Mahkememizce savunma alınıp, yayın içeriklerinin incelenmesinden sonra elde edilecek deliller üzerine, talep edilmesi halinde her zaman ihtiyati tedbir hakkında yeniden karar verilebilir. Dosyanın bulunduğu aşama itibariyle davalının eylemlerinin haksız rekabet teşkil ettiğinin yaklaşık ispat ölçüsünde kanıtlanmadığından ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki karar kılınmıştır." gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin reddine, karar vermiştir.Bu ara karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur....
Mahkememizce savunma alınıp, yayın içeriklerinin incelenmesinden sonra elde edilecek deliller üzerine, talep edilmesi halinde her zaman ihtiyati tedbir hakkında yeniden karar verilebilir. Dosyanın bulunduğu aşama itibariyle davalının eylemlerinin haksız rekabet teşkil ettiğinin yaklaşık ispat ölçüsünde kanıtlanmadığından ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki karar kılınmıştır." gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin reddine, karar vermiştir. Bu ara karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur....
Anonim Şirketi'nin 19/06/2019 tarih, 2019/7 numaralı yönetim kurulu kararının hükümsüzlüğünün tespit edilmesi ile davada nihai karar verilinceye kadar ilgili yönetim kurulu kararının icrasının durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; HMK'nın 389. maddesindeki şartların mevcut olması ve talep halinde ihtiyati tedbire karar verilmesi gerektiği, mahkemece asıl uyuşmazlığı çözecek nitelikte ihtiyati tedbir kararı verilmesine hukuken imkan bulunmadığı gibi taraflar arasındaki uyuşmazlığın yargılamayı gerektirdiğinden ve talebin kabulü halinde yargılamanın sonunda elde edilecek halin ihtiyati tedbir ile istenemeyeceği gerekçesiyle ihtiyati tedbir isteminin bu aşamada reddine karar verilmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati tedbir talep eden vekili istinaf dilekçesinde özetle; karşı taraf beyanlarının müvekkili açısından kişilik haklarına doğrudan saldırı teşkil eder ithamlar içerdiğini, müvekkili şirketi kamuoyu önünde hukuka aykırı hareket eden, kamu güvenliğini düşünmeyen, hukuku dolanarak kendine menfaat sağlamak amacı güden bir şirket gibi göstermeye çalışarak kötülemeye çalışıldığını, karşı tarafın kişilik hakkına tecavüz teşkil eden bu fiillerinin önlenmesi ve durdurulması amacıyla halihazdırda görülmekte olan dosya nezdinde ihtiyati tedbir talep edilmesinin müvekkili açısından zorunlu hale geldiğini, ancak yerel mahkeme tarafından usul ve Yasaya aykırı bir şekilde ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verildiğini, belirtilen sebepler neticesinde yerel mahkemece verilen tedbir talebinin reddine ilişkin kararın kaldırılmasını ve kendileri tarafından sunulan istinaf dilekçesinde yazılı bulunan URL adreslerinde yer alan haber yayınına tedbiren erişimin engellenmesi...
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/12/2020 NUMARASI : 2019/781 ESAS, 2020/502 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat KARAR : İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; imtiyaz sahibi davalı Ali Rıza Yıldız olan http://www.flashaber.com.tr isimli internet sitesinde yazılar yazan davalı T3 köşesinde yazdığı 30.09.2019 tarihli yazısında "siyasetin maskelerini düşürmeye devam"linki ile müvekkilinin kişilik haklarına saldırıda bulunulduğunu, yine FETÖ'cülükle suçlamada bulunulduğunu, küçük düşürücü, onur kırıcı söylemler olduğunu, şeref ve haysiyetine karşı saldırıda bulunulduğunu belirterek kişilik haklarına saldırının önlenmesine ve 30.000TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, yazı ve haberin yayınlanmasının durdurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Mahkemece, ''Davacı vekili, davalının 24/02/2014 ve 25/02/2014 tarihlerinde binlerce kişinin cep telefonlarına ve e-mail adreslerine "Çorum Belediyesi aleyhine televizyonunda iftira kapmanyası yürüten (ÇRT) T1 hakkında tehdit ve şantaj yaparak belediyeden para sızdırmaya çalışmak iddiasıyla 3 yıl hapis istemli ceza davası açıldı" şeklinde mesaj gönderdiğini, Çorum 2.Asliye Ceza Mahkemesinde 2014/38 T1 hakkında açılan kamu davasının bahane edildiğini belirterek, davacıların kişilik haklarına saldırının hukuka aykırılığının tespitini, kişilik haklarına yapılan hukuka aykırı saldırının haksızlığının cep telefonlarına veya e-mail adreslerine mesaj gönderilen üçüncü kişilere mesaj gönderilmek suretiyle bildirilmesine, Çorum'da yayın yapan yerel gazetelerde yayımlanmasına, her bir davacı lehine 10.000,00 TL olmak üzere toplam 20.000,00 TL manevi tazminata hükmedilesine karar verilmesini, talep etmiştir. Çorum 2....
