Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

in asıl borçlu olduğu 01.09.2004 tarihli genel kredi sözleşmesinin ibraz edildiği, ancak alacak istemine dayanak olan 07.09.2005 tarihli genel kredi sözleşmesinin ibraz edilmediği anlaşılmıştır. Bu noktada davalı banka ile dava dışı ... arasında imzalanan 07.09.2005 tarihli genel kredi sözleşmesinin davacı tarafından müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzalandığı, bu kapsamda sözleşmenin icra takip dosyasına sunulan 64. sayfasında davacının imzasının bulunduğu, yine takibe dayanak olarak sunulan limit artırım sözleşmesinde ise kredi limitinin hangi tutar olup ne kadar artırıldığı hususunda bilgi bulunmadığı, buna ilişkin satırların boş olduğu tespit edilmiştir. Genel kredi sözleşmesi ile genel kredi limit artırım sözleşmelerinin imzalandığı tarihte yürürlükte olan 818 sayılı BK'nın 484. maddesi uyarınca kefalet sözleşmesinin geçerli olması için yazılı şekilde yapılması ve kefilin sorumlu olduğu kefalet limiti, belirli bir miktarın gösterilmesi gerekmektedir....

    Somut olayda, davaya konu edilen ... tarihli genel kredi sözleşmesinin kefalete ilişkin kısmındaki davacı adına atılı imzanın ve kefilin sorumlu olduğu meblağın davacı kefilin eli ürünü olmadığının iddia edilerek eldeki menfi tespit ve istirdat istemli davanın ikame edildiği, davacının mukayeseye esas yazı ve imza örneklerinin alındığı, resmi kurumlardan toplandığı ve üzerinde yapılan bilirkişi incelemesine göre kefalet sözleşmesinde bulunan ve kefaletin geçerliliği açısından şekil şartı niteliğinde olan yazı ve imzaların davacının eli ürünü olduğunun tespit edildiği, dosya içerisindeki belgelere ve ticaret sicil kayıtlarına göre de davacının genel kredi sözleşmesinin tarafı olan şirketin %50 ortağı olduğu, dava dışı diğer kefil ...'in de şirketin kalan %50 ortağı olduğu ve davacının nüfus kayıt tablosuna göre eşi olduğu, bu şekilde davacının iddialarının ispatlanamadığı anlaşılmış ve davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

      Bölge Adliye Mahkemesince davacı banka ile asıl borçlu arasında genel kredi sözleşmesinin 28/04/2017 tarihinde düzenlendiği, davalı kefil ...'in kefalet tarihinin 28/04/2017 olduğu, davacı tarafından dosyaya sunulan davalı ...'...

        Genel Kredi Sözleşmesinin 54. maddesi delil anlaşması niteliğinde bulunduğundan, davalı banka kayıtları esas alınmıştır. Dava dışı kredi borçlusu ... ile davalı banka arasında 17.09.2018 tarihli Genel Kredi Sözleşmesinin imzalandığı, davacı/borçlu ...'un sözleşmeyi 50.000,00 TL limitle müteselsil kefil olarak imzalamış olduğu, 17.09.2018 tarihli muvafakatnamede borçlunun eşi ...'un da 584. maddesinin 1. fıkrası gereğince kefalete rıza gösterdiği tespit edilmekle kefalete ilişkin TBK 583. ve 584 maddelerdeki şekil şartlarının yerine getirildiği anlaşılmıştır. Dava dışı kredi borçlusu ...'ya, davalı alacaklı banka tarafından 17.09.2018 tarihli taksitli kredi ödeme planınında belirlenen 1 yıl vadeli, yıllık % 42,4959 faiz oranlı 25.000,00 TL kredinin kullandırılmış olduğu tespit edilmiştir....

