Nolu Tüketici Kredisi; a- Davalı ... Koyuncumun müşteri sıfatı ile imzalamış olduğu 22.12.2016 tarihli " Tüketici Kredisi Sözleşmesi (İhtiyaç Kredisi)" gereği, davacı bankanın, davalıya 48 ay vadeli 35.000.00 Tl., tutarında Tüketici kredisi kullandırdığı, b-Davacı banka vekili, dava dilekçesinde, davalının, 24.04.2019 Takip tarihinden sonra 01.07.2019 talihinde 10.000.00 TL. ve 25.09.2019 tarihinde 2.000 00 TL, olmak üzere icra borcuna karşılık Toplam 12.000.00 TL. ödemede bulunduğunu beyan ettiği, davacı banka, iki adet tüketici kredisi, iki adet kredi karo ve bir KMH alacağı ile ilgili olarak icra takibine girişmiş olup, davalının, takip tarihinden sonra yapmış olduğu 12.000 00 TL, ödemelerin, hangi borcuna mahsuben yaptığı ani aşılamadığı, buna rağmen, Takdiri Sayın Mahkemeye Ait Olmak Üzere; söz konusu ödemelerin, ... Nolu Tüketici Kredisi alacağına mahsuben yapıldığı dikkate alındığı, c-Davacı bankanın, ......
Hiçbir şekilde kabul anlamına gelmemekle birlikte, bir an için taksitlendirme nedeniyle borcun niteliği tüketici kredisi olarak kabul edilse bile Tüketici Kredisi Sözleşmeleri Yönetmeliği (“Yönetmelik”)’nin 2. maddesinin 3. fıkrasına göre; tüketici kredisi olarak kabul edilen kredi kartı sözleşmelerine ve kredili mevduat hesabı sözleşmelerine 14, 15, 16, 17, 18 ve 19’uncu maddeler uygulanmaz. Bu bağlamda müvekkil bankanın yönetmeliğin 18. maddesinde yer alan kurallara göre davalı borçluya ihbarname göndermesi zorunlu değildir. Yani müvekkil bankanın muacceliyet için borçluya 30 gün süre verme yükümlülüğü bulunmamaktadır. Kaldı ki müvekkil banka tarafından davalı borçluya gönderilen ihbarnameler ile ihtarname arasında bir aydan fazla süre bulunmaktadır. '' şeklindeki beyanlarla verilen kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....
Diğer yandan kredi kartı kullanımından doğan alacak ayrıldıktan sonra tüketici kredisi borcu mevcut ise bunun da ayrı bir kalem olarak belirlenmesi gerekir. Bu yönden de alınmış olan raporun hükme esas alınması isabetsizdir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde davacıya iadesine, 21/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Maddesi gereğince istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan incelemede; her ne kadar davacı tarafça,taraflar arasındaki kredi kartı sözlşemesinden kaynaklı alacak sebebiyle takip yapıldığı ve mahkemenin kredi kartının,tüketici kredisine dönüştüğünü kabul edilerek kurduğu hükmün hatalı olduğu savunulmuş ise de;6502 Sayılı yasa 22. maddesinde; tüketici kredisi sözleşmesinin, kredi verenin tüketiciye faiz veya benzeri bir menfaat karşılığında ödemenin ertelenmesi, ödünç veya benzeri finansman şekilleri aracılığıyla kredi verdiği veya kredi vermeyi taahhüt ettiği sözleşmeyi ifade ettiğini, Kredi kartı sözleşmelerinin , faiz veya benzeri bir menfaat karşılığında, ödemenin üç aydan daha uzun süre ertelenmesi veya benzer şekilde taksitle ödeme imkânı sağlanması hâlinde tüketici kredisi sözleşmesi olarak değerlendirileceği hüküm alındığından davacının istinaf talebinin reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmakla; İzah edilen nedenlerle;toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya...
Mahkememizce re'sen alınan bilirkişi raporuyla taraflar arasındaki---- İşlemleri Sözleşmesine dayalı olarak davacıya kredi kartı verildiği ve kredili mevduat hesabı açıldığı, davalının kullanımına verilen kredi kartı ve kredili mevduat hesabının -----nitelikte olduğu, davalının kullanımındaki kredi kartı borcunun --- tarihinde mesafeli akdedildiği anlaşılan Tüketici Kredisi Sözleşmesi ve eki Geri ödeme Planına göre 35 ay vadeli bir taksitli tüketici kredisine dönüştürüldüğü belirtilmiştir....
