"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi _ K A R A R _ Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan ipoteğin kaldırılması istemine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununa 6572 sayılı Kanunun 27. maddesi ile eklenen geçici 14. maddesi gereğince Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 19.01.2015 tarihli ve 2015/8 sayılı Kararına göre ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 13. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60. maddesinde 6644 sayılı Kanunla yapılan değişiklik gereğince görevli Dairenin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna sunulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle görevli Dairenin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna GÖNDERİLMESİNE, 28.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 16/02/2021 NUMARASI: 2020/725 2021/107 DAVA: İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) Taraflar arasındaki davada Bakırköy 6. Tüketici Mahkemesi ile Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R: Dava, ipoteğin kaldırılmasına ilişkindir. Bakırköy 6. Tüketici Mahkemesince ise, "... davacı ile davalılar ... AŞ. Ve ... bank AŞ. , arasında her hangi bir sözleşmenin mevcut olmadığı , uyuşmazlığa konu ipoteğin davalı ... Şirketinin davalı ... AŞ. Ve ...bank AŞ. , ile yapmış oldukları kredi sözleşmesinden kaynaklı tesis edildiği , söz konusu ipoteğin haksız olduğu , kaldırılması taleplerinin yargılamayı gerektiği , ancak ipotek alacaklısının ... AŞ. Ve ... bank AŞ. , ipotek borçlusunun ise bir diğer davalı ......
Mahkemece; "....Deliller toplandıktan sonra dosya bankacılık işlemleri alanında uzman bilirkişiye tevdi edilmiş olup bu haliyle hazırlanan ve dosya arasında yer alan 09/08/2021 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davalı Banka ile dava dışı Şirket arasında Genel Kredi Sözleşmesi akdedildiği, davacı tarafından dava konusu taşınmazın dava dışı Şirket'in kullandığı ve kullanacağı kredilere/ ürünlere karşılık ipotek verdiği, İpotek fekki talebinden önce dava dışı Şirket'e Sözleşme kapsamında kredi kullandırımları yapıldığı, ancak ödenmemesi üzerine Banka tarafından 3 defa yapılandırma yapıldığı, Davacı T1 tarafından 02.05.2017 tarihinde ipoteğin fekki talep edildiğinde dava dışı Şirket'in nakit risk 345.867,78 TL, gayri nakit risk 66.810,00 TL olmak üzere toplam 412.677,78 TL borcu bulunduğu, Dava konusu ipoteğin Genel Kredi Sözleşmesi kapsamında verilmiş olması, tek bir kredi için verilmemiş olmasından dolayı, Sözleşme kapsamında kullanılan ve kullanılacak tüm ürünleri (kredi, çek vb...
İlk derece mahkemesince kararın gerekçesinde davacının dava konusu taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılması istemi ile ilgili olarak davadan sonra taşınmazın teminat olarak verildiği kredi borcunun ihbar olunan firma tarafından yapılan ödeme ile sona ermesi ile ipoteğin kaldırıldığı, davacının yapmış olduğu ödeme sebebiyle ipoteğin kaldırılması talebi yönünden haksız olduğu ancak terditli olarak talep ettiği "310.000,00 TL" tutarlı ödemenin ödeme tarihi de belirtilerek davacı tarafından yerine getirildiği hususunun düşünceler hanesine şerh verilmesi talebinde haklı olduğu" belirtilerek davacının asli talebi olan ipoteğin kaldırılması talebi ile ilgili olarak konusuz kalan davada karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, ancak davacının 310.000,00 TL tutarlı ödemesinin ödeme tarihi de belirtilerek davacı tarafından yerine getirildiği hususunun düşünceler sütununa şerh verilmesine ilişkin talebinde davacının haklı olduğu gerekçede belirtilmiş ise de davacının bu talebi hakkında olumlu...
ın davalı bankaya ...Ltd.Şti.’nin herhangi bir kredi borcunu ödemiş ise ödediği bu bedelden dolayı bu şirkete rücu edebileceğini, bu kredi borcuna borçlu olmayan, kefil olmayan, bedelden dolayı bu şirkete rücu edebileceğini, kredi borcuna borçlu olmayan, kefil olmayan, sadece ipotek veren üçüncü şahıs konumundaki müvekkillerine rücu imkanı, müvekkillerden herhangi bir bedel talep etme hakkı bulunmadığını, müvekkillerinin sırf ipoteklerini kurtarabilmek için ...şirketinin bankaya olan tüm borçlarını faizi ve ferileriyle birlikte icra dosyasına ödeyip kapattıklarını, davalı bankanın bu kredi borcundan kaynaklı herhangi bir alacağı kalmış olsa idi bu bedeli temlik etme imkanı mevcut olacağını ancak kredi borcu tamamen kapanmış olmasına rağmen ipoteğin temlik edilmiş olmasının tamamen kötü niyetten ibaret olacağını ileri sürerek ...İli, ...İlçesi, ...Köyü, ...ada, ...parselde kayıtlı taşınmaz üzerindeki binanın ...adına kayıtlı 3 nolu bağımsız bölüm ve ...adına kayıtlı 4 nolu bağımsız...
Mahkemece, kredi borcunun ödendiği ve ipoteğin kaldırılması için istenen 1.575.-TL.nin usulsüz olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dava konusu kredi genel kredi sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, 4077 sayılı Yasanın 3/e maddesi kapsamında değildir. Bu durumda davanın genel mahkemelerde görülmesi gerekirken Tüketici Mahkemesi sıfatıyla görülerek sonuçlandırılması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 30.04.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
ın genel kredi sözleşmesi gereği kullandığı kredilerin ödendiği, davalı banka lehine verilen ipotek teminatının devam ettirilmesinin hukuki dayanağının kalmadığı, ipoteğin süresiz olarak devamının yasanın amacına uygun olmadığı gerekçesi ile davanın kabulü ile davacının maliki olduğu taşınmaz üzerindeki davalı lehine ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiştir. 2.Hükmün davalı vekilince temyizi üzerine, Dairemizin 08.02.2016 tarih ve 2015/11093 E., 2016/1860 K. sayılı kararı ile taraflar arasındaki temel ilişki genel kredi sözleşmesinden kaynaklandığından 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun(6102 sayılı Kanun) 4 üncü maddesi uyarınca ticari mahiyetteki genel kredi sözleşmesinden doğan uyuşmazlıklarda görevli mahkemenin ticaret mahkemesi olduğu gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiş, dosya bunun üzerine görevli ve yetkili Ankara 10.Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmiştir. 3.Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın konusuz kalması halinde yargılama giderinin...
Bu durumda dosya içeriğine, temyiz isteminin kapsamına göre; uyuşmazlık, banka kredi sözleşmesinin teminatı olan ipoteğin kaldırılması isteminden kaynaklı olup, temyiz itirazlarını inceleme görevi Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu Kararı uyarınca Yargıtay 11. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Yukarıdaki yasal düzenleme de dikkate alındığında dosyanın görevli Yargıtay 11. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 03.10.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, öncelikle müvekkilinin sadece ipoteğin fekkini talep etmediğini, aynı zamanda tapunun hacizlerden ari olarak müvekkiline teslim edilmemesi halinde sözleşmeden dönerek bedel iadesi talep edildiğini, nitekim müvekkili tüketici olup, genel kredi sözleşmesinin tarafı olmadığı gibi, genel kredi sözleşmesinin geçersizliğini ileri sürmediği gibi, bu sözleşmeden kaynaklı borç ya da alacağın varlığı konusunda herhangi bir talepte de bulunmadığını, yerel mahkemenin gerekçeli kararında, davanın temelinin genel kredi sözleşmesinden kaynaklandığını belirtmiş ise de, bu hususu gözardı ettiğini ve yine ayrıca tapunun takyidatlardan ari olarak müvekkiline teslim edilmemesi halinde sözleşmeden dönerek bedel iadesi talebini dahi görmediğini, talep konusu sanki sadece ipoteğin ve haczin kaldırılması gibi değerlendirildiğini, müvekkilinin genel kredi sözleşmesinin tarafı olmadığını...
- K A R A R - Davacılar vekili, davacıların müşterek hissedarı oldukları taşınmaz üzerine dava dışı ... ’in temlik eden davalı bankadan kullandığı kredi için ipotek tesis edildiğini, dava dışı kredi borçlusunun kredi ödemelerinde gecikmesi üzerine davacıların, temlik eden davalı bankanın bir miktar ödeme yaptıkları taktirde borçtan sorumlu tutulmayacaklarını beyan etmeleri üzerine davalı bankaya 80.000 TL üzerinde ödeme yaptıklarını, davalı bankanın ödemeye karşılık kefaletlerinin bulunmadığına dair 10.07.2008 tarihli belgeyi verdiğini, yapılan ödemeye rağmen temlik eden davalı banka tarafından davacılar aleyhine kredi borcundan kaynaklı icra takibi başlatıldığını, davacıların dava dışı kredi borçlusuna kullandırılan krediden dolayı her nam altında olursa olsun bir sorumluluğu bulunmadığını belirterek Konya 2.İcra Müdürlüğü'nün 2009/862 sayılı dosyasından davacıların borcunun bulunmadığının tespiti ile taşınmaz hisseleri üzerindeki ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve...