Kent Konut Yapı Kooperatifinde bulunan kooperatif üyeliğini 28/05/2010 tarihinde... Noterliğinde düzenlenen kooperatif hisse devir sözleşmesi ile katılana yeniden devrettiği, katılanın kooperatife üyeliğinin tescili için yaptığı başvuru sonucunda durumun ortaya çıktığı, bu şekilde sanığın hileli hareketlerle katılanı kandırıp kendi adına kayıtlı olmayan önceden devrettiği kooperatif üyeliğini devretmek suretiyle kendisine haksız yarar sağlayarak atılı dolandırıcılık suçunu işlediği iddia edilen olayda; sanık savunması, katılan beyanı ve dosya kapsamından; mahkemece önceden doğmuş bir borç için hileli davranışlarda bulunulması halinde, zarar veya borç kandırıcı nitelikte davranışlar sonucu doğmayacağından dolandırıcılık suçunun unsurları itibariyle oluşmayacağı gerekçesi ile verilen beraat hükmünde bir isabetsizlik görülmemiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/585 Esas KARAR NO : 2023/156 DAVA : Kooperatif Üyeliğinin Tespiti DAVA TARİHİ : 19/02/2021 KARAR TARİHİ : 14/03/2023 Mahkememizde görülmekte bulunan Kooperatif Üyeliğinin Tespiti davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili Antalya Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine sunulu dava dilekçesinde özetle; müvekkili davacının davalı koop. Üyelerinden ...'dan ... numaralı koop. Üyeliğini devraldığını, üyelik karşılığı taşınmazın da müvekkiline devredildiğini, müvekkilini bu hisse devir sözleşmesi ile ... numaralı koop üyeliğini almış ve üye olmuş olduğunu, koop. İn genel kurullarına çağrıldığını, hazırun listelerine imza atmış aidatlarını ödemiş tam bir üye olduğunu, ancak daha sonra yasaya aykırı olarak üyeliğine son verildiğini, gerekçe olarak üyeliği müvekkiline devreden muris ...'nun üyeliğinin devrinin sehven yapıldığı ve ... tarihinde ... üyeliğinin mirasçılarınca ... ve ...'...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ Taraflar arasında, kooperatif üyeliğinin tespiti istemine ilişkin davada verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacı vekili, müvekkilinin devir alma yolu ile davalı kooperatifin üyesi olduğunu, ancak davalı kooperatifçe bu hususta muaraza çıkarıldığını ileri sürerek, müvekkilinin kooperatif üyesi olduğunun tespiti ile dairesinin müvekkili adına tescilini talep ve dava etmiş, daha sonra tescil talebini atiye bıraktığını bildirmiştir. Davalı kooperatif vekili, üyelik devir şartlarının oluşmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Diğer davalı davaya cevap vermemiştir....
Dava, kooperatif üyeliğinin tespiti istemine ilişkin olup, mahkemece yukarıda yazılı gerekçeyle davanın reddine karar vermiş ise de; kooperatif üyeliği için mutlak surette yönetim kurulunca bir karar alınmış olması veya üye kayıt defterinde kayıtlı bulunulması zorunlu değildir. Bir kimsenin kooperatif üyeliğine kabulü için, üyelik iradesiyle kendi adına aidat veya benzeri bir ödeme yapması, genel kurula çağrılması gibi davacı ile kooperatif arasında üyelik ilişkisini ispat eden bir belgenin varlığı, üyeliğin kooperatifçe zımnen kabul edildiği sonucunu doğurabilir. Bu nedenle, mahkemece gerektiğinde kooperatifin tüm belge ve defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılarak, iddia ve savunmanın buna göre değerlendirilmesi; ayrıca, bu davada verilecek hükmün, davacının üyeliğini devraldığını iddia ettiği ......
