Davalı dava konusu taşınmazda kat irtifakının ve kat mülkiyetinin tesisinden sonra bir satış sözleşmesi ile malik olduğuna göre 26. maddede belirtilen şekilde bir yaptırımın burada uygulanması mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kat irtifakı sahiplerinin borçlarının ifasından kaynaklanan iptal istemine ilişkindir....
Dava tarihinden önce davalıya keşide edilen 19.02.2008 günlü ihtarname taşınmazın mülkiyetinin devri ya da bedelinin ödenmesi talebini içermekte olup belirli bir miktar paranın ödenmesi istemini içermediğinden temerrüde esas alınacak nitelikte değildir. Davacı 17 nolu bağımsız bölümün rayiç değeri olarak 20.000,00 TL talep etmiş, mahkemece yapılan işin rayiç bedeli olarak 17.500,00 TL’ye hükmedilmiştir. Bu miktar yönünden temerrüt davanın açıldığı 17.10.2008 tarihinde oluşmuştur. Yine dava dilekçesinde 17 nolu daireye yapılan iyileştirme bedeli olarak şimdilik 5.000,00 TL talep edilmiş, 06.03.2012 tarihinde yapılan ıslah ile talep miktarı 12.946,00 TL’ye artırılmıştır....
Mahkemece tapu sicil müdürlüğünden Kat Mülkiyeti Yasasının 12. maddesinde belirtilen ve kat mülkiyetinin kurulması aşamasında tapu sicil müdürlüğüne sunulan belgelerin (proje, vaziyet planı, yapı kullanma izin belgesi yönetim planı, noterden tasdikli bağımsız bölüm listesi, kat mülkiyetinin kurulmasını talep dilekçesi) getirtilip dosya içerisine konulduktan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere iadesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 23.10.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Bağımsız bölüm tapularının konut alıcılarına devir edilmesi ile birlikte, T.C. Başbakanlık Toplu Konut İdaresi Başkanlığının yükümlülüğü sona erer” düzenlemesinin bulunduğu, davalının inşaatı bitirme tarihine kadar tüm bağımsız bölümler ile ilgili olarak satış sözleşmesi ve tüm bağımsız bölümler ile ilgili olarak aynı tarihte teslim ihbarı yapmış olduğu, bu durumda yönetim planının 3.maddesindeki şart yerine getirilmeksizin henüz tapu devri yapılmayan daireler ile ilgili olarak davalıdan aidat bedeli talep edilemeyeceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekili, kararı temyiz etmiştir....
......başlayacak olan konut projesinden verilmesi şeklinde kararlaştırıldığını, 10/01/2018 tarihli sözleşme kapsamında müvekkilinin işini tamamlayıp teslim ettiğini ancak, bedeli olarak verilmesi gereken bağımsız bölümün verilmediğini, muaccel olan bağımsız bölüm devri alacağının ifası için davalıya karşı şifahen ve yazılı olarak defaatle talepte bulunulduğunu, en son Ankara 37....
dosya kapsamından; davacının davalı kooperatif üyeliğine ---- tarihinde ortak olarak kabul edildiği, davacının davalı kooperatif ortağı olduğu, ---- yevmiye numarası ile düzenlenen bağımsız bölüm kura çekim tutanağında ------------ mevkiindeki kooperatif ortaklarına ait ---- parselin özel parsellere ayrılıp kura ile tespit edilmesinin istenilmesi üzerine bağımsız bölüm kura çekim tutanağının düzenlendiği, yapılan çekilişte davacı ------ taşınmazın isabet ettiği, anılan bu bağımsız bölümün davacıya üyeliği gereği tahsis edilmiş olduğu, davacının 1163 sayılı kanunun 23. maddesinde tanımlanan eşitlik ilkesi gereği yükümlülüklerini yerine getirdiği ancak-------- yevmiye numarası ile düzenlenen bağımsız bölüm kura çekim tutanağında ----- parsele isabet eden arsanın davacıya devredilmediği anlaşıldığından davacının tapu iptal ve tescil talebinin yerinde olduğu kanaatiyle davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava ve birleştirilen dava arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesi uyarınca yükleniciye bırakılan bağımsız bölümün ondan satın alındığı iddiası ile açılan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabul kısmen reddine, birleştirilen davanın reddine dair verilen 25.9.2002 tarihli karar, davacı ve bir kısım davalılar tarafından temyiz edilmiş olup Dairemizin 29.4.2003 tarih 2003/1816 E. 3410 K. sayılı ilamı ile özetle; 22 numaralı bağımsız bölüm maliki ...'in ilama bağlanmış olan değer kaybı ve noksan iş alacaklarının depo ettirilmeksizin bu bağımsız bölüm tapusunun iptaline, yüklenici hakkındaki davanın reddine karar verilmesi ve 22 numaralı bağımsız bölümün eklentisi olan garaj ile ilgili incelemenin yetersiz olduğu gerekçeleri ile bozulmuştur....
