Davalı taraf kira ilişkisine karşı koymayıp, kiralananı tahliye ettiklerini savunduğuna göre kiralananın usulüne uygun olarak tahliye ve anahtarın davacıya teslim edildiğini kanıtlamakla yükümlüdür. Kiralananın anahtarı yasal olarak teslim edilmedikçe kiralananın kiracının kullanımında olduğunun kabulü gerekir. Davalı taraf sözleşme ilişkisinin varlığını kabul etmekte ise de, kiralananın teslim edildiğini yazılı belge ile kanıtlayamamıştır. Ancak dava dilekçesinde yemin deliline de dayanmışlardır. Bu durumda mahkemece davalılara tahliye tarihi konusunda davacıya yemin teklif etme haklarının bulunduğu hatırlatılarak öncelikle kiralananın hangi tarihde tahliye ve teslim edildiği açıklığa kavuşturulmalıdır. Öte yandan davalılar aylık kira miktarına da karşı çıktıklarından, davacı aylık kiranın 500 TL olduğunu yazılı belge ile kanıtlamak zorundadır. Davacı aylık kira bedelini yazılı belge ile kanıtlayamamıştır....
Her ne kadar mahkemece mahallinde keşif yapılarak bilirkişi raporu alınmış ise de; dosya kapsamından kiralananın galip vasfı anlaşılamamaktadır. Genel Hükümlere tabi kira sözleşmesinde kira süresinin sona ermesi halinde sözleşme süresi belirsiz hale gelir. Taşınmaz ve taşınır yapı kiralarıyla ilgili belirsiz süreli kira sözleşmelerinde feshi ihbar süresi Türk Borçlar Kanun'unun 329.maddesi hükmüne göre belirlenir. Kiralananın Konut ve Çatılı İşyerleri Kirasına tabi olması halinde ise; TBK'un 350. maddesine göre kira süresi kendiliğinden bir yıl daha uzar ve dava açma süresi kira bitiminden itibaren bir aylık süreye tabi olur....
Dava, kira alacağının tahsili ve tahliye istemi ile yapılan icra takibine vaki itirazın iptali ve kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece itirazın iptali isteminin kısmen kabulüne ve kiralananın tahliyesine karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı alacaklı 18/11/2011 tarihli takip ile ödenmediği iddiasında bulunduğu 15.000 TL kira alacağının davalıdan tahsilini istemiştir.Ödeme emrinin tebliği üzerine davalı borçlunun süresinde verdiği dilekçe ile takibe itiraz etmesi nedeni ile İİK.'nun 66. maddesi gereği takip durmuştur. Davacı alacaklı, bu durum karşısında dilerse İ.İ.K.'...
Davacı vekili, davalının davacıya ait taşınmazda kiracı olduğunu, sözleşmede kiralananın konut olarak kullanılmak üzere kiraya verildiğinin belirtildiğini, davalının kiralananı ses kayıt cihazları ile donatarak kayıt stüdyosu olarak kullandığının mahkemece yapılan tespit keşfi ile belirlendiğini, 6098 sayılı Borçlar Kanunu'nun 316. maddesine göre sözleşmeyi feshettiğini belirterek tahliyeye karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacının baştan beri kiralananın işyeri olarak kullanıldığını bildiğini, ihtar çekmeden dava açılamayacağını, cevabi ihtarname ile süre sonunda sözleşmeyi yenilemeyeceklerini belirttiklerinden davanın açılmasında hukuki yarar bulunmadığını, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kiralananın tahliyesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar, dahili davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık, akde aykırılık nedeniyle kiralananın tahliyesi ve 10.000 TL tazminatın tahsiline ilişkindir....