Mahkemece, davacının tasfiye aşamasında kooperatif kayıtlarında adına rastlanmadığı, buna göre üyeliğinin ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiş; hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dava, kooperatif üyeliğinin tespiti istemine ilişkindir. Kooperatif tüzel kişiliği, ticaret şirketlerinde olduğu gibi ticaret sicilinden silinmesi (terkini) ile sona erer. Tüzel kişiliğin sona ermesi için de tasfiye işlemlerinin eksiksiz tamamlanması gerekir. Tasfiye işlemleri gerektiği gibi tamamlanmamış ve tasfiyesi gereken hususlar eksik bırakılmışsa, bu durumda tüzel kişilik ticaret sicilinden silinse bile, kooperatifin yeniden ihyası sağlanmalı ve kooperatif tüzel kişiliğine karşı dava açılmalıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinin tespiti davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili müvekkili ile davalılar imzalanan 13.07.2010 tarihli inanç anlaşması doğrultusunda davacının kooperatifteki hissesini tüm hak ve vecibeleriyle ...'a devrettiğini ve 02.08.2010 tarihli kooperatif yönetim kurulunun toplantısında hisse devrinin oybirliği ile kabul edildiğini, davacının borcu ödediğini, ancak ...'ın teminat olarak kendisine bırakılan kooperatif hisselerini vermekten kaçındığını, bu nedenle davacının kooperatif üyeliğinin tespitine, hissenin davacıya iadesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili, davanın zamanaşımı nedeniyle ve esastan reddini savunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinin tespiti davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı kooperatif vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalılardan ...'ın diğer davalı motorlu taşıt kooperatifinin ortağı olup ...Noterliği'nin 28.06.2005 tarih ve 4118 yevmiye no'lu devir sözleşmesi ile kooperatif üyelik hakkını müvekkile devrettiğini, davalının bugüne kadar üyelik hakkını devir ettiğini kooperatife bildirmediğini, müvekkilin üyelik hakkını devraldığını, kooperatifin ihtarnameye rağmen üyelik taleplerini red ettiğini ileri sürerek davalılardan ...'ın üyeliğinin iptali ile müvekkilin 25 nolu.... Sanayi. Gedikali....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinin tespiti davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı kooperatif vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatif üyesi olan birleşen dava davalısı ...’in üyeliğini 15.03.1998 tarihinde devraldığını ancak davalı kooperatif tarafından üyeliğinin kabul edilmediğini ileri sürerek, müvekkilinin üyeliğinin tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Bu durumda mahkemece, kooperatifler konusunda uzman bir bilirkişi heyeti seçilerek ve kooperatife ait tüm defter kayıt ve belgeler, yönetim kurulu ve genel kurul kararları celp edilerek ve varsa banka kayıtları üzerinde inceleme yapılarak, kooperatif kayıtlarına göre davacının üyeliğine dair karar alınıp alınmadığı, davacı tarafında genel kurulca belirlenen aidatların yatırılıp yatırılmadığı, genel kurul toplantılarına katılıp katılmadığı, hazirun cetvellerinde isminin bulunup bulunmadığı hususları ile, bir kısım kooperatif defterlerinin ... .......
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi kurulu raporu ve tüm dosya içeriğine göre, davacının davalı kooperatife üye olmak hususunda bir müracaatı olmadığı dolayısı ile bu hususta yönetim kurulu kararı da bulunmadığı, davacının, davalı kooperatifin banka hesabına 650,00 TL para yatırdığı, bu paranın makbuz veya belge karşılığı değil direk olarak banka hesabına yatırıldığı, davacının davalı kooperatif üye kayıt defterinde, adının yazılmadığı, kooperatifteki ortak sayısının hazirun cetveline göre değil, kooperatif kayıtlarına göre belirleneceği, davacının diğer üyeler gibi üzerine düşen maddi yükümlülükleri yerine getirmediği, davalı kooperatifin 1996 yılında kurulduğu, davacının 2008 yılında açtığı bu davada üyeliğinin tespitini istemesinin TMK'nun 2. maddesine aykırı bulunduğu, Yargıtay içtihatlarında da kabul edildiği üzere uzun süre, kooperatifi ile hiçbir ilişki kurmamış ve ödeme yapmamış ortağın ortaklık ilişkisinin kesildiğinin kabulü gerektiği sonucuna varılarak davanın reddine...