Mahkemece davacının kart çıkaran kuruluş olan davacı banka tarafından kart hamili aleyhine açılan ve 5464 sayılı yasanın 44/2 maddesinde kalan dava niteliğinde olduğu gerekçesiyle dava değeri de dikkate alınarak mahkemenin görevsizliğine, karar kesinleştiğinde dosyanın yetkili ve görevli olan ... Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmşitir. 5464 sayılı yasa banka kartları ve kredi kartları yasası olup anılan yasanın 44.maddesi hükmünün uygulanabilmesi için taraflar arasında banka kartı ya da kredi kartı sözleşmesi bulunması gerekir. Somut olayda ise uyuşmazlık "Tüketici Kredisi Borçlanma ve Rehin Sözleşmesi"nden kaynaklanmaktadır. Başka bir ifadeyle kredi kartından kaynaklanan bir uyuşmazlık mevcut değildir. Mahkemece bu yönler gözetilmeden yanılgılı gerekçelerle görevsizlik kararı verilmesinde isabet görülmemiştir....
Şti arasında davacının vereceği tüketici kredisi ile mobilya satışı konusunda 22.4.2005 tarihli dayanıklı tüketim ürünleri tüketici kredisi sözleşmesi yapıldığı, bu sözleşmenin matbu olarak hazırlanıp, bedel, taksit, faiz oranı, kimlik bilgileri kısımlarının boş olduğu ve özellikle kredi konusu ürünü teslim alındığı kısmında matbu olarak yazıldığı anlaşılmaktadır. Taraflar arasındaki kredi sözleşmesinin bağlı kredi olduğu dosya içeriği ile ... olduğu gibi bu husus taraflarında kabulundedir. Uyuşmazlık, tüketici kredisine konu mobilyaların alıcıya teslim edilip edilmediği konusundadır....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 17/09/2018 NUMARASI : 2015/1918 ESAS 2018/574 KARAR DAVA KONUSU : İtirazın İptali KARAR : İSTANBUL 9. TÜKETİCİ MAHKEMESİnin 17/09/2018 tarihli ve 2015/1918 Esas 2018/574 Karar sayılı dosyasında verilen karar; davalı tarafça vaki istinaf talebi üzerine istinaf incelemesi için dairemize tevzi edilmekle Dairemiz yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapıldı. Dosya incelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı arasında akdedilen bankacılık hizmetleri ve tüketici kredisi sözleşmelerine istinaden davalıya tüketici kredisi ve kredi kartı kullandırıldığını, borcun ödenmemesi üzerine taraflarıca, davalı T4 aleyhine İstanbul 36. İcra Müdürlüğü'nün 2014/33780 E....
KARAR Davacı, davalı Vakıflar Bankası Alsancak Şubesinden araç kredisi kullandığını, bu krediye ilişkin borcunu kapatmak için davalı İş Bankası Konak Şubesinden kredi çekerek Vakıflar Bankasına kredi kapama olarak gönderilmesini istediğini, davalı İş Bankasının kredi kapama olarak bildirmeyip sadece para gönderdiğini, bu nedenle 2.310TL fazla ödeme yapmak zorunda kaldığını, bu kapsamda Bornova Tüketici Sorunları Hakem Heyetine yaptığı başvurunun reddedildiğini ileri sürerek, Hakem Heyeti kararının iptali ile 2.310TL’nin faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini istemiş, yargılama sırasında davaya alacak davası olarak devam ettiğini bildirmiştir. Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir. Mahkemece, davalı İş Bankası aleyhine açılan davanın husumet nedeniyle reddine, davalı Vakıflar Bankası aleyhine açılan davanın kısmen kabulüne karar verilmiş;hüküm, davalı Vakıflar Bankası tarafından temyiz edilmiştir....
- K A R A R - Dava, davacı bankanın davalılarla akdettiği tüketici kredi sözleşmesine istinaden kullandırdığı kredi borcunun ödenmemesi üzerine girişilen icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 3/e bendinde “tüketici bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek yada tüzel kişi” olarak tanımlanmış, aynı Yasa’nın tüketici kredisi başlıklı 10. maddesinde “tüketici kredisi tüketicilerin bir mal veya hizmet edinmek amacıyla kredi verenden nakit olarak aldıkları kredidir.” denilmekte, yine aynı Yasa’nın 23. maddesinde; “bu Kanun’ un uygulanmasıyla ilgili olarak çıkacak her türlü ihtilaflara tüketici mahkemelerinde bakılır.” hükmü yer almaktadır. Görev, kamu düzenine ilişkin olup mahkemece re’sen nazara alınması gerekir....