"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacılar vekili; müvekkil şirketler tarafından davalı şirketten mal almak amacıyla ...'nin ... şubesine ait 17.01.2010 keşide tarihli ve 10.000 TL bedelli çekin keşide ve ciro edilerek davalıya verildiğini, ancak davalının müvekkillere mal vermediği gibi sözkonusu çekin 5.100 TL'lik kısmına dayalı olarak müvekkiller aleyhine icra takibi yaptığını, müvekkillerinin davalıya borcu olmadığını belirterek, ... İcra Müdürlüğü'nün 2010/17282 esas sayılı takip dosyasında müvekkillerinin borçlu olmadıklarının tespiti ile takibin iptaline ve % 40'tan az olmamak üzere tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet KARAR İcra Mahkemesi'ne yapılan şikayet ihale yoluyla satın alınan aracın üzerindeki hacizlerden dolayı tescil edilememesi nedeni ile hacizlerin kaldırılması için icra müdürlüğüne başvurulmuş ve bu konuda icra müdürlüğünce yetkisizlik kararı verildiğinden bu kararın iptali istemine ilişkin olup, anılan şikayet ihaleden kaynaklandığından, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 10.01.2013 tarih 1 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 10.01.2013 tarih 1 nolu Kararı ile kabul edilen ve 26.01.2013 tarih 28540 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarını inceleme görevi Yargıtay 12. Hukuk Dairesine ait olduğundan, dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 10.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 08.12.2015 tarihli ihtiyati haciz kararına ve genel kredi sözleşmesine dayalı olarak, 16.12.2015 tarihinde genel haciz yoluyla icra takibine başlandığı, borçlu şirketin icra mahkemesine yaptığı başvuruda; iflasın ertelenmesi davasında 03.12.2015 tarihli ihtiyati tedbir kararı doğrultusunda hacizlerin kaldırılması istemleri hakkında, icra müdürlüğünce; ihtiyati hacizle konulan hacizlerin baki kalmak kaydıyla kabulüne şeklinde karar verildiği şikayetiyle, anılan takibin iptali ve 16.12.2015 tarihli müdürlük işleminin kaldırılmasını talep ettiği, mahkemece şikayetin reddine karar verildiği görülmektedir. İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/1126 Esas sayılı dosyası ile görülen iflas ertelemesi davasında, mahkemece; 03.12.2015 tarihli tedbir kararının 4. bendi ile borçlu şirket hakkında ".....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından kredi sözleşmesine dayalı olarak genel haciz yoluyla icra takibine başlandığı akabinde ... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2015/958 D.İş sayılı dosyasından verilen ihtiyati haciz kararının infazının istendiği, borçlu ... A.Ş. vekilinin icra mahkemesine yaptığı başvuruda, iflasın ertelenmesi davası kapsamında tedbirler verildiğini, bu tedbir kararı doğrultusunda ihtiyati hacizlerin kaldırılması talebinin icra müdürlüğünce reddedildiğini ileri sürerek, müdürlük işleminin iptalini talep ettiği, mahkemece şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. ... 1....
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, davacı şirketin davalı şirkete satım ilişkisi nedeniyle dava konusu 3 adet çeki verdiği, davalı şirketin malları eksik teslim ettiği, çeklerin 43.366,88 TL yönünden bedelsiz olduğu, diğer davalıların çeklerin bedelsiz olduğunu bilebilecek konumda olduklarını, ancak çeklerin takibe konulurken davalıların kötüniyetli olduklarının ispat edilemediği gerekçesiyle davacının 28/02/2011 keşide tarihli. 20.000 TL bedelli çekten dolayı 3.366,88 TL borçlu bulunmadığının tespitine, 3.366,88 TL'nin davalı Şengrup Sıhhı ve ...den tahsili ile davacıya ödenmesine, davacının diğer iki çekten dolayı borçlu bulunmadığının tespitine, tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı ve davalılar Şengrup Sıhhi ve ....İle ... vekilleri tarafından temyiz edilmiştir....
Davacı tarafından birleşen dosya davalısı aleyhine açılan davada konut satım sözleşmesine dayanılarak ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti ile terkini istemine ilişkin talepte bulunulmuştur. Yukarıdaki açıklamalar ışığında ihtiyati tedbir kararının kapsamı belirlenirken iki tarafın hak ve yarar dengesinin gözetilmesi gerekir. Somut olayda icra takip alacaklıları ve davacının maliki bulunduğu dava konusu taşınmazın tapu kayıtlarında lehine ipotek şerhi işlenen alacaklısının birleşen dava dosyasında davalı olduğu, davacının işbu dava dosyasındaki talebinin ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti ve ipotekleri kaldırılması istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır....
KARAR Davacı 3. kişi vekili, haciz yapılan iş yerini işlerini büyütmek için şube olarak açtığını, borçlu ile bir ilgilerinin bulunmadığını, mahcuzların müvekkil şirkete ait olduğunu belirterek istihkak iddialarının kabulünü talep ve dava etmiştir. Davalı alacaklı vekili, davacının, borca batık bir halde olduğunu bile bile borçluya ait iş yerini devir aldığını, borçlu ile aynı işi yaptığını, borçtan sorumlu olduğunu, beyanla davanın reddini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davacı şirketin şube açılış kararını hacizlerden sonra aldığı, boş kiraladığını iddia ettiği dükkanda, borçluya ait evraklar bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, karar davacı 3. kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK’nun 97. maddesine dayalı 3. kişinin istihkak iddiasına ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş ise de yapılan inceleme ve araştırma karar vermeye yeterli değildir....
in vefat ettiğini, diğer borçlularla birlikte müvekkili hakkında icra takibine girişildiğini, mallar üzerine hacizlerin uygulandığını ileri sürerek, davalı bankaya nakit olarak yatırılıp rehnedilen 781760 nolu 5000 TL miktarlı teminat mektubundan dolayı borçlu olmadığının tespiti ve %40 tazminat talebinde bulunmuştur. Davalı ... idaresi vekili, davada zamanaşımı gerçekleştiğini, davacı ile müvekkili arasında akdedilen sözleşme olmadığı için, davanın husumetten reddi gerektiği ve davacının bu davayı açmakta hukuki menfaati bulunmadığını belirterek davanın reddini istemiştir. Davalı banka vekili, davacının Genel Kredi Sözleşmesine istinaden müvekkili bankaya borçlu olduğunu, ... lehine düzenlenen teminat mektubu ve kat ihtarına rağmen borcun ödenmediğini, davacı hakkında takibe giriştiklerini bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece dosya kapsamı ve bilirkişi raporu gerekçe gösterilerek, davalı ......
İcra Müdürlüğünün 2009/461 Sayılı dosyası üzerinden infaz edilip aleyhine takip başlatıldığını, davalının teminat senedini kötü niyetli olarak takibe koyduğunu, ipoteğin paraya çevrilmesinden önce borç ile ipotek bedeli arasında kur farkının doğup doğmayacağının tespit edilmesinin mümkün olmadığını ileri sürerek, hakkında yürütülen takibin durdurulmasına, hacizlerin kaldırılmasına ve bu senede istinaden borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı davanın reddini istemiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 2012/23872-2013/1377 Dava, borç yenileme sözleşmesine dayalı olarak teminaten verildiği ileri sürülen senet yönünden borçlu olunmadığının tespiti ve bu seneden dayalı olarak yürütülen takibin iptali istemine ilişkindir....
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, takibin davalı banka ile dava dışı asıl borçlu şirket arasında imzalanan ve davacının kefil olduğu genel kredi sözleşmesine istinaden teminat olarak verilen senede dayalı olduğu, davalı bankanın alacağının dava dışı asıl borçlu şirketin kredi kartı borcundan kaynakladığı, davacının kredi kartı sözleşmesinde imzasının bulunmadığı için sorumlu olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, davacının kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Dava konusu icra takibinde, 250.000 TL bedelli senet nedeniyle 35.000 TL asıl alacak olmak üzere toplam 35.289,59 TL alacağın tahsili talep edilmiştir. Davacı icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tespitini talep etmiş ve dava değerini 35.000 TL göstererek, bu bedel üzerinden dava harcını yatırmıştır....