Değerlendirme Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında; hukuki ilişkinin ve bu ilişki nedeniyle ortaya çıkan uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarının doğru şekilde belirlendiği, dosya içerisinde yer alan ve davalılar arasında imzalanan garantörlük sözleşmesi, kullanılan kredinin davalı şirket hesabına aktarılmış olması, kredi sözleşmesinin imzalandığı tarihte inşaatın tamamlanması seviyesi dikkate alındığında, kullanılan kredinin bağlı kredi kapsamında olduğu, davacının davalılara gönderdiği 17.10.2016 tarihli ihtarname ile satış ve kredi sözleşmesinden döndüğünü bildirdiği ve 21.02.2017 tarihinde icra takibini başlattığı bu burumda davanın kanununda öngörülen bir yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı, ödenen peşinata ilişkin bilgilerin banka hesap özetinde yer aldığı, alacağın likit olması ve alacak miktarının tespiti yargılamayı gerektirmediğinden icra inkar tazminatı koşullarının oluştuğunun anlaşılmasına göre de, davalının temyiz itirazlarının reddi ile usul ve...
İcra Müdürlüğünün 2014/... esas sayılı dosyasında borçlu olmadığının tespitine, ödediği paraların istirdatına, maaşından icra dosyasına yapılan kesintinin tedbiren durdurulmasına, ödediği ve icra dosyasında bulunan paraların istirdatına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı cevap vermemiştir. Dava, Menfi ve İstirdat davası olup davacı tarafça icra dosyasına ödenen bir miktar paranın borçlu bulunmadığından bahisle davalıdan İstirdatına karar verilmesi talep edilmektedir. Dava konusu senet yönünden İstanbul 33. İcra Müdürlüğü'nün 2014/... E. Sayılı dosyası ile takibe başlanmıştır. Bu senede yönelik bedelsiz senedin kullanılması suçu yönünden İstanbul 55. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2016/583 E. Sayılı dosyası ile kamu davası açılmıştır. Davalı yönünden teminat olarak aldığı ve kiralık aracın hasarsız iadesi ile bedelsiz duruma düşen boş senedi doldurarak İstanbul 33. İcra Müdürlüğü'nün 2014/... E....
Bankasından bağlı kredi kullandığını, araçta boyadan kaynaklanan ayıpların olduğunu bu durumu davalı tarafa 27.12.2004 tarihli dilekçe ili bildirdiğini, 28.12.2004 tarihinde servis ... emri ile de durumun saptandığını, davalıların taleplerine olumsuz cevap verdiklerini, aracın ayıplı olduğunu belirterek araç için ödediği bedellerin iadesi ile kalan kredi taksitlerinden borçlu olmadığının tespiti ile aracın davalılara iadesine karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiş, dairemizin 29.3.2010 gün, 2009/10285 esas, 2010/4075 karar sayılı ilamı ile onanmış, bu defa davacı süresi içinde karar düzeltme talebinde bulunmuştur. Davacı, davalılardan bağlı kredi ile satın aldığı aracın boya kusurları olduğundan ayıplı olduğunu ileri sürerek eldeki davayı açmıştır....
bu senet ile ilgili hiçbir ihtarname yapılmadığını, icra takibinin iptalinin gerektiğini, davalının senette İİK ve TTK hükümlerine aykırı olarak gerçekleştirdiği eylemleri nedeniyle öncelikle icra takibinini teminatsız olarak durdurulması ve borcu olmadığının tespiti amaçlı dava açma zorunluluğu doğduğu belirtilerek , öncelikle icra işlemlerinin durdurulmasına, takibin iptaline, icrai tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 26/12/2013 NUMARASI : 2012/665-2013/791 Dava, kredi sözleşmesinden dolayı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi, Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin görevine girmektedir. SONUÇ: Yukarıdaki açıklanan nedenlerle, dosyanın görevli Yargıtay 19. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 01.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2019/136 KARAR NO : 2023/532 DAVA : Menfi Tespit (Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 08/04/2019 KARAR TARİHİ : 10/07/2023 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREKÇE :Davacı vekili, davacının arkadaşı -----2014 yılında kullandığı genel kredi sözleşmesine kefil olduğunu, kefaletteki imza ve isimler hariç el yazısı ile davacı eşine ait gözüken yazılardan hiç birinin el yazıları olmadığını, müvekkiline ve eşine ait olmadığını belirterek, kredi borcundan dolayı kefil müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini, verilen senetten dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini ve ödenen 140.000,00 TL'nin istirdadına karar verilmesi talep ve dava edilmiş; Davalı vekili, talebin haksız olduğunu, yerinde olmadığını belirterek davanın reddini savunmuş; Mahkememizce yargılama devam ederken davacı vekili davadan feragat ettiklerini bildirmiş...
arasında ödenen 217.254.00.TL ve 24.02.2017 tarihinde ödenen 63.000.00 TL olmak üzere 280.254.00TL borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini dava ve talep etmiştir....
arasında ödenen 217.254.00.TL ve 24.02.2017 tarihinde ödenen 63.000.00 TL olmak üzere 280.254.00TL borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini dava ve talep etmiştir....
TL asıl borç ve ferileri yönünden davalı kooperatife borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili, davacı tarafından davaya dayanak gösterilen senedin genel kredi sözleşmesine dayalı olarak düzenlendiğini, davacıya .... tarihli ve ...nolu kredi borç senedinde yazılı miktarda.......
Ancak davacı, davalıya icra takibinde talep edilen kadar borcu bulunmadığını ve borcu ödediğini iddia ederek, kredi kartı poliçe ödeme formları, mail order formlarına dair belgelerin fotokopilerini ve bilahare de asıllarını ibraz etmiştir....