Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ilişkisi bulunacağını ve bu durumda ilişkide iki taraf bulunduğunu, konut satış sözleşmesinin kredi veren tarafından finanse edildiği ve kredi verenin satıcının hizmetlerinden yararlandığı hallerde bağlı kredi ilişkisi bulunduğunun kabul edileceğini, tüketici ile banka arasında imzalanan kredi sözleşmesinde belirli mal veya hizmetin adının açıkça anılması durumunda da ekonomik birlik ve bağlı kredi bulunduğunun kabul edileceğini, adi yazılı şekilde yapılan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin geçersiz olduğunu, davacının adi yazılı satış vaadi sözleşmesinden doğan taleplerini yalnızca davalı Garanti Koza'ya karşı ileri sürebileceğini, 30.9.1988 tarihli, 1987/2 esas, 1988/2 karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu (YİBGK) kararı gereğince de ipoteğin fekkinin talep edilemeyeceğini, adi yazılı satış sözleşmesinin imza tarihinde taşınmaz üzerinde ipotek bulunduğunu, ipoteğin tesisi esnasında taşınmazın davacıya satıldığının müvekkili tarafından bilinmediğini, davacının kötüniyetli...

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/374 Esas KARAR NO : 2022/598 DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 22/10/2021 KARAR TARİHİ : 13/10/2022 KARAR Y.TARİHİ : 31/10/2022 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davanın yapılan açık yargılaması sonunda, İDDİA : Davacı iflas idaresi vekili dava dilekçesinde, müflis şirketin, davalı şirket ile 12/04/2005 tarihinde Gayrimenkul Satış Vaadi ve Daire Karşılığı İnşaat Sözleşmesi imzalandığını, davalı tarafından müflis şirketin sözleşmeyi ifa etmediği gerekçesiyle sözleşme feshedilerek, ifanın gerçekleşme oranının talep edildiğini, Ankara .......

    Asliye Hukuk Mahkemesi 82-82 KARAR Dava tacirler arası satış sözleşmesinden kaynaklı olup, temyizen incelenmesi görevi 19.Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ:Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 19.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 17.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile müvekkili idare arasında imzalanan satış sözleşmesi ile idare mülkiyetinde bulunan Kocaeli İzmit Arızlı 706 Konut Toplu Konut Projesi B1- 10 Blok 29 numaralı bağımsız bölümün davalıya satılarak teslim edildiğini, davalının satış sözleşmesi gereği taksitlendirilen borç bakiyesini sözleşmede belirtilen şekilde aylık taksitler halinde 180 ay vadeyle ödemeyi kabul ve taahhüt etmesine rağmen, bu yükümlülüğünü yetine getirmediğini, bunun üzerine satış işlemlerine aracılık eden Ziraat Bankası Alemdar Şubesi tarafından ihtarname ile 20 günlük süre içinde taksit borcunun ve faizinin ödenmesinin istenildiğini, ancak davalının verilen süre içinde ihtarnamenin gereğini yerine getirmediğini belirterek, taraflar arasında imzalanan Gayrimenkul Satış Sözleşmesinin feshine, Kocaeli İzmit Arızlı 706 Konut Toplu Konut Projesi B1- 10 Blok 29 nolu bağımsız bölüme vaki davalının müdahalesinin menine ve taşınmazdan tahliyesine, yargılama giderleri ile vekalet...

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davada Tüketici Mahkemesi ve Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, devre mülk satış sözleşmesinin iptali ve alacak istemine ilişkindir. Tüketici Mahkemesince, devre mülk sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıkların Tüketici mahkemesinin görevine girmediği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, uyuşmazlığın 4077 Sayılı Yasa Kapsamında kaldığını belirterek görevsizlik yönünde karar vermiştir....

        DELİLLER VE GEREKÇE: Dava; satış sözleşmesinden kaynaklı alacak ve tazminat istemine ilişkindir. 6102 sayılı TTK'nın 4. maddesinde ticari davalar sayılmış olup, aynı kanunun 5. maddesinde ticari davaların Asliye Ticaret Mahkemelerinde görüleceği hükme bağlanmıştır. Eldeki dava satış sözleşmesinden kaynaklı olup, mutlak ticari davalardan değildir. Uyuşmazlığın nispi ticari dava olarak ele alınabilmesi için ise her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili olması gerekir. Davalıların tacir olduğunda şüphe yok ise de davacının Esnaf ve Sanatkarlar Odası'na kayıtlı olduğu ve işletme esasına göre defter tuttuğunun belirtildiği, böylece davacının esnaf düzeyinde olduğu anlaşılmakla uyuşmazlığı çözme görevinin genel görevli mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemelerine ait olması sebebiyle davanın görev dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine dair aşağıdaki şeklide karar verilmiştir....

          TÜKETİCİ MAHKEMESİ Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen ön ödemeli konut satış sözleşmesinden kaynaklanan alacak davasının kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davalı tarafın istinaf başvurusunun reddine yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan bölge adliye mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK’nın 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, 28.598,80 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine...

            Ön ödemeli konut satış sözleşmesi,6502 s.TKHK.nun 40.m.sinde;"(1) Ön ödemeli konut satış sözleşmesi, tüketicinin konut amaçlı bir taşınmazın satış bedelini önceden peşin veya taksitle ödemeyi, satıcının da bedelin tamamen veya kısmen ödenmesinden sonra taşınmazı tüketiciye devir veya teslim etmeyi üstlendiği sözleşmedir. Ön ödemeli konut satış sözleşmesinin şekil şartı 6502 s.TKHK.nun 41.m.sinde;"Madde 41 (1) Ön ödemeli konut satışının tapu siciline tescil edilmesi, satış vaadi sözleşmesinin ise noterde düzenleme şeklinde yapılması zorunludur. Aksi hâlde satıcı, sonradan sözleşmenin geçersizliğini tüketicinin aleyhine olacak şekilde ileri süremez. (2) Satıcı, geçerli bir sözleşme yapılmış olmadıkça tüketiciden herhangi bir isim altında ödeme yapmasını veya tüketiciyi borç altına sokan herhangi bir belge vermesini isteyemez." şeklinde düzenlenmiştir....

            Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı, görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, harici taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden kaynaklı zararların tazmini istemine ilişkindir. ... Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın 6502 sayılı Kanun gereğince, tüketici mahkemesinin görevinde olduğu gerekçesi ile görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. ... Tüketici Mahkemesince ise davanın 6502 sayılı Kanundan önce açıldığı ve asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle karşı, görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. ......

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL -KARAR- Asıl dava; satış vaadi sözleşmesinin feshinin hükmen tespiti, karşı dava ise satış vaadi sözleşmesinden kaynaklı feraga icbar istemine ilişkin olup, mahkemece asıl davanın açılmamış sayılmasına, karşı davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm asıl davanın davacısı tarafından temyiz edilmiştir.Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 14.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 08.11.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu