davalının...
DAVA KONUSU : İş (Kurumca Sigortalıya Karşı Açılan Geri Alım İstemli) KARAR : GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Hacere Tınık'ın kurumdan A01226921 nosu ile 4/1- c emekli sandığı aylığı almakta iken ölen babası Ali Tınık'tan maaş almak için eşinden 27/12/1990 tarihinde boşandığını, Hacere Tınık'ın kurumlarından maaş almak için boşandığı eşi ile aynı evde yaşamaya devam ederek, 5510 sayılı yasanın 56. Maddesine aykırı olarak maaş aldığının Sosyal Güvenlik Denetmeni raporu ile tespit edildiğini, davalının almakta olduğu aylığının boşandığı eşi ile fiilen yaşadığının tespit edilmesi nedeniyle, 01/11/2008 tarihinde kesildiğini, davalı Hacere'ye 01/11/2008- 31/07/2015 tarihleri arasında 69.572,06 TL istihkak ile 2013 ve 2014 yılı tütün ikramiye tutarı olan 2.784,76 TL olmak üzere toplam 72.356,82 TL yersiz ödeme yapıldığını belirterek, kurum zararının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Şu durumda anılan madde kapsamında teselsül hükümlerine göre açılan rücu davalarında, gelirlerde oluşan artışlar istenilememeli, maddi zarar hesabı yapılmamalı, tazmin sorumlularının toplam kusur oranı, gelirlerin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değerlerine uygulanarak hüküm kurulmalı, sorumluların sigortalıya veya hak sahiplerine yaptığı ödemelerin rücu alacağından düşülmesine olanak bulunmadığı gözetilmelidir....