TÜRK MİLLETİ ADINA Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince işin gereği görüşüldü: Dava; davacı şirkete ait olan … Anadolu Lisesi'nin 15 gün süre ile kapatılmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmıştır....
Dava dilekçesinde, ilgili dönem faturasından dava tarihi itibariyle henüz kesinti yapılmadığı; Mahkemece, söz konusu bedelin kurum bünyesinde bulunan davacı tahakkuklarından kesilmemesi yönünde 24/10/2014 tarihli ihtiyati tedbir kararı verildiği, bunun üzerine kurum tarafından sunulan 27/10/2014 tarihli cevabi yazıda da, dava sonuçlanıncaya kadar kesinti yapılmayacağı hususunun mahkemeye bildirildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece, kurum işleminin iptali yönünden davanın kabulü yanısıra 8.625,45TL'nin de davalıdan alınıp davacıya verilmesine dair karar verilmiş ise de, dosya kapsamından 8.625,45TL kesinti yapılıp yapılmadığı hususu tespit edilememiştir. O halde, Mahkemece yapılacak iş ihtiyati tedbir kararının akıbetide araştırılarak; dava konusu kurum işlemine istinaden kesinti yapılıp yapılmadığı üzerinde durularak hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İş Mahkemesi K A R A R Dava, Kurum işleminin iptali istemine ilişkindir. Davacı tarafça, Kurum tarafından ölüm aylığının kesilmesine yönelik yapılan işlemin iptali ile kesilen aylığın dava sonuna kadar ödenmesine ilişkin ihtiyati tedbir uygulanması talep edilmiştir. Mahkemece ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir. Temyiz uyuşmazlığı, ihtiyati tedbir talebinin reddine dair kararın bozulması istemine ilişkindir. Yargıtay İçtihatları Birleştirme Hukuk Genel Kurulu'nun 21/02/2014 tarih 2013/1 E. 2014/1 K. sayılı ilamıyla ihtiyati tedbir talepleriyle ilgili temyiz yoluna gidilemeyeceği belirtilmiştir. O halde, ihtiyati tedbir talebinin reddine dair kararla ilgili olarak temyiz incelemesinin yapılamayacağı açık olup, davacı vekilinin temyiz talebinin reddi cihetine gitmek gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz talebinin REDDİNE, 15/09/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
KARAR Davacı özel hastane, davalı idare ile aralarında Özel Sağlık Hizmeti Satın Alma Sözleşmesi imzalandığını ve bu kapsamda kurum sigortalılarına sağlık hizmeti verildiğini, 2011 yılında tedavi gören davalı kurum sigortalılardan fazla ilave ücret aldığının tespit edildiğinden bahisle toplam 29.669,40 TL cezai işlem uygulanmasına karar verildiğini ve cezanın davacının alacaklarından mahsup edildiğini, kurum tarafından verilen bu cezanın hukuka ve usule aykırı olduğunu ileri sürerek cezai işlemin iptali ile davacı hastaneden kesilen 29.669,00 TL 'nin işlem tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, yapılan işlemin taraflar arasındaki sözleşmeye uygun olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, cezai işlemin iptali istemine ilişkindir....
Mahkemece, davalının kurum tarafından yapılan ödemeyi kötüniyetli harcadığını gösterir herhangi bir kanıt bulunmadığı, aldığı parayı iyi niyetle harcayan davalıyı ödemenin yapıldığı tarihteki durumundan daha kötü durumda bırakmak söz konusu olacağı için davalının iade yükümlülüğünden söz etmenin yasal düzenlemeye aykırı olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davalı tarafından davacı aleyhine idari işlemin iptali istemiyle idari yargıda açılan davanın kabulü üzerine ve henüz karar kesinleşmeden davacı Hazine tarafından ödeme yapılmış, bilahare hükmün temyizi üzerine idari işlemin iptaline ilişkin karar bozulmuştur. Bu durumda davalıya yapılan söz konusu ödemenin hukuki bir dayanağı bulunmamaktadır. Daha doğrusu mevcut hukuki dayanak mahkeme kararı ile ortadan kalkmıştır. Şu durumda davacı Hazine’nin işbu davaya konu edilen iade talebi yerindedir. Davanın kabulü yerine yazılı gerekçeyle reddi doğru değildir....
