Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2021/488 ESAS - 2021/944 KARAR DAVA KONUSU : Tasarruflu konut edindirme sözleşmesinden doğan ve davalı tarafa ödenen organizasyon bedelinin iadesi talebi KARAR : Taraflar arasında görülen dava sonucu ilk derece mahkemesince verilen hükme yönelik, davalı vekilince süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirket tarafından yürütülen Fuzul Ev Sistemine ilk defa 01/06/2017 tarihinde 100.000,00 TL bedelli konut için üye olduğunu, bunun için 6.300,00 TL organizasyon bedeli alındığını, daha sonra konut değişikliği yapılarak 04/12/2019 tarihinde 150.000,00 TL bedelli gayrimenkul için üye olduğunu, bunun için de 12.150,00 TL organizasyon bedeli alındığını, müvekkilinden bu üyelikler nedeniyle toplamda 57.888,74 TL tutarında peşinat ve taksit ödemesinin yanında ayrıca, organizasyon bedeli...

Dava, taraflar arasında imzalanan ev edindirme organizasyon sözleşmesi gereğince ödenen bedelin cayma hakkının kullanılmasına dayalı olarak iadesi istemine ilişkindir. Taraflar arasında imzalanan 18.11.2015 tarihli sözleşmede sözleşmenin konusu; "Katılımcıların ödeme güçlerine göre gruplar halinde organize edilerek gayrimenkul sahibi olmalarını sağlayan Eminevim'in sunduğu hizmettir" şeklinde tanımlanmıştır. Sözleşmede, taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden farklı olarak, davalının kurduğu sistem ile katılımcıların ödeme güçlerine göre gruplar halinde organize edilmesi ve neticede katılımcılara gayrimenkul edindirilmesi amaçlanmaktadır. Davalı şirket, katılımcılara, belirli bir hizmet bedeli karşılığında ve gayrımenkul alımı konusunda organizasyon hizmeti sunmayı tahaahüt etmektedir....

    Dava, taraflar arasında imzalanan ev edindirme organizasyon sözleşmesi gereğince ödenen bedelin cayma hakkının kullanılmasına dayalı olarak iadesi istemine ilişkindir. Taraflar arasında imzalanan 18.11.2015 tarihli sözleşmede sözleşmenin konusu; "Katılımcıların ödeme güçlerine göre gruplar halinde organize edilerek gayrimenkul sahibi olmalarını sağlayan Eminevim'in sunduğu hizmettir" şeklinde tanımlanmıştır. Sözleşmede, taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden farklı olarak, davalının kurduğu sistem ile katılımcıların ödeme güçlerine göre gruplar halinde organize edilmesi ve neticede katılımcılara gayrimenkul edindirilmesi amaçlanmaktadır. Davalı şirket, katılımcılara, belirli bir hizmet bedeli karşılığında ve gayrımenkul alımı konusunda organizasyon hizmeti sunmayı tahaahüt etmektedir....

      Taraflar arasındaki 28.3.2011 tarihli resmi satış sözleşmesinde satış bedelinin tamamının nakden alındığı yazılı ise de, davacı tarafça sunulan ve davalının inkar etmediği 28.3.2011 tarihli belgede bakiye 3.500,00 TL 29.3.2011 tarihinde yani satıştan sonra ödeneceği, satış sözleşmesindeki bedelin tümüyle alındığı ibaresinin bu miktar nispetince gerçeği yansıtmadığı sabittir. Uyuşmazlığın özü dekonttaki açıklamanın mahiyetidir. Davacının başvurusu üzerine, davalının ... kullandığı bankanın verdiği 29.3.2012 tarihli cevapta, bahse konu ibarenin esasen konut kredisi bedelinin (76.100,00TL) tamamının konut satıcısına ödendiğini teyit etmek için şube tarafından yazdırıldığının da bildirilmiş olması karşısında, ödeme savının davalı tarafından yasal delillerle ispatlanması gerektiği gözetilmeksizin, ispat külfeti yanlış değerlendirilerek yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup hükmün bozulmasını gerektirir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 16.05.2003 gününde verilen dilekçe ile gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal ve tescil olmadığı takdirde tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; tapu iptali ve tescil talebinin reddine davacının bedel iadesi isteminin kısmen kabulüne, kısmen reddine dair verilen 26.06.2018 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A Dava, taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat istemine ilişkindir. Davacılar vekili, bir kısım davalılar murisi ...'nın ... Noterliği'nin 06.07.1984 tarihli 4098 yevmiye sayılı düzenleme şeklinde satış vaadi sözleşmesi ile ... ili, ... ilçesi, ......

