Mahallesi çalışma alanında bulunan ... ada ... parsel sayılı 562,87 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tapu kaydının beyanlar hanesinde, 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı belirtilerek ve kullanıcı tespiti yapılmaksızın arsa vasfıyla Hazine adına tespit ve 20.09.2000 tarihinde hükmen tescil edilmiş, daha sonra 2010 yılında yapılan güncelleme çalışması sonucunda tapu kaydının beyanlar hanesinde taşınmazın ... ve ...'ın fiili kullanımında bulunduğu şerhi yazılmıştır. Davacı ..., 19.10.2012 tarihinde taşınmazın muristen intikal ettiği iddiasına dayanarak, tapu kaydının beyanlar hanesine adının yazılması istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli ... ada ... parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesindeki kullanıcı şerhinin iptali ile yerine ... kızı ...'nın kullanımında bulunduğu şerhinin yazılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davalılar Hazine ve ... aleyhine açılan davanın kabulüne, dava konusu 290 ada 33 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile çekişmeli taşınmazın fen bilirkişi raporunda (A) harfiyle gösterilen 350,77 metrekarelik kısmına yeni parsel numarası verilerek beyanlar hanesine “bu taşınmaz 2011 yılından itibaren davacı ... tarafından kullanılmaktadır” şerhinin yazılmasına, (B) harfiyle gösterilen 484,16 metrekarelik kısmına yeni parsel numarası verilerek beyanlar hanesine “bu taşınmaz 2011 yılından itibaren davacı ... tarafından kullanılmaktadır” şerhinin yazılmasına, (C) harfiyle gösterilen 831,67 metrekarelik kısmına yeni parsel numarası verilerek beyanlar hanesine “bu taşınmaz 2011 yılından itibaren davacı ... tarafından kullanılmaktadır” şerhinin yazılmasına, (D) harfiyle gösterilen 814,22 metrekarelik kısmına yeni parsel numarası verilerek beyanlar hanesine “bu taşınmaz 2011 yılından itibaren davacı ... tarafından kullanılmaktadır...
Askı ilanı sonunda itirazsız tutanaklar kesinleştirilip tapu kayıtları oluşturulduktan sonra, tapu kaydının beyanlar hanesinde yazılı olmayan kullanıcı şerhinin verilmesi ya da mevcut şerhin değiştirilmesi istemli davaların, kayıt maliki Hazineye ve varsa lehine kullanıcı şerhi bulunan kişilere karşı açılması zorunlu olup, davacının, iddiasını Hazine ve varsa kullanıcı şerhi sahibine karşı kanıtlaması zorunludur. Özen gösterilmediğinde hak sahipliğinde değişiklik sonucunu doğuracak ve tarafları arasında uyuşmazlık bulunan bu tür davaların, 6100 sayılı HMK'nın 382. maddesi anlamında çekişmesiz yargı işi olduğundan söz edilemez. Bu nedenle, söz konusu davalarda görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesidir. Somut olayda dava, beyanlar hanesinde yer alan kullanıcı şerhinin değiştirilmesi, bu mümkün olmazsa tazminat istemine ilişkindir....
Davacı ... ve paydaşları çekişmeli taşınmazların beyanlar hanesine kendi adlarına zilyetlik şerhi verilmesi istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 122 ada 3, 4, 6, 7 parsel sayılı taşınmazların fen bilirkişisi tarafından düzenlenen 11.11.2013 tarihli haritada 3 parselin kırmızı, 4 parsel yönünden (A) ile belirtilen sarı renkli, 6 parselin mavi renkli, 7 parselin yeşil renkle olan kısımlar yönünden tapudaki kullanım şerhinin iptali ile davacılar ..., ..., ...'in 1/3 oranında kullanıcı olduklarının tespitine, kullanıcı olduklarının tapunun beyanlar hanesine yazılmasına, 159 ada 1 parsel sayılı taşınmazın aynı haritada (C) harfi ve yeşil ile işaretli 274.64 m2, (E) harfi ile işaretli mavi renkte 274.64 m2, (F) ile gri renkte işaretli 382,20 m2 kısımlar yönünden tapudaki kullanıcı şerhinin iptali ile davacılar ..., ..., ...'...
Eldeki davada ise bu kanunun yürürlüğü girmesinden önce 1998 yılında kadastrosu yapılarak 2/B niteliğiyle ... adına tespit edilmiş beyanlar hanesine ...'ın kullanıcı olarak yazılmış, ... tarafından kullanıcı şerhinin silinmesi istemiyle, ... Onur mirasçılarından ... ve ... tarafından kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle murisleri adına tescili istemiyle dava açılmış, adı geçen mirasçıların taşınmazın evveliyatının ... olduğu zilyetlikle iktisap edilemeyeceği gerekçesiyle davalarının reddine, adına kullanıcı şerhi bulunan ...'ın tespitin yapıldığı 1998 tarihinde yürürlükte bulunan 3763 sayılı Kanun uyarınca ... köyü nüfusuna kayıtlı ve en az 5 yıldır o köyde oturmaları gerektiği, ...'...
Davacı ..., satın alma ve zilyetliğe dayalı olarak 340 metrekare taşınmazının bulunduğu halde beyanlar hanesine ... isminin ve 200 metrekare yüzölçümüyle yazıldığını, ... isminde biri olmadığını, halk arasında bu isimle tanındığını, asıl adının ... olduğunu aynı zamanda teyze çocukları olduğunu öne sürerek yüzölçümünün 340 metrekare olarak düzeltilmek suretiyle beyanlar hanesine kendi isminin kullanıcı olarak yazılması istemiyle dava açmıştır. Davacı yargılama sırasında eksikliğin komşu aynı ada 11 parsel sayılı taşınmazda kaldığını bildirmesi üzerine bu parselin kullanıcısı ... davaya dahil edilmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 155 ada 11 ve 12 nolu parsellerin tapu kaydında olduğu gibi ... adına tapuya tesciline, 155 ada 11 nolu parselin beyanlar hanesine "İş bu taşınmaz bahçe olarak 1993 yılından beri ...'ten olma ...'...
Maddesi gereğince yapılan kullanım kadastrosunda belirlenen kullanıcı isimlerinin tapunun beyanlar hanesine yazılması düzenlenmiş olup, hak sahiplerinin muvafakatname ile haklarını bir başkasına devretmesi durumunda, bu işlemin kadastro sonrası bir işlem olduğu ancak Milli Emlak Müdürlüğü ile ilgili şahıs arasında ki idari bir işleme konu olabileceği, adli yargıda muvafakatname ile taşınmazın satış hakkını devralan kişilerin tapu kaydının beyanlar hanesine kullanıcı olarak yazılmalarının mümkün olmadığı anlaşıldığından bu talebinde usulden reddine karar vermek gerekmiştir. Davalı hazine vekilinin istinaf talebi bakımından yapılan incelemede, davanın reddine karar verildiği halde vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine yönelik kararın hatalı olduğu anlaşıldığından istinaf talebinin kabulüne karar vermek gerekmiştir....
Maddesi gereğince yapılan kullanım kadastrosunda belirlenen kullanıcı isimlerinin tapunun beyanlar hanesine yazılması düzenlenmiş olup, hak sahiplerinin muvafakatname ile haklarını bir başkasına devretmesi durumunda, bu işlemin kadastro sonrası bir işlem olduğu ancak Milli Emlak Müdürlüğü ile ilgili şahıs arasında ki idari bir işleme konu olabileceği, adli yargıda muvafakatname ile taşınmazın satış hakkını devralan kişilerin tapu kaydının beyanlar hanesine kullanıcı olarak yazılmalarının mümkün olmadığı anlaşıldığından bu talebinde usulden reddine karar vermek gerekmiştir. Davalı hazine vekilinin istinaf talebi bakımından yapılan incelemede, davanın reddine karar verildiği halde vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine yönelik kararın hatalı olduğu anlaşıldığından istinaf talebinin kabulüne karar vermek gerekmiştir....
Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesindeki davalı ...'ın kullanıcı olduğuna dair şerhin iptali ile beyanlar hanesine, taşınmazın ...'in fiili kullanımında bulunduğu şerhinin yazılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı ... Belediyesi Tüzel Kişiliği vekili tarafından temyiz edilmiş, Dairemizin 20.09.2017 tarih ......
hanesine Kuzköy Tüzel Kişiliği şerhinin iptali ile kullanıcılar hanesine Davacılar ... ile ...'...