Davalı arsa sahibi Belediye Başkanlığı henüz kat irtifakı kurulmamış taşınmazdan bağımsız bölüm tescili istenemeyeceğini, iskan ruhsatı alınmadığından edimlerin yerine getirilmiş sayılmayacağını davanın reddini savunmuştur. Diğer davalı yüklenici savunmada bulunmamıştır. Mahkemece dava kabul edilmiş, B bloktaki 2. kat 5 numaralı bağımsız bölüme özgülenmesi gereken 339/1500 arsa payının davacı adına tesciline karar verilmiştir. Hükmü davalı arsa sahibi Belediye Başkanlığı temyiz etmiştir. Davalılar arasındaki arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesi eser sözleşmelerinin bir türüdür. Bu sözleşme taraflarına karşılıklı hak ve borçlar yükler. Burada biri diğerinden farklı iki ayrı hukuki durum söz konusudur. Bunlardan ilki geçerliliği bir şekle bağlı olmayan inşaat yapım sözleşmesi (eser sözleşmesi) «yüklenicinin borcu» diğeri ise, kamu düzeni bakımından resmi şekilde yapılmadıkça hüküm ve sonuç doğurmayan taşınmaz malda pay mülkiyetinin devri «arsa sahibinin borcu» dur....
Davalı arsa sahibi Belediye Başkanlığı henüz kat irtifakı kurulmamış taşınmazdan bağımsız bölüm tescili istenemeyeceğini, iskan ruhsatı alınmadığından edimlerin yerine getirilmiş sayılmayacağını davanın reddini savunmuştur. Diğer davalı yüklenici savunmada bulunmamıştır. Mahkemece dava kabul edilmiş, B bloktaki zemin kat 2 numaralı bağımsız bölüme özgülenmesi gereken 155/1500 arsa payının davacı adına tesciline karar verilmiştir. Hükmü davalı arsa sahibi Belediye Başkanlığı temyiz etmiştir. Davalılar arasındaki arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesi eser sözleşmelerinin bir türüdür. Bu sözleşme taraflarına karşılıklı hak ve borçlar yükler. Burada biri diğerinden farklı iki ayrı hukuki durum söz konusudur....
Davalı arsa sahibi Belediye Başkanlığı henüz kat irtifakı kurulmamış taşınmazdan bağımsız bölüm tescili istenemeyeceğini, iskan ruhsatı alınmadığından edimlerin yerine getirilmiş sayılmayacağını davanın reddini savunmuştur. Diğer davalı yüklenici savunmada bulunmamıştır. Mahkemece dava kabul edilmiş, B bloktaki 2. kat 6 numaralı bağımsız bölüme özgülenmesi gereken 339/1500 arsa payının davacı adına tesciline karar verilmiştir. Hükmü davalı arsa sahibi Belediye Başkanlığı temyiz etmiştir. Davalılar arasındaki arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesi eser sözleşmelerinin bir türüdür. Bu sözleşme taraflarına karşılıklı hak ve borçlar yükler. Burada biri diğerinden farklı iki ayrı hukuki durum söz konusudur. Bunlardan ilki geçerliliği bir şekle bağlı olmayan inşaat yapım sözleşmesi (eser sözleşmesi) «yüklenicinin borcu» diğeri ise, kamu düzeni bakımından resmi şekilde yapılmadıkça hüküm ve sonuç doğurmayan taşınmaz malda pay mülkiyetinin devri «arsa sahibinin borcu» dur....