Kiralananın davalı kiracıya teslim edildiği, halen onun tarafından plastik doğrama imalat işinin irtibat ofisi ve teşhir yeri olarak kullanıldığı, kira sözleşmesinin 11.maddesinde sözü edilen sundurmanın ise kiralananın bitişiğinde bulunan ve üçüncü kişiye kiraya verilen bir pastanenin önünde bulunduğu ve o kiracı tarafından kaldırılmadığı uyuşmazlık konusu değildir. Kira sözleşmesi karşılıklı edimleri içeren bir sözleşmedir. Bu sözleşme ile kiralayan kiralanan şeyin kullanılmasını veya ondan yararlanmasını kiracıya bırakmak, kiracı da buna karşılık kiralayana bir bedel ödemek yükümlülüğündedir....
Davalı vekili, davanın süresinde açılmadığını, dava açılmadan önce onaylı bir proje bulunmadığını, davadan sonra alınan projenin iptali için İdare Mahkemesinde dava açıldığını, bu davanın bekletici mesele yapılması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. 6570 Sayılı Gayrimenkul Kiraları Hakkında Kanun’un 7 / ç maddesi hükmü gereğince yeniden inşaat sebebiyle kiralananın tahliyesine karar verilebilmesi için, kiralananın bulunduğu yerde yapılacağı iddia olunan yeni binanın avan ya da uygulama projesinin ilgili belediyece onanmış aslı ya da suretinin sunulması ve projenin uygulanabilmesi için kiralananın boşaltılıp yıkılması gerektiğinin uzman bilirkişi raporu ile saptanması gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki kiralananın tahliyesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacılar, davalının kiracı olduğu taşınmazın konut olarak kullanılmak amacı ile 25.08.2015 tarihinde satın aldıklarını, 21.09.2015 tarihli ihtarname ile kira dönemi sonunda kiralananın tahliye edilmesinin davalıya bildirildiğini belirterek kiralananın tahliyesine karar verilmesini talep etmişlerdir. Davalı, davanın reddini istemiştir....
Kiralananın davalı tarafından bırakılıp gidilmesi, tek taraflı bir işlemle kiralananın terk edilmesi kiralananın yasal teslimi şeklinde kabul edilemez. Kiralananın anahtarının usulüne uygun şekilde kiralayan davacıya teslim edildiğini kanıtlama yükümlülüğü davalı kiracıya aittir. Bu da tevdi mahalli tayini veya notere anahtarın teslimi ile olur. Kiralananı tahliye ettiğini ileri süren davalı, anahtarı kiralayana teslim ettiğini kanıtlayamamıştır. Kiralananın anahtarı teslim edilmediği müddetçe kiracının kira sözleşmesinden doğan yükümlülükleri devam eder. Davalı kiracının anahtarı usulüne uygun şekilde kiralayan davacıya teslim ettiği yazılı delille kanıtlayamadığı gözönüne alınarak davalının kiralanandan tahliyesine ve davalının kısmi itirazının tümden kaldırılmasına karar vermek gerekirken yazılı gerekçe ile tahliye konusunda karar verilmesine yer olmadığına ve Eylül,Ekim 2010 aylarına ilişkin 800 TL. üzerinden itirazın kaldırılmasına karar verilmesi isabetsizdir....
Dava iki haklı ihtar sebebiyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece İ.İ.K'nun 269/a maddesi gereğince kiralananın tahliyesine karar verilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı dava dilikçesinde davalı aleyhine başlatılan iki ayrı icra takibinden söz ederek, 26/06/2015 tarihinde biten kira döneminde, kira bedellerinin ödenmemesi sebebiyle iki haklı ihtar nedeniyle davalının kiralanandan tahliyesini talep etmiştir. Davalı ödeme sebebiyle davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, dava dilekçesinde davaya dayanak yapılan ... Batı .... İcra ... Müdürlüğünün 32015/23783 takip sayılı dosya içeriğine göre kesinleşen icra takibi sebebiyle, borcun ödenmediğinden bahisle kiralananın tahliyesine karar verilmiştir. Davacının talebi Türk Borçlar Kanununun 352/... maddesi gereğince iki haklı ihtar sebebiyle kiralananın tahliyesi istemidir. Bu talep özel yetkili icra mahkemesinde değil Sulh ... mahkemesinde açılıp, yürütülmesi gereken dava çeşididir....