Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Ticaret Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 06.03.2019 tarih ve 2018/787-2019/137 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği düşünüldü: Davacı vekili, davacının davalı bankadan tüketici kredisi çektiğini, davacının bilgi ve onayı dışında ekspertiz ücreti, ekspertiz komisyon masrafı, kredi kullandırım komisyonu masrafı, tüketici kredisi kullandırım ücretleri, yeniden finansman kredisi kredi tahsis ücreti, yeniden finansman kredisi dosya ücreti, ipotek fek ücreti, ipotek fek ücreti komisyon masrafı kesintisi yapıldığını, kredi alımı ve sonraki yapılandırma aşamalarında davacının aydınlatılmadığını ileri sürerek davanın 6100 sayılı HMK 107. maddesi kapsamında kısmi eda, külli tespit davası olarak...

    İlk derece mahkemesince, icra takibine konu olan kredi kartı alacağı ve tüketici kredisi alacağından kaynaklı olarak açılan davanın kısmen kabulüne karar verildiği görülmüştür. İncelenen Bakırköy 2. İcra Müdürlüğünün 2016/12959 sayılı icra dosyasında T3 ve T4 hakkında kredi kartı ve kredi hesabından kaynaklı alacağın tahsili amacıyla takip yapıldığı, davalı borçluların ödeme emrine ayrı ayrı itiraz ettikleri ve itirazın kaldırılması amacıyla da icra takibinde borçlu görünen her iki şahıs hakkında İİK.'nun 67.maddesine dayalı olarak itirazın iptali davası açıldığı anlaşılmıştır. Alınan bilirkişi raporunda, kredi kartı ve tüketici kredisi için ayrı ayrı değerlendirme yapıldığı görülmekle beraber söz konusu borçtan her iki davalının neden ve ne şekilde sorumlu olacağı konusunda bir açıklık bulunmadığı anlaşılmıştır. Dosyadaki dayanak sözleşmede müşteri olarak T3'in görüldüğü, çıkarılan 14/07/2016 tarihli ihtarnamede ise bilgi için T4 yazıldığı anlaşılmıştır....

    Uyuşmazlık, Banka Tüketici Kredisi Sözleşmesi’nin teminatı olarak ipotek verilen taşınmazı ipotekle yükümlü olarak satın almış olan davacının teminat altına alınmış olan kredi borcunun ödenmesi sırasında kendisinden fazla para tahsil edildiği iddiasından kaynaklanmaktadır. Davacı satıcının cüzi halefi durumunda olup, uyuşmazlığın temeli 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 10. maddesinde düzenlenen tüketici kredisi niteliğindeki Konut Kredisi Sözleşmesi’nden kaynaklanmasına göre aynı Yasa’nın 23. maddesi uyarınca davanın Tüketici Mahkemesi’nin görevine dahil olduğu gözetilmeden mahkemece işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre öteki yönlerin şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 10.07.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      maddeleri gereğince mahkumiyet Sanığın nitelikli dolandırıcılık suçundan mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Sanığın, katılan Ünal İbrahim Ölmez'e ait nüfus cüzdanı üzerine kendisine ait fotoğrafı yapıştırmak suretiyle, 11/06/2013 tarihinde ING Bank Karşıyaka Bostanlı şubesine müracaat edip 20.000 TL tüketici kredisi talebinde bulunduğu, bankanın müracaatı kabul etmesi üzerine, katılan adına düzenlenmiş tüketici kredisi kullanım sözleşmesi, başvuru formu ve ekli belgeleri imzalayarak krediyi çektiği, ayrıca bu kredi sözleşmesine istinaden açılan hesapla ilişkili olarak yine katılan adına kredi kartı talebinde bulunduğu, düzenlenen kredi kartının katılanın MERNİS adresine gönderilmesi üzerine katılanın olaydan haberdar olduğu anlaşılmakla; sanığın eyleminin TCK'nın 158/1-j maddesinde düzenlenen tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak maksadıyla dolandırıcılık suçunu oluşturduğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik...

        Mahkemece, dosya kapsamı ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, taraflar arasında tüketici kredisi ve kredili mevduat hesabı sözleşmesi ile kredi kartı üyelik sözleşmelerinin imzalandığı, bu sözleşmeler kapsamında davacı bankaca davalıya iki adet tüketici kredisi ile kredili mevduat hesabı kredisinin ve limitli kredi kartının kullandırıldığı, davalının ... 7....

          uyuşmazlık konusu tüketici kredisi taksitlerine mahsup edilmesinin 4077 sayılı Yasa'nın 10., 5510 sayılı Yasa'nın 93. ve İİK'nın 83. maddelerine aykırı olduğu gerekçesiyle, davanın kabulü ile, davacının, davalı banka şubesinde bulunan emekli maaşı hesabına tüketici kredisi taksitlerinden dolayı bloke konulması işleminin iptaline karar verilmiştir....

            Bahsedilen ... 3.Ağır Ceza mahkemesinin 2004/360 esas sayılı dava dosyasının incelenmesinde; dava dışı şirketin yönlendirmesi ile davacı bankadan tüketici kredisi kullandırıldığı ve kredi tutarının dava dışı şirket tarafından kullanıldığı, kredi alınmasındaki asıl amacın dava dışı firmaya finansman sağlanması olduğu, esasen dava dışı pek çok firma çalışanına aynı şekilde kredi kullandırıldığı, firmanın da şahsi ve ayni teminat verdiği sonuçta kredinin geri ödenmediği anlaşılmaktadır....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı avukatınca duruşmasız, davalılar avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalılar vekili avukat ... ile davacı ...vekili avukat ...'ın gelmeleriyle duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, dava dışı bankanın davalı borçludan olan kredi alacaklarının 22.7.2012 tarihli temlik sözleşmesi gereğince şirkete temlik edildiğini, banka ile davalı ... ile imzalanan 31.12.2007 tarihli konut kredisi uyarınca borçluya kredi kullandırıldığı, diğer davalı ...'...

                Takibe dayanak yapılan kredi sözleşmesi fotokopisinde, kredinin tüketici kredisi niteliğinde olduğuna ilişkin bir açıklama yoktur. Mahkemece öncelikle, takibe dayanak yapılan kredi sözleşmesinin tüketici kredisi niteliğinde olup olmadığı ilgili bankadan kredi sözleşmesi aslı getirtilmek suretiyle belirlenmeli ve kredi sözleşmesinin niteliğine göre yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler, ilke ve kurallar uyarınca gerektiğinde bilirkişi incelemesi yaptırılması ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik araştırma ile sonuca gidilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07.11.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi. MND...

                  Bu durumda öncelikle davalı tarafından kullanılan tüketici kredisinin, yeni açılan kredili mevduat hesabından kullanılan kredi ile kapatılıp kapatılmadığının belirlenmesi gerekir. Tüketici kredisinin yeni açılan kredi ile kapandığının tespiti halinde taraflar arasında kredili mevduat sözleşmesi imzalanmış ise bu sözleşmede belirlenen faiz oranlarının, sözleşme imzalanmamış ise banka alacağının aynı tür kredilere uygulanan faiz oranı uygulanarak alacağın tespiti gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 30/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu