WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili, müvekkilinin davacıdan hem ticari kredi hem de kredi kartı sözleşmesinden kaynaklı alacağının bulunduğunu, davacının ödemesinden icra masraf ve vekalet ücretleri dışındaki borcun tahsil edildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama ve alınan bilirkişi raporu sonucunda; davacının dava konusu icra dosyasında 870,40 TL borcu kaldığı gerekçesiyle takipteki bakiye miktar yönünden borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine, şartları oluşmadığından taraflar lehine tazminata hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm taraflar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Dava, icra takibi nedeniyle borçlu bulunulmadığının tespiti istemine ilişkindir. Dava konusu icra takibinde asıl alacak ve fer'ileri ile toplam 12.839,28 TL alacak talebinde bulunulmuş ve bu takip ile ilgili olarak açılan işbu menfi tespit davasının kısmen kabulüne dair hüküm oluşturulmuştur....

    Taraflar arasında tartışmasız olan bir diğer husus da senedin kredi sözleşmesinin düzenlendiği anda ve kredi sözleşmesinden kaynaklı borcun ödenmesi maksadı ile verilmiş bir senet olduğu hususu olup bizzat davacı vekilince de dava dilekçesinde bononun kredi sözleşmesinin düzenlendiği 11/06/2013 tarihinde verildiği belirtilmiş olmakla, borcun ifası uğruna verildiği taraflar arasında kredi sözleşmesi düzenlenmesi dışında başkaca bir alacak ve borçluluk ilişkisinin bulunmadığı gözetilerek bononun kredi sözleşmesinden kaynaklanan borcun ifası uğruna ve ödeme maksadıyla verildiği mahkememizce de dosya kapsamına ve taraf vekillerinin tutarlı beyanlarına göre kabul edilmiş olup davacılar vekilince her ne kadar bononun teminat senedi olarak ve teminat maksadıyla davalı tarafa verildiği iddia olunmuş ise de senedin teminat senedi olarak verildiği konusunda gerek taraflar arasında düzenlenen genel kredi sözleşmesinde, gerekse başkaca bir yerde ve gerekse senet metninde herhangi bir ibare bulunmayıp...

      T.A.Ş.nin kredi tahsis komisyonu adı altına bir ücret tahsil ettiği cevabi yazısından anlaşılmış ve ticari kredi tahsis ücretinin minimum 250-TL ve maksimum 2.000-TL olarak belirlendiği yine aynı cevabi yazıdan anlaşılmıştır. Buna göre, davalı bankanın tahsil edebileceği kredi tahsis komisyonu en fazla 2.000-TL + BSMV olmak üzere toplam 2.100-TL'dir ve davacıdan tahsil edilen (7.875-TL - 2.100-TL) 5.775-TL'nin davacıya iadesi gereklidir. Bu sebeplerle; davacının periyodik hizmet komisyonu kesintisinin iadesi istemi hakkındaki talebi (2.625-TL) bütünüyle ve kredi tahsis komisyonu kesintisinin iadesi istemi hakkındaki talebi ise kısmen (5.775-TL) kabul edilmiş, bu yöne ilişkin istemin kısmen kabul (2.625-TL + 5.775-TL = 8.400-TL), kısmen reddine (10.000-TL - 8.400-TL = 1.600-TL) karar verilmiştir....

        GEREKÇE: Dava; protokol gereği teminat olarak verildiği ileri sürülen senetler ile müşteri senetleri ve kredi kartından çekilen bedeller ile yanıltılarak alındığı ileri sürülen ipotek için borçlu olmadığının tespiti ile ödenen iki adet senedin , kredi kartı bedelinin iadesi talebine ilişkin olup, verilen kesin mehile rağmen iki adet çek bedeli haricindeki taleplerle ilgili harç tamamlanmamış olduğundan , eldeki dava harcı yatırılmış olan iki adet çekten borçlu olmadığının tespiti olarak değerlendirilmiştir....

