İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2017/1057 Esas sayılı dosyasında açlan kıymet takdirine itiraz davasının red olduğundan bahisle dava reddedilmişse de, Büyükçekmece 2....
İstinaf dilekçesinde, kıymet takdirine itiraz davasında verilen kararının tebliği beklenmeden satış yapıldığı ileri sürülmüş ise de, davacının açtığı kıymet takdirine itiraz davasında davanın kabulüne karar verilerek, taşınmazın değerinin 257.000,00 TL olarak belirlendiği, icra müdürlüğünce de satışa esas muhammen bedel olarak iş bu kararın esas alındığı, bu yönüyle bir usulsüzlüğün söz konusu olmadığı, kıymet takdirine itiraz davalarında verilen kararın kesin olması sebebiyle gerekçeli kararın taraflara tebliğ edilmemiş olmasının sonuca bir etkisinin bulunmadığı da göz önüne alındığında, bu hususun fesih sebebi olmadığı anlaşılmıştır....
Somut olayda; şikayet konu taşınmazların kıymet takdiri işleminin icra müdürlüğünce 19/09/2019 tarihinde yapıldığı, davacının ve diğer takip borçlusunun taşınmazların değerinin daha yüksek olduğundan bahisle kıymet takdirine itiraz etmeleri üzerine İstanbul Anadolu 9. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 17/09/2020 tarihli, 2019/848 esas ve 2020/334 karar sayılı kararı ile kıymet takdirine itirazın kısmen kabulüne, Sancaktepe'de bulunan taşınmazlar ve Pendik'de bulunan taşınmaz yönünden kıymet takdirine itirazın reddine, Çekmeköy'de bulunan taşınmaz yönünden kıymet takdirine itirazın kabulüne, bu taşınmazla ilgili mahkemece alınan 26/02/2020 tarihli raporun esas alınmasına karar vermiştir....
Aynı maddenin son fıkrasına göre kıymet takdirine karşı yapılan şikayet hakkındaki icra mahkemesi kararı kesin olup temyiz edilemez. Kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde icra mahkemesi kararının, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkündür. Ancak, kıymet takdirine süresinde itiraz etmeyerek yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirine ilişkin hususları ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremezler. Kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde icra mahkemesi kararının, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkündür....
İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/439 Esas sayılı dosyasında kıymet takdirine itiraz edildiği ve mahkeme tarafından taşınmazın kıymet takdiri usulüne uygun yapıldığından davanın reddine karar verildiği, bu nedenle ihalenin feshi davası sırasında taşınmazın değeri ile ilgili olarak yapılan itirazın ihalenin feshi nedeni olarak görülmediği, kıymet takdirine itiraz davası borçlu vekili tarafından açılmış olduğundan icra dosyasında satış ilanı tebliğinin borçlu vekiline yapılmasının usul ve yasaya uygun olduğu, ayrıca taşınmazın muhammen bedelinin çok üzerinde bir fiyatla satıldığı, resen ihalenin feshini gerektirecek herhangi bir usulsüzlük bulunamadığı gerekçeleri ile davanın reddine, davacı tarafın ihale bedelinin %10'u oranında para cezasına mahkumiyetine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde borçlu vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B....
Kıymet takdiri kesinleşmeden satış yapıldığı iddia olunduğuna ve kıymet taktirine itiraz dosyası da belirlendiğine göre, kıymet taktirinin kesinleşip kesinleşmediğinin tesbiti için ilgili dosyasının incelenmesi, kıymet takdirine itiraz üzerine verilecek karara göre ihalenin feshi isteminin değerlendirilmesi gerekirken belirtilen hususlar gözardı edilerek eksik inceleme ile yazılı şekilde sonuca gidilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece istihkak iddiası ve kıymet takdirine yönelik itiraz bakımından davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı üçüncü kişi vekilinin kıymet takdirine itiraz yönünden verilen karara ilişkin temyiz talebinin incelenmesinde; icra mahkemesi kararlarından hangilerinin temyiz olunabileceği özel hükümlerle ve genel olarak da İİK’nun 363. maddesinde birer birer açıklanıp gösterilmiştir. Bunların dışında kalan Mahkeme kararları kesindir. Yargıtay’ca incelenmesi istenen kararda davanın konusu istihkak istemlerine yönelik olmayıp, istemler kıymet takdirine itiraz ve muhafaza altına alma işlemine yönelik şikâyet başvurusu niteliğinde olup, bu talepleri çözüme bağlayan kararlar anılan maddelerde gösterilen kararlar arasına girmemekte ve bu doğrultuda kesin nitelikte bulunmaktadır....
Somut olayda, şikayetçi vekilinin başvurusu, “kıymet takdirine itiraz” hakkında olmayıp, ihalenin feshi istemine ilişkindir. Şikayete konu ihalenin 03.06.2015 tarihinde gerçekleştirildiği, şikayetin ise 08.06.2015 tarihinde yapıldığı, bu hali ile ihalenin feshi isteminin İİK'nun 134/2. maddesinde öngörülen yasal yedi günlük sürede olduğu görülmektedir. O halde, mahkemece, ihalenin feshi isteminin esasının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, şikayetçinin isteminin, kıymet takdirine itiraz olarak değerlendirilmek sureti ile süresi içinde açılmayan kıymet takdirine itiraz davasının süreden reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Şikayetçinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Köyü 114 Ada, 1 Parselde kayıtlı fabrika binası ve arsası niteliğindeki taşınmazın icra müdürlüğünce 10.4.2007 tarihinde yapılan kıymet takdirine itiraz sonrasında alınan 08.10.2007 tarihli bilirkişi raporunda toplam değerinin 9.940.918,00 TL olarak belirtildiği, ... İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2007/40 Esas sayılı dosyası ile söz konusu rapor hükme esas alınarak kıymet takdirine ilişkin şikayetin kabulüne karar verildiği görülmektedir. Bu aşamadan sonra, icra müdürlüğünce yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılmış ve düzenlenen bilirkişi raporunda, taşınmazın toplam değerinin 5.643.715,00 TL olarak belirlendiği; sözü edilen bu ikinci kıymet takdirine de itiraz edildiği; ......
Kıymet takdirine ilişkin rapor, borçluya, haciz koydurmuş alacaklılara ve diğer ipotekli alacaklılara tebligatın yapıldığı icra dosyasındaki, ayrıca bildirilmiş bulunması hali müstesna olmak üzere, tapudaki mevcut adresleri esas alınmak suretiyle tebliğ edilir. İİK'nun 128/a maddesine göre ise; kıymet takdirinin tebliğ edildiği ilgililer, raporun tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra dairesinin kıymet takdiri işlemine karşı şikayet yolu ile icra mahkemesine başvurarak düzenlenen raporun gerçeği yansıtmadığını ileri sürebilirler. Kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde, icra mahkemesi kararının, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkündür. Ancak, kıymet takdirine süresinde itiraz etmeyerek yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirine ilişkin hususları ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremezler....