Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ın temyiz ve eski hale getirme taleplerinin tebliğnameye aykırı olarak REDDİNE, Terme Asliye Ceza Mahkemesinin 03/01/2014 tarih, 2011/259 Esas ve 2014/1 Karar sayılı ilamı ile sanık ... hakkında hırsızlık, geceleyin konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından cezalandırılmasına karar verildiği, sanık ...'a hükmün 24.05.2014 tarihinde tebliğ edildiği, 12.11.2015 tarihinde sanık ...'ın temyiz ve eski hale getirme talepli dilekçe verdiği, mahkeme tarafından 24.11.2015 ve 06.01.2016 tarihli ek kararlar ile temyiz ve eski hale getirme taleplerinin reddedildiği, 5271 sayılı CMK'nın 42/1. maddesince temyiz talebi ile eski hale getirme taleplerinin birlikte yapılması halinde, eski hale getirme talebini değerlendirme yetkisi Yargıtay'a ait olduğu, sanık ...'ın yakalama kararına istinaden bildirdiği adresine tebligat çıkarıldığı, tebligatın iade döndüğü, daha sonra sanığın bildirdiği adresine Tebligat Kanunu 35....

    HD, T: 10/06/2010, E: 2009/11612, K: 2010/7006 Dairemizce, davanın taşınmazdan toprak alınması nedeniyle eski hale getirme bedeline ilişkin olduğu tavsif edildikten sonra, zarar verilen alan dışında kalan kısımda değer kaybının olup olmadığının tespiti gerektiği, ayrıca eski hale getirme bedelinin taşınmazın sürüm değerini geçemeyeceği belirtilerek karar bozulmuş, davalıların tüm, davacının diğer temyiz itirazarı reddedilmiştir. Tashih-i Karar: 4. HD, T: 29/11/2010, E: 2010/11347, K: 2010/12143 Davacı vekili, eski hale getirme bedelinin sürüm değerini geçemeyeceğine ilişkin bozmanın hatalı olduğunu, 2.319 m2 için davanın kabulü gerektiğini ve ürün zararı talebinin de kabulü gerektiğini belirterek tashih-i karar talebinde bulunmuştur....

      Aynı maddenin ikinci fıkrasında, mülkiyet hakkının nasıl korunacağı hükme bağlanmış, 730 ve 737. maddeleriyle de taşınmaz malikinin başkalarına zarar vermesinin önlenmesi hedeflenmiştir. Yapma, kaçınma, katlanma olarak özetlenebilecek bu sınırlamaların önemli bir bölümü TMK’nın "komşu hakkı" başlığı altında, 737 ile 750. maddelerinde düzenlenmiş, 751 ile 761. maddelerinde de yine malikin yapması ve katlanması gereken hususlar belirtilmiştir. Elatmanın önlenmesi davası açılabilmesi için kural olarak zararın doğmuş olması gerekir. İleride zarar doğacağından bahisle dava açılamayacağından bu şekilde açılan davalar reddedilmelidir. Ancak, istisnai durumlarda, henüz zarar doğmadığı halde, yakın gelecekte zarar doğacağı pek muhtemel veya muhakkak ise davacıya zarar tehlikesinin önlenmesi davasını açma hakkı tanınmalı, zararın doğması beklenmemelidir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz....

      Taraflar arasındaki elatmanın önlenmesi ve kal davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 26.01.2017 gün ve 20152015/17941 Esas- 2017/606 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğine ilişkindir. Davacı vekili, davalıların kendi taşınmazları üzerinde yapmış oldukları ev ve muhtesatın imara, tasdikli projesine ve komşuluk hukukuna aykırı olarak inşaa edildiğini, bu konuda gönderilen ihtarlara olumsuz yanıt alındığını ileri sürerek davalılara ait binanın projesine, imara aykırı ve merdivenin de müvekkiline ait taşınmaza tecavüzlü olması sebebiyle, müdahalenin men'i ile bina ve muhtesatın kal'ini talep etmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 06.07.2015 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi ve kal talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 17.06.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ve davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi ve kal istemine ilişkindir....

          Maddenin ikinci fıkrasında, mülkiyet hakkının nasıl korunacağı hükme bağlanmış, Kanunun 730 ve 737. maddeleriyle de taşınmaz malikinin başkalarına zarar vermesinin önlenmesi hedeflenmiştir.Yapma, kaçınma, katlanma olarak özetlenebilecek bu sınırlamaların önemli bir bölümü TMK’nun "komşu hakkı" başlığı altında, 737 ile 750. maddelerinde düzenlenmiş, 751 ile 761. maddelerinde de yine malikin yapması ve katlanması gereken hususlar belirtilmiştir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi, eski hale getirilmesi ve tazminat davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, bu tür davalarda etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. TMK’nın 738. maddesiyle, 737. maddeye benzer daha özel bir düzenleme getirilmiştir....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atmanın önlenmesi, eski hale getirme yada eski hale getirme bedelinin tahsili ve ecrimisil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi taraf vekilleri yönünden verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü. - K A R A R - Dava, kamulaştırmasız el atmanın önlenmesi, eski hale getirme yada eski hale getirme bedelinin tahsili ve ecrimisil istemine ilişkindir. Mahkemece, dava konusu 55 parsele ilişkin ecrimisil, müdahalenin meni ve eski hale getirme taleplerinin reddine, ağaç bedelinin ödenmesine; 24 parsele ilişkin müdahalenin meni ve eski hale getirme talebinin kabulüne, zarar gören bina bedelinin davacı malike ödenmesine karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir....

            Mahkemece, davanın kabulü ile 9 parsel sayılı taşınmazın teras katında bulunan yapı ve müştemilatın kaldırılmasına ve projesine uygun hale getirilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. Davaya konu olayda davacı, davalının kendi taşınmazı üzerine ruhsatsız yani imara aykırı olarak yaptığı yapının taşınmazına zarar verdiğini ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve kal istemiştir. Davalının kendi taşınmazı üzerine yaptığı yapının salt ruhsatsız olduğu, imara aykırı bulunduğu ileri sürülüp, TMK’nun 737. maddesi uyarınca yıkım ve eski hale getirme istenemez. Yapının imara aykırı olması yanında bir zararın doğması da şarttır. Salt imara aykırılık, idari mercileri ve idare mahkemelerinin konusudur....

              Somut olayda; mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporunda yalnızca toprak dolgu bedeli hesaplanmış, 15.009/B poz numarası içindeki bu bedele tesviye-serme bedelinin de dahil olduğu belirtilmiş ise de, zarar gören alanın değeri hakkında herhangi bir inceleme ve belirleme yapılmamıştır. Tazminat sorumluluğunun kapsamı gerçek zarar ile sınırlı olup, zarar da haksız eylemden önceki ve sonraki durum arasındaki farktır. Gerçek zararın giderilmesi ilkesi çerçevesinde eski hale getirme bedeli istenebilir. Ancak yine aynı ilke çerçevesinde taşınmazın rayiç (sürüm) değeri de göz önünde tutulmalıdır. Dairemizin yerleşik uygulamalarına göre, eski hale getirme bedeli, taşınmazın gerçek değerinin üzerinde ise eski hale getirme bedeline değil, gerçek değere hükmedilmesi gerekir. Mahkemece dava konusu taşınmazlardan alınan toprak bedeline hükmedilmiş, ancak zarar gören taşınmaz alanının rayiç (sürüm) değeri belirlenmemiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 21.01.2009 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 05.03.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, meraya elatmanın önlenmesi ve 1.676.93 YTL eski hale getirme bedelinin tahsili istemleriyle 21.1.2009 tarihinde açılmıştır.Mahkemece dava kabul edilmiş, hükmü davalı temyiz etmiştir.Davanın açıldığı 21.1.2009 tarihinde sulh mahkemeleri mamelek hukukundan doğan ve konusu parayla ölçülebilen 7.090.00 YTL.nin altındaki davaları görmekle görevlidir. Davada eski hale getirme bedeli dışında elatmanın önlenmesi talebi de bulunduğundan müddeabih her ikisinin dava tarihindeki toplamına göre belirlenir....

                  UYAP Entegrasyonu