          İcra Müdürlüğü'nün 2018/13345 Esas sayılı takip dosyasında borçlu olmadığının tespitine, davalı bankanın %20 kötüniyet tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, icra dosyasına ödenen toplam 7.321,38 TL'nin faiziyle birlikte müvekkiline iadesine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde tahmiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : "Davanın kabulü ile, Adana 5. İcra Müdürlüğü'nün 2018/13345 Esas sayılı takip dosyasında davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, Talep tarihi olan 26/06/2019 tarihine kadar davacı tarafından icra dosyasına ödenen 7.321,38 TL'nin talep tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine," karar verildiği anlaşılmıştır....

          Gürelik arasında imzalanan kredi sözleşmesindeki garantör müşterek ve müteselsil kefil sıfatıyla müvekkilinin ad ve soyadıyla atılan imzanın müvekkiline ait olmadığını belirterek müvekkilinin sahte imzaya havi kredi sözleşmesinden borçlu olmadığının tespiti ile % 40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı .... vekili, davanın müvekkili bankaca değil, tasfiye halinde T. ... Bankası tarafından izlenmesi gerektiğini, müvekkilinin bu davada husumet ehliyeti bulunmadığını bildirerek davanın husumet yönünden reddini istemiştir....

            a kullandırılan 21/02/2007 tarihli 50.000,00 TL'lik konut kredisinden dolayı 29.564,43 TL. borçlu olmadığının tespitine, dava açılmakla birlikte ödememe yönünde ihtirazi kayıt konulduğu ve yargılama sırasında ödendiği ve bu nedenle fazlaca ödendiği tespit edilen 11.736,67 TL'nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı bankadan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, murisinin davalı bankadan konut kredisi kullandığını, kredi sırasında hayat sigortası yapıldığını ve söz konusu hayat sigortasından davalı bankanın kredinin tamamını tahsil etmesi gerektiğini, bu nedenle bakiye kredi borcu miktarından borçlu olmadığının tespiti ile, murisinin vefat tarihinden itibaren davalı bankaya ödenen miktarın davalı bankadan tahsiline karar verilmesini istemiştir....

              ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2020/92 Esas KARAR NO : 2021/110 DAVA : İtirazın İptali (Genel Kredi Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 13/01/2020 KARAR TARİHİ : 09/02/2021 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Genel Kredi Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda: GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı ile müvekkili olan banka arasında ---- Sözleşmesi akdedildiğini, davalının bahse konu sözleşmeden kaynaklı borcunu ödemediğini, borcun ödenmemesi nedeni ile Gebze --- Noterliği'nin -----yevmiye numaralı hesap kat ihtarnamesinin keşide edilerek davalıya gönderildiğini ve temerrüde düşürüldüğünü, borcun ödenmesi amacı ile davalı aleyhine İstanbul Anadolu ----....

                - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin dava dışı ... ile davalı banka arasında akdedilen genel kredi sözleşmesinde kefil olarak gösterildiğini, anılan sözleşmede müvekkilinin iradesinin kredinin kendisine verilmesi ve bizzat kendince kredinin kullanılması iken okuma yazma bilmemesinden dolayı iradesi dışında kredi sözleşmesinde kefil olarak gösterildiğini, müvekkilinin iradesinin fesada uğratıldığını ve müvekkilinin bir anlamda yanıltıldığını ileri sürerek kredi sözleşmesinden dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının sözleşmeyi kefil olarak imzaladığını, iddialarının gerçeği yansıtmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

                  "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacılar vekili ile davalı tarafından istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış, eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan fazla ödenen bedelin iadesi ve davalıya verilen çekler nedeniyle borçlu olmadığının tespiti davası olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar davacılar vekili ile davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacılar iş sahibi, davalı ise yüklenicidir. Davacı davasında kendilerine ait ......

                    UYAP Entegrasyonu