WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı davalı bankadan aldığı kredi kartıyla yaptığı harcamalar nedeniyle kalan küçük miktara bildirim yapılmadan faiz işletilerek, bildirim sınırına gelince Merkez Bankası nezdinde tutulan kayıtlara takip kaydı şerhi verildiği, haksız uygulama nedeniyle ödemek zorunda kaldığı kısmın iadesini, kaydın iptalini,manevi tazminata hükmedilmesini talep etmiş, davalı banka kredi kartı sözleşmesinin yapıldığı banka şubesi olan İzmit şubesinin yetkili olduğunu, sözleşmede de bu yönde kararlaştırma olduğunu savunara kyetki itirazında bulunmuştur....

    İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı takip dayanağı olan 16/05/2017 tanzim, 10/08/2018 vade tarihli, 7.600.000,00-TL bedelli bononun taraflar arasında düzenlenen 16/05/2017 tarihli 7.600.000,00-TL tutarlı Genel Kredi Sözleşmesi'nin eki olduğunu, genel kredi sözleşmesinin tarihi ile senedin düzenlenme tarihinin, senet bedelinin ve alacaklısının aynı olduğunu, davalı banka ile müvekkilleri arasında senedin varlığını gerektirir genel kredi sözleşmesinden başka bir ticari ilişki olmadığını, icra takibine konu edilen bononun Genel Kredi Sözleşmesinin ekinde bulunan ve bu sözleşme şartlarının ihlal edilmesi durumunda geçerlilik kazanacak teminat senedi olduğunu, senedin sözleşme eki olarak verilip kayıtsız şartsız borç ikrarını içermediğinden tahsilinin gerekip gerekmediğinin yargılamayı gerektirdiğini, bu senetlere ilişkin bir talepte bulunulmasının doğrudan icra takibi vasıtasıyla değil öncelikle mahkemeye başvurarak teminat senedi dayanağı sözleşmenin ihlalinin tespit ettirilmesine bağlı olduğunu...

      Davacının icra takip tarihi itibarıyla mevcut olduğu bilirkişi raporu ile tespit edilen 36.512,66 TL ticari taşıt/ iş yeri kredisi alacağı mevcuttur. Anılan alacak rehin sözleşmesinin geçerli olarak tesis edilmesi halinde rehin teminatı kapsamındadır. Somut olayda ise taraflar arasında akdedilen ve dava konusu icra takip dayanağı olan taşıt kredisi ve rehin sözleşmesinin limit ve rehnedilenin özellikleri kısımları boştur. Bir başka anlatımla hangi aracın rehin olarak verildiği, kredi limitinin miktarı belirsiz olup, belirlilik ilkesine uygun geçerli bir rehin sözleşmesinin varlığından söz edilemeyecektir. Hal böyle olunca mahkemece cari hesap ve taksitli ticari krediden kaynaklanan alacağın rehin teminatı kapsamında bulunmadığı, ticari taşıt/ iş yeri kredisinden kaynaklanan alacak yönünden ise rehin sözleşmesinin geçersiz olduğu gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir....

      Dosya kapsamı içerisindeki bilgi ve belgeler, ilk derece mahkeme gerekçesinde dayanılan deliller ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, genel kredi sözleşmesinin 10. maddesinde "müşterinin kredi borcunun ödenmemesi ve temerrüt'e düşmesi halinde bankaca tespit edilmiş en yüksek kredi faiz oranının %50 fazlası oranında temerrüt faizi uygulanacağı" belirlenmiş ise de ; kredi kartı faiz oranlarının bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere kredi faiz oranlarının her 3 ayda bir TC Merkez bankası tarafından tespit ve ilan edildiği icra takibine konu devrede kredi kartı azami akdi faiz oranının yıllık %22.08, azami temerrüt faiz oranının yıllık %28,08 olduğu Merkez Bankası kredi kartı azami faiz oranları uygulamasına, 05.08.2013 tarihinden itibaren kurumsal kredi kartlarının dahil edildiği, buna göre bilirkişi tarafından bu oranlar dikkate alınarak hesaplama yapıldığı, takip tarihinden...

        Dosya kapsamı içerisindeki bilgi ve belgeler, ilk derece mahkeme gerekçesinde dayanılan deliller ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, genel kredi sözleşmesinin 10. maddesinde "müşterinin kredi borcunun ödenmemesi ve temerrüt'e düşmesi halinde bankaca tespit edilmiş en yüksek kredi faiz oranının %50 fazlası oranında temerrüt faizi uygulanacağı" belirlenmiş ise de ; kredi kartı faiz oranlarının bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere kredi faiz oranlarının her 3 ayda bir TC Merkez bankası tarafından tespit ve ilan edildiği icra takibine konu devrede kredi kartı azami akdi faiz oranının yıllık %22.08, azami temerrüt faiz oranının yıllık %28,08 olduğu Merkez Bankası kredi kartı azami faiz oranları uygulamasına, 05.08.2013 tarihinden itibaren kurumsal kredi kartlarının dahil edildiği, buna göre bilirkişi tarafından bu oranlar dikkate alınarak hesaplama yapıldığı, takip tarihinden...