          Mahkemece, dava konusu aracın davalıya iadesi koşulu ile ödenen bedelin tahsiline karar verilmesi gerekirken, yazılı şeklide hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir." gereğince hükme esas alınan raporda aracın taksi çıkması olduğu tespit edildiğinden davalının TBK 219. maddesi uyarınca araçtaki bu durumun varlığını bilmesi dahi bu durumdan sorumlu olduğu anlaşılarak Davanın kısmen kabulü ile, Davalı tarafından davacıya satılan 34 XX 244 plakalı aracın davalıya iadesi ile araç satış sözleşmesi ile davalıya ödenen bedelin ihtar tarihi olan 17/01/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacı tarafa verilmesine, Davacı tarafın masraflara ilişkin talebin reddine..." dair karar verilmiştir. İş bu kararı davalı vekili süresinde istinaf etmiştir....

          Ön ödemeli konut satış sözleşmesi,6502 s.TKHK.nun 40.m.sinde;"(1) Ön ödemeli konut satış sözleşmesi, tüketicinin konut amaçlı bir taşınmazın satış bedelini önceden peşin veya taksitle ödemeyi, satıcının da bedelin tamamen veya kısmen ödenmesinden sonra taşınmazı tüketiciye devir veya teslim etmeyi üstlendiği sözleşmedir. (2) Tüketicilere sözleşmenin kurulmasından en az bir gün önce, Bakanlıkça belirlenen hususları içeren ön bilgilendirme formu verilmek zorundadır. (3) Yapı ruhsatı alınmadan, tüketicilerle ön ödemeli konut satış sözleşmesi yapılamaz." şeklihde düzenlenmiştir. Ön ödemeli konut satış sözleşmesinin şekil şartı 6502 s.TKHK.nun 41.m.sinde;"Madde 41 (1) Ön ödemeli konut satışının tapu siciline tescil edilmesi, satış vaadi sözleşmesinin ise noterde düzenleme şeklinde yapılması zorunludur....

          DELİLLER : Konut satım sözleşmesi ve ekleri, Tapu kaydı, Keşif tutanağı, Delil listeleri sunulan ve toplanan deliller. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tüm takyidatlardan arındırılmış şekilde, ipoteklerin ve hacizlerin kaldırılması, cezai şartın tahsili, ayıplı ifa nedeniyle satış bedelinin tenzili ve indirim tutarının tahsili, olmadığı taktirde ödenen satış bedelin tahsili ve müspet zararların tazmini istemine ilişkindir. 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsamaktadır. Konut satış sözleşmeleriyle devre tatil ve uzun süreli tatil hizmeti sözleşmeleri de kanun kapsamına alınmıştır....

          MAHKEMENİN GEREKÇESİ:Dava, Gayrimenkul Satış Vaadi sözleşmesinden kaynaklanan fazladan tahsil edildiği iddia edilen KDV bedelinin iadesi talebine ilişkindir. Taraf delilleri toplanmış, taraflar arasında yapılan sözleşme örneklerinin, ödeme belgeleri, Doğanbey ve Gölbaşı vergi Dairelerinden taraflara ait Ba-Bs formaları dosyaya kazındırılmış, bilirkişi incelemesi yaptırılıp raporlar alınmıştır....

            Asıl dava, harici satış nedeniyle ödenen bedelin güncellenen değerinin iadesi; karşı dava ise, elatmanın önlenmesi ve kâl istemlerine ilişkindir. Her ne kadar dava dilekçesinde ... davalı olarak gösterilmiş ise de; karşı davanın ... Kooperatifi olarak açıldığı, karşı dava dilekçesinde kooperatifin temsil yetkilileri olarak .....r’ın gösterildiği, davacı tarafça sunulan dayanak belgede de satış komisyonu olarak karşı davacı Kooperatifin yöneticisi olduğu anlaşılan aynı kişilerin imzası bulunduğu anlaşılmıştır. Bu durumda davalının karşı davacı Kooperatif olduğunun kabulü ile asıl davanın esasının incelenmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın husumetten reddine karar verilmesi doğru olmamıştır....

              UYAP Entegrasyonu