Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Şubesinden şirkete kredi almak için sözleşme yaptıkları, kredi sözleşmesinde kefil sıfatıyla adı geçen katılanın yerine sahte imza atıldığı, kredinin onaylanması üzerine sanık ...’un 200.000 TL krediyi aldığı, yapılan bilirkişi incelemesinde kredi sözleşmesindeki katılan adına atılan imzaların katılanın eli ürünü olmadığının tespit edildiği, ayrıca katılanın dosyaya sunduğu pasaport fotokopisinde kredi sözleşmesinin imzaladığı tarihte yurt dışında bulunduğu, bu nedenle sözleşme altındaki imzanın katılana ait olmadığının kesin olduğu, sanıkların bu suretle atılı suçu işlediklerinin iddia edildiği somut olayda; 1)Sanık ... hakkında kurulan hükmün incelenmesinde; Suça konu kredi sözleşmesinin yapıldığı bankada müşteri temsilcisi olarak görev yapan sanığın, sanık ...’un eylemine iştirak ettiğine dair mahkumiyetine yeterli, her türlü şüpheden uzak, somut delil bulunmadığı gözetilmeden beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine hükmedilmesi, 2)Sanık ... hakkında kurulan hükmün incelenmesinde...

    Ana Sayfa Z11(....) adresinde bulunan taşınmaz üzerinde ..... yevmiye no.lu 30.04.2013 tarihli resmi senet ile ipotek tesis edildiğini, kredi borcunun ödendiğini, tapu kaydındaki ipoteklere dayalı krediden mütevellit müvekkili şirketin hiçbir borcu kalmadığını, ipoteğin fekki hususunda davalı tarafa yazılı başvuru yapıldığını ancak yanıt alınmadığını, yapılan şifahi görüşmede ise ipotekle hiç bağlantısı olmayan ..... İnşaat Yatırım ve Dış Tic. Ltd. Şti. Lehine verilmiş - kefaletten dolayı ipoteğin kaldırılamayacağının bildirildiğini, kredi sözleşmesinin zamanaşımına uğramış olduğunu, müvekkili şirketin kefil olduğu iddia edilen ...... Grup adlı firmaya ait kredi sözleşmesinin artık geçerli olmadığını, davalı banka ve ...... Grup arasında 16.01.2012 ve 03.06.2014 tarihinde vefa sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmeler sonucunda ...... Grup” a ait krediler kapatılarak yeni sözleşmeler imzalandığını ve .........

      Davaya ve icra takibine konu ihtilaflı kredi sözleşmesinin tarihi 18.05.2000, kredi kartı numarası ise 5504 7210 0610 3320’dir.Hükme esas alınan Ankara 3.Ağır Ceza Mahkemesinin 2003/406 Esas nolu dosyasına konu kredi sözleşmesinin tarihi 01.12.2002, kredi kartı numarası ise 5404 7340 0610 5245’tir. Böylelikle eldeki davaya konu kredi sözleşmesi ile hükme esas alınan ağır ceza mahkemesindeki kredi sözleşmesinin farklı olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece davaya konu kredi sözleşmesindeki imzanın davalı yanca inkar edildiği gözetilerek, uyuşmazlığa konu sözleşmedeki imzanın davalı ... ürünü olup olmadığı hususunda konusunda uzman bilirkişi veya bilirkişi heyetinden rapor alınıp, iddia, savunma, itiraz, toplanan delillere göre varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru değildir....

        Finansman Destek Kredisi ile davalı bankanın müvekkile imzalattırdığı 14.08.2007 tarihli Genel Kredi Ticari Sözleşmesinin şartları amacı faiz ve giderleri bakımından tamamen farklı iki kredi türü olduğunu müvekkilinin yapmak istediği sözleşme ile yaptığı sözleşme arasında esaslı bir hata bulunduğunu, sözleşmede irade fesadının söz konusu olduğunu ileri sürerek 14.08.2007 tarihli Genel Kredi Ticari Sözleşmesinin iptali ile müvekkilinin iş bu sözleşme kapsamında icra takibine konu yapılan 651.824,74 TL yönünden borçlu bulunmadığının tespitine müvekkilinin iç iradesi doğrultusunda... Finansal Destek Kredi Sözleşmesi kapsamında ödediği bedellerin mahsubu ile iş bu sözleşme yönünden borçlu bulunduğu miktarın tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı banka vekili, davanın reddini istemiştir....

          GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili dava dışı Ebulfez İlter'in davalı bankadan kullanacağı 9.000,00 TL 'lik kredi için kefil olduğunu, ancak kullanılan kredi GKS olarak adlandırılan Genel Kredi Sözleşmesi olduğunu, GKS cari hesap şeklinde işleyen kredi sözleşmesi olduğunu, banka kredi sözleşmesinin geçerlilik süresi içerisinde ve sözleşmede kararlaştırılmış limit dahilinde vereceği krediyi sürekli tekrarlamakta, böylece kredi alan aldığı krediyi zamanında ödemek suretiyle (yeniden sözleşme imzalamaya gerek duymaksızın) tekrar kredi isteyebildiğini, müvekkili kredi sözleşmesinin bu özelliğini bilmeden kefil olduğunu, müvekkili sadece 9.000,00 TL için kefil olduğunu düşünerek imza attığını, kefalet sözleşmesinin sonunda bulunan 30.000,00 TL banka görevlilerince açıklığa kavuşturulmadığını, dava dışı üçüncü kişi bu krediyi ödemediğini ve müvekkili hakkında Iğdır İcra Müdürlüğünün 2018/2933- 2944- 2938 dosya numaraları ile kefil olduğundan bahisle...

          GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili dava dışı Ebulfez İlter'in davalı bankadan kullanacağı 9.000,00 TL 'lik kredi için kefil olduğunu, ancak kullanılan kredi GKS olarak adlandırılan Genel Kredi Sözleşmesi olduğunu, GKS cari hesap şeklinde işleyen kredi sözleşmesi olduğunu, banka kredi sözleşmesinin geçerlilik süresi içerisinde ve sözleşmede kararlaştırılmış limit dahilinde vereceği krediyi sürekli tekrarlamakta, böylece kredi alan aldığı krediyi zamanında ödemek suretiyle (yeniden sözleşme imzalamaya gerek duymaksızın) tekrar kredi isteyebildiğini, müvekkili kredi sözleşmesinin bu özelliğini bilmeden kefil olduğunu, müvekkili sadece 9.000,00 TL için kefil olduğunu düşünerek imza attığını, kefalet sözleşmesinin sonunda bulunan 30.000,00 TL banka görevlilerince açıklığa kavuşturulmadığını, dava dışı üçüncü kişi bu krediyi ödemediğini ve müvekkili hakkında Iğdır İcra Müdürlüğünün 2018/2933- 2944- 2938 dosya numaraları ile kefil olduğundan bahisle...

          ın eli ürünü olmadığı, genel kredi sözleşmesinin TBK'nın 583. maddesine aykırı düzenlenmesi nedeniyle kefaletin geçersiz olup adı geçen davacının bu sözleşme uyarınca kefil sıfatıyla sorumluluğunun olmadığı, davalı banka tarafından alınan kambiyo senedi şekil yönünden geçerli ise de söz konusu kambiyo senedi genel kredi sözleşmesinin teminatı olarak alındığından ve kefalet sözleşmesi geçersiz olduğundan, teminat senedi olarak alınan bononun da geçersiz olduğu, bu nedenle davacı ......'ın davalı bankaya karşı herhangi bir yükümlülüğü ve borcunun olmadığı, davacı ...............'ın gerek dava konusu genel kredi sözleşmesinde gerekse teminat olarak alınan kambiyo senedinde imzasının bulunmadığı, eşinin kefilliğine muvafakat için düzenlenen belgenin kendisine krediden dolayı külfet ve sorumluluk yüklemediği, kendisi hakkında yapılan bir icra takibi bulunmadığından davada aktif husumet ehliyetinin mevcut olmadığı gerekçesiyle davacılardan ...............'...

            - K A R A R - Heyetçe incelenmesine gerek görülen 15.04.2005 tarihli 20,813,11 YTL bedelli, kredi borçlusu ... olan Genel Kredi Sözleşmesinin aslı veya tüm sayfalarını gösteren okunaklı tasdikli fotokopisinin eklenmesinden sonra yeniden gönderilmek üzere dosyanın mahkemesine geri çevrilmesine 15.11.2011 tarihinde karar verilmiş ise de; yerel mahkemece dava konusu ile ilgili olmayan 20.07.2004 tarihli kredi borçlusu Kadir Gümüş olan Genel Kredi Sözleşmesinin gönderildiği anlaşılmakla, geri çevirme kararlarının daha dikkatli okunarak gerekli hassasiyetin gösterilmesi ve eksiklikler tamamlandıktan sonra gönderilmek üzere dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE 03.04.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              kredi ile müvekkilinin kefil olduğu kredi borcunun kapatılacağını, taraflar arasında yapılan anlaşma gereğince 08/06/2012 tarihli taksitli kredi sözleşmesinin borcunun kapatıldığını, yeni bir kredinin çekilmesi ve müvekkilinin kefil olduğu borcun kapatılması ile birlikte müvekkilinin borcunun sona erdiğini, borcun kapatılması ile birlikte müvekkilinin borcunun da sona erdiğini, taraflar arasında imzalanan 04/11/2014 tarihli kredi sözleşmesinde sadece Ömer Taş'ın imzasının bulunduğunu, Ömer Taş'ın çekmiş olduğu yeni krediyi ödemediğinden Alternatifbank A.Ş.'...

              Davacı, dava konusu genel kredi sözleşmesinde imzasının bulunmadığı iddiasıyla borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir. Mahkemece imza incelemesi için davalı taraftan Genel Kredi Sözleşmesi'nin aslının ibraz edilmesini istemiş, davalı tarafın 14.01.2014 tarihli beyan dilekçesinde genel kredi sözleşmesinin icra dosyasında olabileceği belirtilmiş, mahkemece sözkonusu genel kredi sözleşmesinin davalı taraf dilekçesinde belirtilen icra dosyasında olup olmadığı araştırılmaksızın ve genel kredi sözleşmesinin ibrazı için HMK uyarınca kesin süre verilmeksizin, sözleşme aslının ibraz edilmemesi nedeniyle davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 30.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu