Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Taraflar arasında tartışmasız olan bir diğer husus da senedin kredi sözleşmesinin düzenlendiği anda ve kredi sözleşmesinden kaynaklı borcun ödenmesi maksadı ile verilmiş bir senet olduğu hususu olup bizzat davacı vekilince de dava dilekçesinde bononun kredi sözleşmesinin düzenlendiği 11/06/2013 tarihinde verildiği belirtilmiş olmakla, borcun ifası uğruna verildiği taraflar arasında kredi sözleşmesi düzenlenmesi dışında başkaca bir alacak ve borçluluk ilişkisinin bulunmadığı gözetilerek bononun kredi sözleşmesinden kaynaklanan borcun ifası uğruna ve ödeme maksadıyla verildiği mahkememizce de dosya kapsamına ve taraf vekillerinin tutarlı beyanlarına göre kabul edilmiş olup davacılar vekilince her ne kadar bononun teminat senedi olarak ve teminat maksadıyla davalı tarafa verildiği iddia olunmuş ise de senedin teminat senedi olarak verildiği konusunda gerek taraflar arasında düzenlenen genel kredi sözleşmesinde, gerekse başkaca bir yerde ve gerekse senet metninde herhangi bir ibare bulunmayıp...

    GEREKÇE: Dava; protokol gereği teminat olarak verildiği ileri sürülen senetler ile müşteri senetleri ve kredi kartından çekilen bedeller ile yanıltılarak alındığı ileri sürülen ipotek için borçlu olmadığının tespiti ile ödenen iki adet senedin , kredi kartı bedelinin iadesi talebine ilişkin olup, verilen kesin mehile rağmen iki adet çek bedeli haricindeki taleplerle ilgili harç tamamlanmamış olduğundan , eldeki dava harcı yatırılmış olan iki adet çekten borçlu olmadığının tespiti olarak değerlendirilmiştir....

      Gürelik arasında imzalanan kredi sözleşmesindeki garantör müşterek ve müteselsil kefil sıfatıyla müvekkilinin ad ve soyadıyla atılan imzanın müvekkiline ait olmadığını belirterek müvekkilinin sahte imzaya havi kredi sözleşmesinden borçlu olmadığının tespiti ile % 40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı .... vekili, davanın müvekkili bankaca değil, tasfiye halinde T. ... Bankası tarafından izlenmesi gerektiğini, müvekkilinin bu davada husumet ehliyeti bulunmadığını bildirerek davanın husumet yönünden reddini istemiştir....

        a kullandırılan 21/02/2007 tarihli 50.000,00 TL'lik konut kredisinden dolayı 29.564,43 TL. borçlu olmadığının tespitine, dava açılmakla birlikte ödememe yönünde ihtirazi kayıt konulduğu ve yargılama sırasında ödendiği ve bu nedenle fazlaca ödendiği tespit edilen 11.736,67 TL'nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı bankadan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, murisinin davalı bankadan konut kredisi kullandığını, kredi sırasında hayat sigortası yapıldığını ve söz konusu hayat sigortasından davalı bankanın kredinin tamamını tahsil etmesi gerektiğini, bu nedenle bakiye kredi borcu miktarından borçlu olmadığının tespiti ile, murisinin vefat tarihinden itibaren davalı bankaya ödenen miktarın davalı bankadan tahsiline karar verilmesini istemiştir....

          İcra Müdürlüğü'nün 2018/13345 Esas sayılı takip dosyasında borçlu olmadığının tespitine, davalı bankanın %20 kötüniyet tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, icra dosyasına ödenen toplam 7.321,38 TL'nin faiziyle birlikte müvekkiline iadesine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde tahmiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : "Davanın kabulü ile, Adana 5. İcra Müdürlüğü'nün 2018/13345 Esas sayılı takip dosyasında davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, Talep tarihi olan 26/06/2019 tarihine kadar davacı tarafından icra dosyasına ödenen 7.321,38 TL'nin talep tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine," karar verildiği anlaşılmıştır....

          - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin dava dışı ... ile davalı banka arasında akdedilen genel kredi sözleşmesinde kefil olarak gösterildiğini, anılan sözleşmede müvekkilinin iradesinin kredinin kendisine verilmesi ve bizzat kendince kredinin kullanılması iken okuma yazma bilmemesinden dolayı iradesi dışında kredi sözleşmesinde kefil olarak gösterildiğini, müvekkilinin iradesinin fesada uğratıldığını ve müvekkilinin bir anlamda yanıltıldığını ileri sürerek kredi sözleşmesinden dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının sözleşmeyi kefil olarak imzaladığını, iddialarının gerçeği yansıtmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

            ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2020/92 Esas KARAR NO : 2021/110 DAVA : İtirazın İptali (Genel Kredi Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 13/01/2020 KARAR TARİHİ : 09/02/2021 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Genel Kredi Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda: GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı ile müvekkili olan banka arasında ---- Sözleşmesi akdedildiğini, davalının bahse konu sözleşmeden kaynaklı borcunu ödemediğini, borcun ödenmemesi nedeni ile Gebze --- Noterliği'nin -----yevmiye numaralı hesap kat ihtarnamesinin keşide edilerek davalıya gönderildiğini ve temerrüde düşürüldüğünü, borcun ödenmesi amacı ile davalı aleyhine İstanbul Anadolu ----....

              24 ay eşit taksitli şeklinde iki adet 55.000,00 TL tutarında taksitli kredi kullanımının bulunduğu, 35.000,00 TL tutarındaki taksitli kredinin 16 taksitinin ödendiği, kalan 8 taksit için 13.845,00 TL, 20.000,00 TL tutarındaki kredinin de 12 taksit tutarı olan 11.896,00 TL'nin ödendiği, ödenmeyen 8 taksit için ise 11.896,00 TL tutarında borcun kaldığı, davacının davalı bankadan kullandığı ticari kredi kart ile bireysel kredi kartlarından kaynaklı olarak 9.000,00 TL dolayında, kredi mevduat hesap kredi kullanımından kaynaklı da 3.381,00 TL, davalı banka tarafından çek sorumluluk bedeli olarak ödenmiş bulunan 4 adet 6.400,00 TL tutarındaki nakde dönüşen gayrinakdi çek kredisinden kaynaklı borcunun bulunduğu, davacı tarafın davalı bankadan borçlu cari hesap ve taksitli kredi şeklinde kullanmış olduğu kredilerin toplamının 330.000,00 TL dolayında bulunduğu, kredi kullanımından kaynaklı faiz, BSMV ve masraflardan oluşan finansman maliyetinin de 26.000,00 TL olduğu, davacının mevduat hesabına...

              "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacılar vekili ile davalı tarafından istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış, eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan fazla ödenen bedelin iadesi ve davalıya verilen çekler nedeniyle borçlu olmadığının tespiti davası olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar davacılar vekili ile davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacılar iş sahibi, davalı ise yüklenicidir. Davacı davasında kendilerine ait ......

                Esas sayılı takipten kaynaklı bir borcunun olmadığının tespitine, takibin müvekkiller açısından iptaline, 30/05/2006 keşide tarihli, 12/02/2013 vade tarihli ve 200.000,00 TL bedelli senetten kaynaklı davacı müvekkillerinin borcunun bulunmadığının tespitine, haksız ve kötü niyetli davalının %20'den aşağı olmamak şartı ile kötü niyetli tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı vekili, ... Oto İnş. San. Tic. Ltd. Şti. ile müvekkili banka arasında Finansal Kiralama Sözleşmesi ve Genel Kredi Sözleşmesinin imzalandığını, davacıların bu sözleşmelere müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak taraf olduklarını, ... tescil plaka nolu iş makinesinin Finansal Kiralama Yöntemi ile müvekkili bankadan davacılar tarafından kiralandığını, yine aynı yıl içinde kiralananın karıştığı kaza neticesinde 3 kişinin vefat ettiğini ve 1 kişinin malul kaldığını, kazada ölenlerin yakınlarının ve malul kalan kazazede tarafından sigorta şirketin aleyhine Beyoğlu ........

                  UYAP Entegrasyonu