Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı Kurum vekili dava dilekçesinde özetle; Kurum sigortalılarından Gazi Yıldız’ın davalı işyerinde 26.06.2000 tarihinden itibaren çalışmakta olduğunu, sigortalının işyerinde işi gereği toza maruz kalması sonucu hastalanarak meslek hastalığına uğradığını, söz konusu hastalık nedeniyle müvekkili Kurum tarafından 08.08.2018 onay tarihli 212.188,85- TL. peşin sermaye değerli gelir bağlandığını, 7.079,29- TL. sağlık gideri yapıldığını, bu şekilde oluşan Kurum zararının davalı tarafından tazmini gerektiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 250,00- TL. sağlık giderinin ödeme tarihinden, 3.000,00- TL. peşin sermaye değerinin onay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davacı Kurum vekili, 23/08/2021 tarihli dilekçesi ile talebini arttırmıştır....

İşletme Müdürlüğü vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve diğerleri aleyhine 03/01/1993 gününde verilen dilekçe ile kurum zararı nedeniyle alacak istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 03/04/2012 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalılardan ..., ... ve ... tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Karar başlığında davacı kurum adının hatalı yazılması, mahallinde düzeltilebilir maddi hata olarak görüldüğünden bozma nedeni yapılmamıştır....

    Dosyadaki yazılara, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle, somut olayda; davalı işveren yönünden 506 sayılı Kanunun 10. maddesinin uygulanma koşullarının oluşmasına rağmen mahkemece, bu konuda karar verilmemiş ise de; kurum zararı hesaplanırken %70 kusur oranı üzerinden karar verilmesinin sonuca etkili bulunmaması gözetilerek, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının davalıdan alınmasına, 03.05.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekilleri Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 08/03/2013 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeniyle oluşan kurum zararının tazmini istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 20/01/2016 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dosyanın incelenmesinde; "kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği, zimmet ve görevi kötüye kullanma" nedeni ile uğranılan kurum zararı talebine dayanak oluşturan ceza dosyasının dosya içerisinde bulunmadığı anlaşılmıştır. Temyiz incelemesine esas olmak üzere, Ağır Ceza Mahkemesinin 2013/133 esas ve 2014/224 karar sayılı dosyasının kesinleşme şerhi, bilirkişi raporları ile tüm eklerini de içerir aslının ya da onaylı suretinin dosya içine alınması gerekmektedir....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... vdl aleyhine 27/09/2013 gününde verilen dilekçe ile ihtiyati tedbir (kurum zararı nedeniyle) istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; ihtiyati tedbir talebinin reddine dair verilen 30/09/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, kurum zararının tazmini ile ihtiyati tedbir istemine ilişkindir. Mahkemece ara karar ile ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Yargıtay İçtihatları Birleştirme Hukuk Genel Kurulu'nun 21/02/2014 tarih ve 2013/1 Esas, 2014/1 Karar sayılı içtihadı birleştirme kararıyla da ihtiyati tedbir talebinin kabulü veya reddine ilişkin mahkemece verilen kararlara karşı temyiz yolunun kapalı olduğu karara bağlanmıştır....

          Mahkemece, dava şartlığı yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün, davacı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davacı Kurum vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Mahkemece, davaya konu Kurum zararı hakkında mahkemenin 2014/418 E. sayılı dosyası üzerinden dava açıldığı ,karar verildiği ve kesinleştiğine dayalı olarak derdestlik ve kesin hüküm nedeniyle dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmiştir.Aynı konu ile açılan dava kesinleşmiş olduğundan,sadece kesin hüküm nedeniyle dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmesi gerekirken ,mevcut şekilde karar verilmiş olması bozma nedenidir....

            "İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, 07.07.2012 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle yaralanan sigortalısına yapılan geçici iş göremezlik ödeneğinden oluşan Kurum zararı nedeniyle davalı hakkında yapılan takipte, itirazın iptali ve icra-inkâr tazminatı istemine ilişkindir. Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, karar verilmiştir....

              unsurları itibariyle oluşmayan suçlar nedeniyle verilen beraat hükümlerinde bir isabetsizlik bulunmamıştır....

                Ancak; Suç tarihinin 6352 sayılı Yasa'nın yürürlüğe girmesinden sonra olması karşısında; soruşturma aşamasında kurum zararının tespit edilerek sanığa ödemesi hususunda tebliğ edilmesi, sanığın soruşturma aşamasında ödemesi halinde kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verilmesi gerektiği halde, soruşturma aşamasında zarar tespiti ve ödeme tebliğ yapılmadan açılan davada kovuşturma aşamasında kurum tarafından bildirilen zararı ödeyen sanık hakkında düşme kararı verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK'nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, “Sanığın kovuşturma aşamasında belirtilen kurum zararını ödemesi nedeniyle hakkında açılan davanın DÜŞÜRÜLMESİNE’’ cümlesinin eklenmesi, karar kesinleştiğinde bir suretinin...

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Karşılıksız yararlanma HÜKÜM : Mahkumiyet Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Sanık hakkında tarımsal sulama tesisinde, sayaç varken abonesiz olarak kaçak elektrik kullandığına dair “kaçak elektrik kullanım tespit tutanağının” düzenlenmesi ve sanığın karşılıksız yararlanma kastıyla hareket ettiğinin tespiti nedeniyle; mahkemece alınan bilirkişi raporu sonucunda “bilirkişi tarafından normal tarifeye göre hesaplanan kullanım bedeline %18 KDV ilave edilmek suretiyle belirlenen 19,170,00 TL vergili ve cezasız kurum zararını gidermesi halinde, kamu davası açılmadan önce katılan kurum zararını soruşturma aşamasında tazmin eden sanık hakkında kamu davası açılamayacağından, CMK'nun 223/8. maddesi uyarınca kovuşturma şartının gerçekleşmemesi nedeniyle sanık hakkındaki kamu davasının düşürülmesi, zarar karşılanmıyor ise sanığa kaçak elektrik...

                    UYAP Entegrasyonu