Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesinin 22/03/2005 gün ve 2004/14365- 3219 sayılı bozma kararını özetle; " Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde genel arazi kadastrosu işlemi 1960 yılında yapılarak kesinleştiği taşınmazın bitişiğinde bulunan ve orman kadastrosunda Manak ... Devlet Ormanı olarak sınırlandırılan taşınmazla birlikte tapulama harici bırakılmış olduğundan, Medeni Yasanın 713. maddesi ve 3402 Sayılı Yasanın 14 ve 17. maddeleri hükümlerine göre tapuya tescil edilebilmesi için, orman kadastro işleminin kesinleştiği tarihten dava tarihine kadar 20 yıldan fazla süre ile yasada belirtilen koşullar altında tasarruf edilmesi gerekeceği, taşınmazın tespit tarihinde yürürlükte bulunan yasa hükümlerine göre bitişiğinde bulunan ve orman kadastrosunda Manak ......

    Yapı Endüstri A.Ş’ye satıldığı ve daha sonra birleştirme ve şuyulandırma sonucu davalı şirketler adına tescil edildiği; ancak, bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen raporda çekişmeli taşınmazın bir bölümünün 2/B madde uygulaması sırasında ve halen eylemli orman olduklarının anlaşıldığı, eylemli orman olan yerler hakkında oluşturulan tapu kayıtlarının yolsuz tescil niteliğinde olduğu, halen eylemli orman olan taşınmazın özel mülkiyet olacak şekilde sicile kayıt edilmesinin yasal dayanağının bulunmadığı, bu nitelikteki taşınmazların her nasılsa özel mülkiyet niteliği ile sicile geçirilerek, hakkında kayıt oluşturmasının yolsuz tescil (E.M.Y. md. 933 ... T.M.Y. md. 1025) olduğu, 1998 yılında yapılan kullanım kadastrosunda çekişmeli parselin davalı şirketin tasarrufunda olduğu konusunda şerh bulunması nedeniyle, taşınmazın niteliğini çok iyi bilen davalı şirketin kısa süre sonra taşınmazı satın alması nedeniyle T.M.Y.'...

      Yapı Endüstri A.Ş’ye satıldığı ve daha sonra birleştirme ve şuyulandırma sonucu davalı şirketler adına tescil edildiği; ancak, bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen raporda çekişmeli taşınmazın bir bölümünün 2/B madde uygulaması sırasında ve halen eylemli orman olduklarının anlaşıldığı, eylemli orman olan yerler hakkında oluşturulan tapu kayıtlarının yolsuz tescil niteliğinde olduğu, halen eylemli orman olan taşınmazın özel mülkiyet olacak şekilde sicile kayıt edilmesinin yasal dayanağının bulunmadığı, bu nitelikteki taşınmazların her nasılsa özel mülkiyet niteliği ile sicile geçirilerek, hakkında kayıt oluşturmasının yolsuz tescil (E.M.Y. md. 933 ... T.M.Y. md. 1025) olduğu, 1998 yılında yapılan kullanım kadastrosunda çekişmeli parselin davalı şirketin tasarrufunda olduğu konusunda şerh bulunması nedeniyle, taşınmazın niteliğini çok iyi bilen davalı şirketin kısa süre sonra taşınmazı satın alması nedeniyle T.M.Y.'...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacılar ... ve müşterekleri, Kocapınar Köyü çalışma alanında bulunan ve kullanım kadastrosu sırasında yol olarak tespit harici bırakılan taşınmaz hakkında irsen intikal ve zilyetliğine dayanarak yeni parsel oluşturularak adlarına kullanım şerhi verilmesi istemiyle Kadastro Mahkemesinde dava açmışlardır. Kadastro Mahkemesince usule ilişkin bozma ilamına uyularak görevsizlik kararı verilmesi üzerine Asliye Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....

          Dava, kadastroda tesbit harici bırakılan yerin tescili istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede, 04/05/1968 tarihinde ilân edilen orman tahdidi ve 20/07/1951 - 20/08/1958 tarihleri arasında ilân edilen arazi kadastrosu vardır. Dava konusu taşınmaz arazi kadastrosunda tesbit harici bırakılmıştır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacı ..., Mahallesi çalışma alanında ve 138 ada 2 parsel sayılı taşınmazına bitişik konumda bulunan, kadastro çalışmaları sırasında tescil harici bırakılan taşınmaz bölümü hakkında, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, fen bilirkişisi raporunda (A) ve (B) harfleri ile gösterilen kısımların davacı adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine ve ... vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmaz hakkında 4721 sayılı TMK'nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 ve 17. maddelerine dayalı olarak tescil istemi ile açılmıştır....

              İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Davalı T5 vekili "tescil davalarında dava konusu taşınmazın kazanılabilmesi için; her şeyden evvel özel mülkiyete elverişli yerlerden olmaması, ekonomik amacına uygun bir zilyetliğin bulunması, taşınmazın orman sayılmayan, kamu hizmetine tahsis edilmemiş bir arazi olması, nizasız fasılasız en az 20 yıl süreyle malik sıfatıyla zilyetlik koşulunun sağlanması gerektiği gibi taşınmazın kesinleşmiş orman kadastro sınırları dışında, orman sayılmayan yerlerden olması; orman içi açıklık mera yaylak ya da kışlak niteliğinde olmaması gerektiğini, davalı taşınmazlar ilk tesis kadastrosunda tescil harici olarak tespit görmekle zilyetlik ve zamanaşımı yoluyla kazanılmasının mümkün olmadığını, taşınmaz 3402 sayılı yasaya göre tamamlanmış bir kadastro işlemi olan yerde devletin hüküm ve tasarrufunda bulunduğundan tescil dışı bırakıldığını, taşınmazların ilk tesis kadastrosunda Kadastro paftasında (tescil harici orman) olarak tespitinin yapıldığını, eksik inceleme sonucu...

              Davalı T3 vekili 30/11/2020 tarihli dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın İncesu İlçesi sınırları içerisinde yer aldığını bu nedenle T3si’nin taraf sıfatının bulunmadığını , ayrıca Kadastro Kanunu Madde 12’de düzenlenen 10 yıllık hakdüşürücü sürenin geçmiş olması nedeniyle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı T7 vekili 02/12/2020 tarihli dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaz ile ilgili kadastro çalışmalarının 30.03.2000 tarihinde kesinleştiğini davanının zamanaşımı nedeniyle reddinin gerektiğini, dava konusu yol olarak tespit dışı bırakılan kısım ile davacının malik olduğu taşınmazın sınırının sonradan değiştirildiğini, tescil harici yol olarak bırakılan alanın kullanımının söz konusu olduğunu, tescil harici yol olarak bırakılan taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olup, zilyetlikle ya da herhangi bir suretle kazanımının mümkün olmadığını ileri sürerek davanının reddini talep etmiştir....

                Dava, Medeni Yasanın 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazın tesciline ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce yapılan orman kadastrosu 20.03.1986 tarihinde kesinleşmiş, genel arazi kadastrosu işlemi de 1954 yılında yapılıp kesinleşmiştir. Kesinleşme tarihi ile davanın açıldığı tarih arasında 20 yıllık süre geçmiştir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve 1954 yılında yapılan genel kadastro sırasında çekişmeli taşınmazın bulunduğu yere 14 nolu parsel numarası verilerek ... ve arkadaşları adına tesbit tutanağı düzenlenmişse de gerçek kişiler ve köy arasında görülen dava sonucu ......

                  ancak, 439 nolu parselin çap sınırları dışında olduğunun belirlendiği, hak düşürücü sürelerinde geçtiği, bu bölümün 439 sayılı parsele ilave edilecek biçimde, kullanım kadastrosu ile oluşan tapu kaydının iptalinin mümkün olmadığı, 1469/A işaretli 1136,65 m2 bölümün hukukî durumunun 1468/A bölümü ile aynı olduğu, hak düşürücü sürelerin geçtiği, bu bölümün Hazine adına oluşan tapu kaydının iptalinin mümkün olmadığı, yine 1470/A işaretli 3160,63 m2 bölümün hukukî durumunun da yine 1468/A ve 1469/A ile aynı olduğu, hak düşürücü sürelerin geçtiği, bu bölümde kullanım kadastrosu ile oluşan tapu kaydının iptalinin mümkün olmadığı, 1476/A işaretli 235,36 m2 bölümün hukukî durumunun 1466/A bölümü ile aynı olduğu, taşınmazın 439 parselin çap krokisi sınırları dışında, orman kadastrosu sınırları dışında, ancak 1981 yılı kullanım kadastrosu sınırları içinde olup, hak düşürücü süreler geçtiği, 439 nolu parselin güneybatısında bulunan 1948 yılı orman kadastrosu sınırları içinde olduğu halde, yasaya...

                    UYAP Entegrasyonu