          Uyuşmazlık, iptali talep edilen kredi sözleşmesinin eğitim hizmeti almak için alınan bağlı kredi vasfını taşıyıp taşımadığı, bağlı kredi iddiası kapsamında verilmeyen eğitim hizmet bedeli yönünden davalı bankanın sorumluluğunun bulunup bulunmadığı hususundadır. İlk derece mahkemesince, tarafların sunmuş oldukları deliller dosya arasına alınmıştır....

          Davalı banka vekili, davacıların kredi borçlarının bulunduğu, Genel Kredi Sözleşmesinin hükümleri çerçevesinde artan kaynak maliyetleri nedeniyle kredi faiz oranının artırıldığını, yeni ödeme planına göre taksitlerin ödenmediğini, borcun ödenmesi için bankaya verilen senede dayalı icra takibine girişildiğini bildirerek, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen hükmün davalı vekili tarafından temyizi üzerine, Dairemizin 25.02.2008 tarihli kararı ile mahkemenin görevi yönünden bozulmuş, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama ve alınan bilirkişi kurulu raporuna göre davanın kısmen kabulüne dair verilen karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Davalı banka tarafından davacılardan ... Otom.Nak.Gıda Paz.Tic.Ltd.Şti.lehine 16.06.2000 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi uyarınca 65.000.00....

            Davalı banka vekili, davacıların kredi borçlarının bulunduğu, Genel Kredi Sözleşmesinin hükümleri çerçevesinde artan kaynak maliyetleri nedeniyle kredi faiz oranının artırıldığını, yeni ödeme planına göre taksitlerin ödenmediğini, borcun ödenmesi için bankaya verilen senede dayalı icra takibine girişildiğini bildirerek, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen hükmün davalı vekili tarafından temyizi üzerine, Dairemizin 25.02.2008 tarihli kararı ile mahkemenin görevi yönünden bozulmuş, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama ve alınan bilirkişi kurulu raporuna göre davanın kısmen kabulüne dair verilen karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Davalı banka tarafından davacılardan ... Otom.Nak.Gıda Paz.Tic.Ltd.Şti.lehine 16.06.2000 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi uyarınca 65.000.00....

              Davalı ... vekili, dosyaya ibraz edilmeyen belgeler ve bilgilere karşı beyan haklarını saklı tuttuklarını, davacı banka tarafından dosyaya ibraz edilen genel kredi sözleşmesinin davacı tarafından tahrif edildiğini, davacı bankaca asıl borçlu olan ...'a işletme kredisinin 2005 yılı öncesinde açıldığını ve müvekkilinin söz konusu işletme kredisinin kefili olduğunu, tarih ve kredi türlerinin boş bırakılan genel kredi sözleşmesinin asıl borçlusu ...'un mali sorunlar yaşaması ile kat edildiğini ve tarafların anlaşmalarının hilafına sözleşmenin bankaca tek yanlı olarak 02/04/2009 olarak tarihlendirildiğini ve kredi nevilerine işletme kredileri dışında bulunan başka kredi dilimlerinin eklendiğini, konu hakkında davacı banka ile ... arasında çekilen ve ödenen kredilerin nevilerinde ayrı ayrı gösterir cari hesaplarının gelmesi ile beyanlarının doğruluğunun tespit edileceğini, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Davalı ... davaya cevap vermemiştir....

                Kefalet sözleşmesinin geçerli olmadığı ileri sürülerek dava açma hakkı ,kefalet sözleşmesinde taraf olmayan eşine ait olup, davanın eşi tarafından açılması gerektiğini, davacı TBK 584 maddesine göre kefalet sözleşmesinin geçerli olması için diğer eşin yazılı rızası olması gerektiği ileri sürülmüş ise de TBK 584/2 maddesine göre, tarım kredi, tarım satış, ve esnaf ve sanatkarlar kredi kooperatifleri için kullanılacak kredilerde eşin rızası aranmayacağı kabul edildiğini savunarak açılan davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir. DELİLLER:------- esas sayılı ve ------- esas sayılı dosyaları, Vergi dairesi ve davalı kooperatif yazı cevapları....

                  UYAP Entegrasyonu