Tüketici ve ... 9. Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir. ...5. Tüketici Mahkemesince dava dışı ... İç ve Dış Ticaret A.Ş. ile banka arasında genel kredi sözleşmeleri imzalandığı, tüketici mahkemelerinin 6502 sayılı Kanunda belirtilen tüketici kredisinden kaynaklanan ve bankacılık işlemi niteliğinde olmayan uyuşmazlıklarda görevli oldukları, uyuşmazlığın tüketici kredisi veya kredi kartlarından kaynaklanmayıp genel kredi sözleşmesinden kaynakladığı, 6502 sayılı Kanunun TKHK'nın 3/k maddesinde tüketicinin "Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek ya da tüzel kişi" olarak tanımlandığı, ticari veya mesleki nedenlerle faaliyet yürüten dava dışı ......
Mahkemece davanın esasına girilerek davanın reddine karar verilmişse de menfi tespit davasının konusunu teşkil eden borcun dayanağı taşıt kredi sözleşmesi ve kredi kartı sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, 02.05.2014 tarihinde gerçek kişi ... ve ... tarafından açılan davanın tarihi itibarı ile kredi kartından kaynaklanan alacağın tüketici sıfatına haiz davacılar tarafından tüketici mahkemesinde açılması gerektiği gibi yine diğer kredi sözleşmesinin de tüketici kredisi sözleşmesi niteliğinde olması sebebiyle taşıt kredisi sözleşmesinden kaynaklanan davanın da tüketici mahkemesinde açılması gerekir. Mahkemece görev hususu re’sen gözetilerek davanın görevsizlik nedeniyle reddedilmesi gerekirken yazılı şekilde esasa girilmesi doğru olmamıştır. Hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ Dava dilekçesinde davacı ile davalı ... arasında 13/11/1998 tarihli tüketici kredi sözleşmesi ve 13/11/1998 tarihli kredili mevduat Sözleşmesi imzalandığı, her iki hesap kat edilmesine rağmen burcun ödenmediği ileri sürülerek, kredili mevduat sözleşmesi nedeniyle 45.259,20.-TL alacağın, tüketici kredisi nedeniyle 42.032,95-TL alacağın tahsili talep edilmiş olup mahkemece, Tüketici Kredisi nedeniyle açılan davanın kısmen kabulü ile 2.513,84....
İlgili Hukuk 1. 4822 sayılı Kanun ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un (4077 sayılı Kanun) “Tanımlar” başlıklı 3 üncü maddesinin (h) fıkrası şöyledir: “Bu Kanun'un uygulamasında; ... h) Tüketici işlemi: Mal veya hizmet piyasalarında tüketici ile satıcı-sağlayıcı arasında yapılan her türlü hukuki işlemi,... İfade eder.” 2. 4077 sayılı Kanun'un “Tüketici kredisi” başlıklı 10 uncu maddesi şöyledir: “Tüketici kredisi, tüketicilerin bir mal veya hizmet edinmek amacıyla kredi verenden nakit olarak aldıkları kredidir. Tüketici kredisi sözleşmesinin yazılı olarak yapılması ve bu sözleşmenin bir nüshasının tüketiciye verilmesi zorunludur. Taraflar arasında akdedilen sözleşmede öngörülen kredi şartları, sözleşme süresi içerisinde tüketici aleyhine değiştirilemez....
Tanımlar başlıklı madde, "4/b) Belirli süreli tüketici kredisi sözleşmesi: Sözleşmenin kurulduğu tarihte, kredi ilişkisinin sona erme tarihinin taraflarca sözleşmede açıkça kararlaştırıldığı tüketici kredisi sözleşmelerini," şeklinde düzenlemeleri içermektedir. c) Belirsiz süreli taketici kredisi sözleşmesi: Sözleşmenin kurulduğu tarihte, kredi ilişkisinin sona erme tarihinin taraflarca sözleşmede kararlaştırılmadığı tüketici kredisi sözleşmelerini, Kredi kartı sözleşmeleri belirsiz süreli sözleşmelerdir. Muaccel hale gelmiş kredi kartı borcunun yeniden yapılandırılmasına ilişkin yapılan sözleşmeyle kredi kartı sözleşmelerini belirli süreli sözleşmeler haline getirmez....
Mahkemece; davalı aleyhine girişilen icra takibinin alacak konusu tüketici kredisi ve ihtarnameye dayandırıldığı, 4822 sayılı Yasa ile değişik 4077 sayılı Kanunun 10.maddesi gereğince kredi alımına esas hususi nitelikteki aracın tüketici kredisi kapsamında edinildiği, dava dışı kredi kullanan şirketin tüzel kişi olmasının sonuca etkili olmadığı kanaati ile, mahkemenin görevsizliğine, Tüketici Mahkemesinin görevli olduğuna karar verilmiştir. Hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dava açıldığı sırada davacı banka harç yatırmamış mahkeme tarafından harç eksikliği giderilmeden işin esasına girilerek görev yönünden davanın reddine karar verilmiş ise de, davacı banka harçtan muaf olmadığından re'sen gözetilen harç eksikliğinin tamamlatılarak, davanın esasına girilip karar verilmesi gerekir. 2-Dava konusu kefalete esas olan sözleşme davacı banka ile dava dışı ... Ltd.Şti.arasında düzenlenmiştir....
Davalı vekili, davacının müvekkili bankaya karşı açılan davanın taraflar arasında akdedilmiş olan tarımsal kredi sözleşmesinden kaynaklandığını, uyuşmazlıkların Tüketici Mahkemelerinin görev alanında bulunmamadığını, esasa ilişkin olarak da; davacıya damlama kredisi ve tarımsal kredi sözleşmesi olarak ayrı isimlerle kredi kulandırılmadığını, banka şubesinde tek bir hesabının bulunduğunu, davacı tarafın 31/12/2012 tarihinde 5.000 TL yatırdığını, ancak ödeme yapılırken damlama kredisi şeklinde herhangi bir kayıt veya açıklama belirtilmediğini, yatırılan 5.000,00 TL'nin paranın yatırıldığı gün sonunda sistem tarafından otomatik olarak davacının borcundan mahsup edildiğini, savunarak davanın reddini istemiştir....
Kredisi Sözleşmeleri Yönetmeliğinin 18/2 maddesinde tüketici kredisi olarak kabul edilen kredi kartı sözleşmelerinde taksitli nakit avans kredilerinde otuz günlük şartın aranmayacağının belirtildiğini, yine de yapılandırılan kredi kartı borçlarında müşteriye yeni kredi kullandırılmasıyla birlikte kredi kartı sözleşmesinin bağlı borç ilişkisinin sona ermediğini, borçluya kullandırılan yeni kredi ile kredi kartı sözleşmesinin tasfiye edilmediğini, yapılandırılan kredinin belirsiz kredi szöleşmesi niteliğinin değişmediğini, Yargıtay 19.Hukuk Dairesinin buna ilişkin 21.06.2017 tarih 2016/11029 e. 2017/5288 k.sayılı kararının bulunduğunu belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldıralarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....
Vakıflar Bankasından tüketici kredi kullanmış ve bu nedenle kredi hesabı ile vadesiz mevduat hesap açılmış olup bu hesaplar sadece açılan kredi için kullanılmıştır. Davacı, faizlerin düşmesi nedeniyle T. ... Bankasından transfer tüketici kredisi kullanarak Vakıflar Bankasından aldığı krediyi kapatmak istemiş ve o tarihteki toplam borç tutarını ilgili hesaba havale etmiştir. Havale işleminin yapıldığı tarihte gönderilen paranın davacının güncel borcunu karşıladığı bilirkişi raporundan anlaşılmaktadır. Davacı havale talimatına kredi borcunun kapatılmasına ilişkin bir açıklama yazmamış ise de aldığı kredi transfer tüketici kredisi olup kredi kullanacak ekonomik durumda ki davacının sadece kredi için açılan hesaba güncel borç tutarı kadar parayı başka amaçla yatırdığının kabul edilmesi hayatın olağan akışına aykırıdır. Hayatın olağan akışına uygun olarak davacının güncel borcu kadar parayı kullanmış olduğu tüketici kredisini kapatmak amacıyla davalı T....
Mahkemece davaya konu takibin dayanağının 24.06.2010 tarihli taşıt kredisi ve rehin sözleşmesi olduğu, davacı tarafından davalıya gönderilen ihtarname örneğinde 24.06.2010 tarihli sözleşmeden tüketici kredisi sözleşmesi olarak bahsedildiği, alınan bilirkişi raporunda da dava konusunun 24.06.2010 tarihli taşıt kredisi ile ilgili olduğunun tespit edildiği,ayrıca davacı vekilinin rapora itiraz dilekçesinde taşıt kredisi ve rehin sözleşmesinin 12. Maddesine dayanılarak talepte haklı olduklarını belirttiği, araç üzerindeki rehnin de tüketici kredisi sözleşmesi ile konulduğu,buna göre bu sözleşmenin tüketici kredisi sözleşmesi olduğu dolayısıyla icra takibi tüketici kredisine dayanılarak yapıldığından ve menkul rehni ile ilgili sözleşme tüketici sözleşmesi olduğundan, dava tarihi itibariyle yürürlüğe girmiş olan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 3. maddesi uyarınca davaya bakmaya görevli mahkeme ......