hakkında başlatılan icra takibine konu kredi kartıyla ilgisinin bulunmadığını ileri sürerek borçlu olmadığının tespiti isteminde bulunmuş, davalı banka ise ek kart sahibi olan davacının yapmış olduğu harcamalardan sorumlu olduğunu savunmuştur....
- K A R A R - Davacı vekili, müvekkili aleyhine davalı yanca genel kredi sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsili için icra takibine girişildiğini, müvekkilinin dava dışı ...'nin bir dönem şirket ortağı ve müdürü olduğunu, 06.10.2006 tarihinde dava dışı şirket nam ve hesabına genel kredi sözleşmesi imzaladığını, sözleşmede müvekkilinin şahsi kefaletinin bulunmadığını, müşterek borçlu müteselsil kefil hanesinde müvekkilinin ismi karşısındaki imzanın müvekkiline ait olmadığını ileri sürerek icra takibinden dolayı borçlu olmadığının tespitine ve %20 oranında tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının sözleşmedeki kefalet imzasının kendisine ait olmadığı yönündeki iddiasının tamamen mesnetsiz olduğunu, davacının kötü niyetli olarak borçtan kurtulmaya çalıştığını belirterek davanın reddine ve %20 oranında tazminata karar verilmesini istemiştir....
Limited Şirketi arasında imzalanan ve kefil sıfatıyla ...’ın yer aldığı genel kredi sözleşmesinden kaynaklı borçtan, müvekkilinin kefil sıfatı olmamasına rağmen müvekkilinin de sorumlu tutulması ve akabinde borçlu olunmayan edimin cebri icra tehdidi altında ifa edilmiş olmasına ilişkin olduğunu, taleplerinin ise söz konusu borçtan müvekkilinin sorumlu olmadığının tespiti ile cebri icra tehdidi altında ödenen miktarın ödendiği tarihten itibaren yasal faiziyle birlikte geri iadesini içerdiğini, ... Bankası ile ... Limited Şirketi arasında 23.12.2015 tarihinde 60.000,00 TL limitli kredi sözleşmesi imzalandığını, kefil sıfatında müvekkili ...’ın el yazısı ile “yukarıda yer alan kefalet sözleşmesi kapsamında ......
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) Tarih :16.09.2009 Nosu :88-293 - K A R A R - Dava, dava dışı asıl borçlu lehine kefil olan davacının bireysel kredi sözleşmesinden dolayı borçlu olmadığının tespiti ve tahsil edilen bedelin ödenmesi istemine ilişkin olup, hükmünde Tüketici Mahkemesi sıfatıyla verilmiş olmasına göre kararın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 13.Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 28.12.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi. Aslı gibidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ (TÜKETİCİ MAHKEMESİ SIFATIYLA) Dava, davalı bankadan kullanılan kredi ile diğer davalı şirketten satın alınan taşınmazın ayıplı olması sebebiyle konutun ayıpsız misli ile değiştirilmesi veya sözleşmenin feshi ile ödenen bedel ve yapılan masrafların iadesi istemine ilişkindir. Mahkemenin kullanılan kredinin ticari kredi olduğu yönünde açık bir tespiti bulunmadığı gibi, uyuşmazlık tüketicinin satın aldığı dairenin ayıplı olmasından kaynaklanmaktadır. Temyiz incelemesi Yargıtay Yüksek 13. Hukuk Dairesi’ne aittir. Ancak, 13. Hukuk Dairesi'nin 27.01.2015 tarihli kararı ile, davanın ticari kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin olduğu belirtilerek dosyanın Dairemize gönderilmesine karar verildiği anlaşılmaktadır. Buna göre, görev uyuşmazlığının çözümü için dosyanın Yargıtay Yüksek Başkanlar Kurulu’na sunulmak üzere Yüksek 1. Başkanlığa gönderilmesi gerekmiştir....
İtirazın iptali istemine konu, --------- sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklının, davalı borçlu aleyhine genel haciz yolu ile icra takibinde bulunduğu, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği; borçlu tarafından borca itiraz edildiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği huzurdaki davanın yasal süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır. Dava, taraflar arasında düzenlenen fuar katılım sözleşmesi kapsamında davacı tarafça davalıya verilen ve ödenen senetten dolayı davalı tarafın temerrütü nedeniyle ödenen bono bedellerin iadesi için davalı aleyhine açılmış takibe yönelik itirazın iptali davasından ibarettir....
İtirazın iptali istemine konu, --------- sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklının, davalı borçlu aleyhine genel haciz yolu ile icra takibinde bulunduğu, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği; borçlu tarafından borca itiraz edildiği, itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edilmediği huzurdaki davanın yasal süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır. Dava, taraflar arasında düzenlenen fuar katılım sözleşmesi kapsamında davacı tarafça davalıya verilen ve ödenen senetten dolayı davalı tarafın temerrütü nedeniyle ödenen bono bedellerin iadesi için davalı aleyhine açılmış takibe yönelik itirazın iptali davasından ibarettir....
Banka tarafından yalnızca sözleşme sunulmuştur Mahkememizce Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 3.Hukuk Dairesi'nin ilamında belirtildiği şekilde istinaf ilamı doğrultusunda dosya ele alınmış ve dava Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatı ile görülmüş ve yine istinaf ilamında belirtildiği şekilde davacı tarafça cevaba cevap dilekçesi ile davacının borçlu olmadığının tespiti talep edilen Kars 1. İcra Müdürlüğünün ilgili dosyası bakımından da hüküm kurularak" gerekçesiyle davanın kabulüne karar vermiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların beyanları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre; Davacı vekili, asıl dava yönünden 03.12.2015 tarihinde kullandırılan 40.000 TL miktarlı Genel Kredi Sözleşmesinden kaynaklı davacı müvekkilinin itirazlar dahilinde fazladan ödeme yaptığından davacının davalıya borçlu olmadığının tespiti ile yapılan ödemenin avans faizi ile birlikte ödemenin iadesini talep etmiş, davanın açıldığı.......
ün kötü niyetli olduğunu, babasının sağlığında babasına ait gayrimenkulleri babasından alarak, diğer anne ve kardeşlerinden kaçırmaya giriştiğini, babası ...'ün akli melikelerinin yerinde olmadığını, ipotek hususunda ...'ün eşinin rızasının alınmadığını, ipotek tesisinin 11.01.2017 tarihli olduğu ve bu tarihten gerek önce gerekse sonra ...'ün sağlıklı olmadığını, kendisine Demans hastalığı tanısı konulduğunu, Ankara ...Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından ...'ün vasi tayin edildiğini, ...'ün kısıtlandığını belirterek müvekkili ...'ü borçlarından 190.000,00 TL borçlu olmadığının tespiti, ve buna göre Ankara Gayrimenkul İcra Satış ... Esas sayılı dosyasında yapılan takibin borçlu ...'ün 190.000,00 TL tutarlı ipotek borcunun olmadığının tespiti ile icra işlemlerinin iptaline, takibin durdurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....