22 ayar altın bileklik, çocuğun sünnet düğününde ise 2 adet cumhuriyet altını, 3 yarım altın, 7 çeyrek altın takıldığını, müvekkilinin kişisel malı niteliğindeki ziynet eşyalarının iadesi için öncelikle iyi niyetli olarak davalı tarafa noter kanalıyla ihtarname keşide edildiğini, davalı tarafından da cevaben sorumluluk almamak maksadıyla altınların kendisinde olduğu gerçeğinin inkar edildiğini bu nedenle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, müvekkiline ait olan ziynet eşyasının taraflarına aynen iadesi ve teslimine, aynen iadenin mümkün olmaması halinde bedelinin yasal faizi ile ödenmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline dair karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava kişisel eşyadan kaynaklı alacak davasıdır. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davacı kadın süresinde istinaf talebinde bulunmuştur. Mahkememizce; re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan (HMK.nun 355. maddesi) inceleme sonucunda; Ziynet eşyasını evlilik münasebetiyle gelin ve damada verilen hediyelerdir. Bu bağlamda, bilezik, altın kelepçe, kolye, gerdanlık, takı seti, bileklik, saat, küpe ve yüzük gibi takılar, ziynet eşyası olarak kabul edilmektedir. Bunun yanında çeyrek altın, yarım altın, cumhuriyet altını ve reşat altını ziynet olarak değerlendirilmektedir. Kadına özgü ziynet eşyaları; eşler arasında aksine bir anlaşma veya bu konuda yerel bir âdet bulunmadıkça evlilik sırasında kim tarafından hangi eşe takılmış olursa olsun kadın eşe bağışlanmış sayılır ve artık onun kişisel malı niteliğini kazanır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki kişisel eşyanın iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın yetki yönünden reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafça temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davada, ziynet eşyalarının aynen iadesi, olmadığı takdirde bedelinin tahsili istenilmiştir. Davalı taraf, süresi içinde cevap dilekçesi vermemiş, sonradan verdiği 24.03.2016 tarihli dilekçesiyle, boşanma davasına verilen cevap dilekçesinde eşya alacağına ilişkin cevaplarınında sunulduğunu bildirerek, davanın reddini istemiştir....
davalıya geri almamak koşulu ile rızaen verdiğine dair somut bir delil olmadığı, düğünde takılan ziynet eşyasının kadına ait olduğu bir bütün olarak değerlendirildiğinde ziynet eşyasının aynen iadesine, mümkün olmadığı takdirde bedel yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kişisel eşyanın iadesi, ziynet alacağı ve tazminat ... ile ... aralarındaki kişisel eşyanın iadesi, ziynet alacağı ve tazminat davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair Göbze 1. Aile Mahkemesi'nden verilen 08.05.2013 gün ve 462/576 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili ile davalı vekili taraflarından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile Usul ve Kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4....
Davalı vekili 16.2.2007 günlü cevap dilekçesinde; belirtilen ziynet eşyalarının davacı tarafından evden ayrılmadan önce yanında götürdüğünü, kalan hiçbir ziynet eşyasının olmadığını, bu nedenle ziynet eşyalarına ilişkin davanın esastan reddine, dava dilekçesinde şahsi eşyaları ile ev ve ziynet eşyaları olarak nitelendirilen eşyaların vekil edeninin evinde olduğunu, istendiği zaman vekil edeninin bu eşyaları iadeye hazır bulunduğunu, aracın evlilik tarihinden önce alındığını, bu nedenle davacının bir katkısının bulunmadığını açıklayarak araca ilişkin davanın da reddine karar verilmesini savunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen nişan eşyasının iadesi davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davada, davalıya nişan hediyesi olarak takılan ziynet eşyalarının nişanın bozulması nedeniyle aynen iadesi, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde şimdilik 10.000 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsili talep ve dava edilmiştir. Davalı vekili, davalıya takılan ziynet eşyalarının davacıya iade edildiğini, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini dava ve talep etmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının ziynet eşya davasını ispat edemediğini, ziynet eşyası davasının reddi yerine kabulünün hatalı olduğunu, araç bedeli yönünden ise aracın davalının babası tarafından alındığını, davalının kişisel malı olduğunu belirterek, mal rejimi davasının da reddinin gerektiğini belirterek, iki dava yönünden de istinafa başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; ziynet eşyası ve mal rejiminden kaynaklı katılma alacağına (TMK 236) ilişkindir. HMK.nun 355.maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; HMK.nın 355. maddesindeki düzenleme uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda, Dava, ziynet eşyasının aynen iadesi olmadığı takdirde bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, karara karşı davalı istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Evlilik sırasında kadına takılan ziynet eşyaları kim tarafından takılmış olursa olsun ona bağışlanmış sayılır ve artık onun kişisel malı niteliğini kazanır. Bu ziynetlerin iade edilmemek üzere kocaya verildiği kanıtlanmış olmadıkça, aynen veya bedelinin iadesi esastır. Davalı-davacı (kadın) tarafından iadesi talep edilen ziynet eşyalarının davacı-davalı (koca) tarafından evlilik birliği içinde davalı-davacı kadından alınıp bozdurulduğu, ancak iade edilmediği toplanan delillerle sabittir....
Aile Mahkemesi'nin 2017/49 E. 2019/160 K. sayılı 17/04/2018 tarihli kararı ile;davacı tarafından davalı aleyhine ziynet eşyasının aynen iadesi, mümkün olmadığı takdirde bedelinin iadesi talebi ile açılan alacak davasının ispat edilememesi nedeniyle reddine, karar verilmiştir....