Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından zinaya dayalı davanın reddi, kadının davasının kabulü, tazminat, nafaka, velayet ve kişisel ilişki yönünden, davalı-karşı davacı kadın tarafından ise; kusur belirlemesi, tazminat, yoksulluk nafakasının reddi ve velayet yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, adli yardımdan yararlanması sebebiyle başlangıçta alınmayan aşağıda yazılı onama harcının ve temyiz başvuru harcının Sevim'den alınmasına, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden Fatih'e yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna 218.50...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Nafaka-Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından ortak çocuklardan ....'nin velayetinin değişikliği ve nafaka kararı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 143.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 14.06.2016 (Salı)...

      Tüm dosya kapsamı ve istinaf başvurusu birlikte değerlendirildiğinde; öncelikle davalının boşanma ve velayet kararına yönelik istinaf başvurusunda bulunmadığı; kusur tespiti, nafaka, tazminat ve kişisel ilişki süreleri yönünden istinaf başvurusunda bulunduğu anlaşılmıştır. Davacının iddia ve savunması ile toplanan delillere göre; davalının, davaya cevap vermediği ve delil bildirmediği, mahkemece, davalı erkek hakkında kabul edilen kusurlu davranışların dosya kapsamına uygun olduğu, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda davalının tam kusurlu olduğu anlaşıldığından, davalının kusur tespiti yönünden istinaf başvurusu yerinde görülmemiştir....

      Dosya içerisine alınan sosyal inceleme raporu, çocukların yaşı ve fiili ayrılık sırasında ortak çocukların anne yanında kalmaları ve anne yanında kalmak istediklerini beyan ettiği dikkate alındığında velayetin anneye verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla davalı erkeğin velayete yönelik istinaf isteminin reddine karar vermek gerekmiştir. Toplanan delillerden, davalı babanın inşaatlarda çalışıp orada uyuduğu, bu sebeple sosyal inceleme raporunda da babanın düzenli bir yaşam alanının bulunmaması nedeniyle kişisel ilişkinin yatılı kurulmamasının uygun olduğunun belirtildiği, kişisel ilişkiye yönelik her zaman dava açılabileceği dikkate alındığında mahkeme ortak çocuklar ile baba arasında yatılı kişisel ilişki kurulmamasının da usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmakla, davalı erkeğin kişisel ilişkiye yönelik istinaf taleplerinin reddine karar vermek gerekmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı anne tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı anne, davalı babanın psikiyatrik rahatsızlığı bulunduğunu, kendisine ve çevresine zarar verdiğini, çocuğa da zarar verebileceğini iddia ederek, boşanma kararı ile birlikte velayeti kendisine bırakılan ortak çocuk 02.01.2008 doğumlu... ile davalı baba arasında büyükbaba refakatinde kurulan kişisel ilişkinin değiştirilerek, uzman ve polis fefakatinde baba ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulmasını talep etmiş, mahkemece; " babanın hastalığının kısmen iyileşmesi ile kişisel ilişkiye dair düzenlemenin temyizden feragat edilerek kesinleştiği" gerekçesiyle kişisel ilişkinin üçüncü kişi refakatinde yapılmasına dair kısmın hükümden çıkartılması suretiyle...

        doğrultusunda kaldırılması, istinaf talepleri doğrultusunda maddi ve manevi tazminat, nafaka ve kişisel ilişki tesisi yönünden hüküm istemiyle istinaf kanun yolu başvurusunda bulunmuştur....

        Günü akşam saat 18:00' ye kadar görüşebilmelerine, " şeklinde kişisel ilişki kurulmuş olup, her ayın pazar günü ibaresinden her pazar olduğu ve yatısız kişisel ilişki düzenlendiği anlaşılmaktadır. Çocuk ile baba arasında yatısız kişisel ilişki kurulmasının gerekçesi yazılmadığı gibi, dosya kapsamına göre çocuk ile baba arasında yatısız kişisel ilişki kurulmasını gerektirir bir sebebe de rastlanmamıştır. Kişisel ilişki düzenlenirken çocuğun yaşı, ana ve babalık duygusunun tatmini, çocukların yüksek yararı birlikte değerlendirilerek, çocukların kişisel gelişimine en uygun düzenleme tercih edilmelidir. Mahkemece, velayet hakkı davacı anneye bırakılan ortak çocuk ile davalı baba arasında, babalık duygularını tatmin edecek ve bu hakkın rahatça kullanılmasına engel olmayacak ve yatılı olacak şekilde, daha uygun süreli kişisel ilişki kurulması gerekirken, yazılı olduğu gibi yetersiz şekilde kişisel ilişki kurulması doğru olmamıştır....

        annenin çocukları, baba, babaanne ve dedeleri ile görüştürmediğini, ortak velayet olmasına rağmen babadan habersiz Bolu iline okula yazdırdığını, davacının çocukları için endişe ettiğini, çocukların şehir dışında yaşadıkları hayat ve çevrenin çok doğal bir sonucu olarak fiziksel ve ruhsal gelişimlerinin sekteye uğrama ihtimalinin oldukça yüksek olduğunu belirterek müşterek çocukların velayetinin müvekkili babaya verilmesine, aksi durumda ise kişisel ilişkinin açıkça sağlanmasına, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

          Kabule göre; Mahkemece ortak çocuklar ile baba arasında " her ayın birinci ve üçüncü haftası Cumartesi günleri saat 09:00'dan Pazar günü akşam saat 17:00'a kadar, dini bayramların ikinci günlerinde saat 09:00- 17:00 arası ve her yılın 1- 15 Temmuz tarihleri" arasında kişisel ilişki kurulmasına karar verildiği, ancak infazı kabil olmayacak şekilde Temmuz ayında kurulan kişisel ilişkinin başlangıç ve bitiş saatlerinin gösterilmediği, ayrıca baba ile çocuk arasındaki bağın güçlenmesi ve babalık duygularının tatmini açısından da sömestr tatilinde de uygun süreli kişisel ilişki kurulması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir....

          Dosya kapsamından; müşterek çocuğun 2016 doğumlu olduğu, halen anneyle birlikte yaşadığı, ilk derece mahkemesince aldırılan ve hükme esas alınabilir nitelikteki 20/02/2019 ve 16/02/2022 tarihli uzman raporları ile velayetin anneye verilmesi ve baba ile düzenli kişisel ilişki kurulmasının uygun olduğunun rapor edildiği, çocuğun anne yanında kalmasının bedeni, fikri, ahlaki gelişimine engel olacağı yönünde bir delil bulunmadığı, çocuğun üstün yararı gereğince velayetinin anneye verilmesi gerektiği, ilk derece mahkemesince bu hususta verilen kararın isabetli olduğu, yine velayet kendisine verilmeyen baba ile müşterek çocuk arasında kurulan kişisel ilişkinin uygun olduğu anlaşılmıştır....

          UYAP Entegrasyonu