DAVALI CEVABININ ÖZETİ: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; İhtiyati tedbir şartları oluşmamış olduğunu, ihtiyati tedbir kararının reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi hukuka aykırı olduğunu, tedbir talep eden tarafın haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorunda olduğunu düzenlendiğini, somut olayda yaklaşık ispat koşulu dahi gerçekleşmediğini, dava konusu yapılan haberde bahsi edilen olayın verme hakkının sınırları içerisinde kalınarak hukuka uygun yayın yapıldığını, yayınlanan haberin haber niteliğinde olduğu ve sorumlu gazetecilik anlayışı içerisinde kaldığını, dava konusu yapılan haber bir bütün olarak incelendiğinde baştan sona objektif olduğu, haber verme ve kamuyu aydınlatma niteliği taşıdığı, davacıların kişilik haklarına zarar vermeye ve onları kamuoyu önünde küçük düşürmeye yönelik herhangi bir kasıtla hareket edilmediğinin de anlaşılacağını, ihtiyati tedbir talebinin kabulüne ilişkin kararının kaldırılarak ihtiyati tedbir talebinin reddine karar...
DAVALI CEVABININ ÖZETİ: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; İhtiyati tedbir şartları oluşmamış olduğunu, ihtiyati tedbir kararının reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi hukuka aykırı olduğunu, tedbir talep eden tarafın haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorunda olduğunu düzenlendiğini, somut olayda yaklaşık ispat koşulu dahi gerçekleşmediğini, dava konusu yapılan haberde bahsi edilen olayın verme hakkının sınırları içerisinde kalınarak hukuka uygun yayın yapıldığını, yayınlanan haberin haber niteliğinde olduğu ve sorumlu gazetecilik anlayışı içerisinde kaldığını, dava konusu yapılan haber bir bütün olarak incelendiğinde baştan sona objektif olduğu, haber verme ve kamuyu aydınlatma niteliği taşıdığı, davacıların kişilik haklarına zarar vermeye ve onları kamuoyu önünde küçük düşürmeye yönelik herhangi bir kasıtla hareket edilmediğinin de anlaşılacağını, ihtiyati tedbir talebinin kabulüne ilişkin kararının kaldırılarak ihtiyati tedbir talebinin reddine karar...
Ne var ki, anılan madde hükmüne göre manevi tazminat isteğinin kabul edilebilmesi için, diğer koşulların yanında kişilik haklarına, hukuka aykırı şekilde haksız bir saldırının varlığı da aranmaktadır. Somut olayda, davacının kişilik haklarına, hukuka aykırı şekilde haksız bir saldırının varlığı ispat edilememiştir. O halde mahkemece, manevi tazminat koşullarının oluşmadığı gözetilerek, bu talebin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacının tüm, davalının sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün davalı yararına BOZULMASINA, 990,00 TL duruşma avukatlık parasının davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, peşin alınan 252,30 TL. harcının davacıya, 167,30 TL peşin harcın davalıya istek halinde iadesine, 24.09.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm tedbir nafakası ve manevi tazminat yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Tarafların tesbit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, paranın alım gücüne, kişilik haklarına, özellikle aile bütünlüğüne yapılan saldırının ağırlığına, manevi tazminat isteyenin boşanmaya yol açan olaylarda ağır ya da eşit kusurlu olmadığı anlaşılmasına nazaran * davacı koca yararına takdir edilen manevi tazminat azdır. * Türk Medeni Kanununun 4.maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile, Borçlar Kanununun 44. ve 49. maddeleri nazara alınarak daha uygun miktarda manevi tazminat (TMK.174/2) takdiri gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir. 2-Toplanan delillerden ve mahkemenin de kabulünde olduğu gibi davalının bir başka erkekle yaşadığı anlaşılmaktadır...