Şti.nden devir aldıklarını bildirdiklerini, şirketlerinin davalı kurum ile aralarındaki sözleşmeye aykırı bir eyleminin bulunmadığını, söz konusu işlemin önceki ruhsat sahibi firmasının eylemlerinden kaynaklandığını, ruhsat devrinden kaynaklanan sorumluluk söz konusu olsa da kendilerinin gerekli şekilde bilgilendirilmediğini ve savunma hakkı tanınmadığını, Kurum işleminin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek cezai şart uygulanmasına ilişkin işlemin iptali ile muarazanın giderilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, kurum işleminin hukuka uygun olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir....
YARGILAMA SÜRECİ: Dava konusu istem: İzmir ili, Karşıyaka ilçesinde faaliyet gösteren Özel … İlkokulu ve Özel … Ortaokulu adına Milli Eğitim Bakanlığınca düzenlenen kurum açma izni ile iş yeri açma ve çalışma ruhsatının mahkeme kararıyla iptal edilmesi üzerine, Bakanlıkça anılan Mahkeme kararının uygulanması amacıyla kurum açma izni ile iş yeri açma ve çalışma ruhsatının iptal edildiğinden bahisle Özel … İlkokulu ve Özel … Ortaokulunun kapatılmasıyla ilgili işlemlerin yapılması ve söz konusu okullarda kayıtlı bulunan öğrencilerle ilgili gerekli tedbirlerin Valilikçe alınması yönünde tesis edilen işlemin iptali istenilmiştir....
Davacı, davalı ile aralarında ... hizmeti satın alma sözleşmesi bulunduğunu, davalının tedavisi yapıldığı halde ... hizmeti sunulmayan dava dışı hasta Özleme ... hizmeti verilmediği gerekçesi ile uygulanan cezai işlemin iptali için eldeki davayı açmıştır. Davalı kurum cezai işlemi bizzat hastanın beyanı ve hastaya yazılan reçetedeki ilaçların eczaneden alınmadığı gerekçeleri ile tesis etmiştir....
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı Kurum tespit tutanağının soyut iddialarla düzenlendiğini delilden yoksun olduğunu, davalı Kurumun iş yerinde yaptığı denetlemede çalışır vaziyette görmediği bir kişiyi tutanağa geçirdiğini, Kurum işleminin haksız ve hukuka aykırı olduğunun tespiti ile işlemin iptaline, işlemin uygulanması halinde davacı şirketin SGK teşfik indirimlerinden faydalanamayacağı ve iflas erteleme sürecinde olan şirketin daha da kötü duruma düşüreceğini beyan ederek, 13.03.2017 tarihli denetleme sonucunda sigortasız işçi çalışma durumu tespit edilmesi sebebiyle 12.06.2017 tarih 16991695-1021582 sayılı işlem ve diğer işlemler tesis edilerek, davacı şirket hakkında 5510 sayılı Kanun'un ilgili hükmü gereğince uygulanan cezai işlemin hukuka aykırı olduğunun tespiti ve dava konusu işlemin, öncelikle dava sonuna kadar ihtiyati tedbiren durdurulması ve nihayetinde iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II....
YARGILAMA SÜRECİ : Dava konusu istem: Mersin Defterdarlığında … olarak görev yapan davacı tarafından, Mersin Defterdarlığında görev yapan avukatlar dahil tüm personelin sabah ve akşam mesai giriş ve çıkışlarında (avukatların adliyedeki inceleme, keşif ve danışma gibi görevleri dikkate alınmak kaydıyla) mesai takip defterini imzalaması zorunluluğu getiren … tarih ve … sayılı işlemin, bu işleme yapılan itirazın reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlem ile … tarih ve … sayılı işlemin uygulanması talimatını içeren … tarih ve … sayılı işlemin hazine avukatlarına ilişkin kısmının iptali istenilmiştir....