          İcra Müdürlüğü’nün 2012/7440 esas sayılı takip dosyasına konu kredi sözleşmesi, dava dışı ...’.. asıl borçlu, davacının ise kefil olduğu kredi sözleşmesidir. Dava dosyasına ibraz edilen dava dışı ...’un asıl borçlu, davacının ise kefil olduğu kredi sözleşmesi 30.04.2009 tarihli kredi sözleşmesi olup, bu kredi sözleşmesinde davacının isminin ve imzasının yer aldığı yerde kefalet limitinin 45.000,00 TL olduğu belirtilmiştir. Mahkeme gerekçeli kararında belirtilen 02.04.2008 tarihli kredi sözleşmesinin borçlusu ise .... Mahkemece bu yönler incelenmeden, kredi sözleşmeleri karıştırılmak sureti ile 30.04.2009 tarihli kredi sözleşmesindeki davacı kefaletinin de geçerli olduğu gözetilmeden, yeterli inceleme ve değerlendirme yapılmadan yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 12.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Davalı vekili, satıcı firmanın edimini yerine getirmemesinin müvekkili bankayı sorumlu kılmayacağını, taraflar arasındaki kredi sözleşmesinin traktör satımına ilişkin olmayıp davacının Genel Kredi Sözleşmesine istinaden nakdi kredi kullandığını bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece toplanan delillere göre, taraflar arasında 4077 sayılı Yasa kapsamında bir ilişki bulunmadığı, kredi sözleşmesinde, dava dışı satıcının teslim edimini yerine getirmediğinde davalı bankanın sorumlu olacağına dair bir hüküm bulunmadığı, rehin sözleşmesinin geçerli bir şekilde kurulduğu ve rehni sona erdiren herhangi bir sebebin somut olayda gerçekleşmediği gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....

              ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/663 KARAR NO : 2023/365 DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Menfi Tespit) DAVA TARİHİ : 26/07/2018 KARAR TARİHİ : 25/05/2023 Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Menfi Tespit) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı banka ve borçlu arasında tarihsiz ve eksik genel kredi sözleşmesi ilişkin .... İcra Müdürlüğü 2016/......

                Davacı geri ödemelerine bağlanmış genel kredi sözleşmesinin müteselsil kefilidir. Davalı bankanın dava dışı asıl borçlu...nın 3 dönem kredi kartı borcunu ödemediği için hesabı 17.12.2008 tarihinde kat ettiği bilirkişi incelemesi sonucu saptanmıştır. Davacı kredi kartı üyelik sözleşmesinin kefili değildir. Kefili bulunduğu genel kredi sözleşmesinde yer alan geri ödeme planına uygun olarak kredi borcunun ödendiği konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Bankalarca Kredilerin ve Diğer Alacakların Niteliklerin Belirlenmesi ve Bunlar İçin Ayrılacak Karşılıklara İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin somut olayda uygulama yeri bulunmamaktadır....

                  Düzenlemeler ile birlikte somut olay değerlendirildiğinde davacı banka ile dava dışı ... arasında 24/01/2014 tarihli 20.000,00 TL limitli Genel Kredi Sözleşmesi akdedildiği, davacının söz konusu sözleşmeyi müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla aynı limitle imzaladığı, Adli Tıp kurumu fizik ihtisas dairesinden alınan rapora göre 24/01/2014 tarihli Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesinin 18/20. sayfasındaki matbu, "Kefalet Limiti" ve "Kefalet Tarihi" bölümlerinin karşılarında yazılı bulunan yazıların dava dosyasındaki mevcut mukayese yazı ve rakamlarında tespit edilen farklılıklara kıyasen davacı ... elinden çıkmadığının tespit edildiği, bu hale göre dava konusu genel kredi sözleşmesinde kefalet tarihi, ve kefalet miktarının sözleşmenin müteselsil kefili olarak imzası bulunan davacı ...'un eli ürünü olmadığı anlaşılmakla davacı ...'...

                    Dosyaya mübrez genel kredi ve şirket kredi kartı üyelik sözleşmelerinin 26/08/2010 tarihli oldukları, genel kredi sözleşmesinin 29 maddesinde şirket kredi kartı üyelik sözleşmesinin genel kredi sözleşmesinin eki ve ayrılmaz bir parçası olduğunun kararlaştırıldığı, sözleşmelerin dava dışı ... Gıda Turizm Limited Şirketi ile bağıtlandığı, genel kredi sözleşmesinin müşterek borçlu ve müteselsil kefiller başlıklı otuzuncu sayfasında davalının isim ve imzasının bulunduğu anlaşılmıştır. Davalının kefalet 26/08/2010 tarihinden sonra imzalandığına yönelik bir itiraz ve savunması mevcut değildir....

                      UYAP Entegrasyonu