Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Şti. adına tescilli olan 35 ZD 509 ve 35 ZD 970 plakalı çekiciler ile 35 ZD 503 ve 35 ZD 578 plaka numaralı römorklerin zilyedi olduğunu, anılan araçların aylık ödenecek ücret karşılığında park sahasında muhafazası için davalı şirketle anlaşıldığını, araçların 30.06.2011 tarihinde tır parkına sağlam ve çalışır vaziyette teslim edildiğini, aylık muhafaza ücretinin düzenli olarak ödendiğini, müvekkili şirket yetkilisi Reşat Çakar'ın araçları kontrol etmek ve çekicilerin motorlarını çalıştırmak için 04.07.2013 günü tır parkına gittiğinde araçların hasara uğramış olduğunu tespit ettiğini, bu hususta tır parkı yetkilisi ile birlikte tutanak düzenlendiğini, araçların çalışır vaziyette olacağı ve zararın ödeneceği taahhüdüne istinaden yasal yollara başvurulmadığını, 23.08.2014 tarihinde yine kontrol için tır parkına gidildiğinde ise araçların çalışır durumda olmadıklarının ve hasara uğratıldıklarının görüldüğünü, bu durumun kolluk kuvvetlerine bildirilerek tutanak düzenlendiğini, davalının sözleşme...

    Dava dilekçesinde, davacının davalıya 3 adet araç kiraladığı, davalı tarafından kiralanan araçların kira bedellerinin, bu araçlarda oluşan hasar bedellerinin, OGS ve trafik cezası bedellerinin ödenmediği iddia edilmiştir. İcra takibine dayanak hasar bedelleri ve OGS kullanımının kiralanan araçlara ilişkin olduğu görülmektedir. Buradan hareketle, hasar bedellerine ve OGS kullanımına ilişkin istemlerin davalı tarafından kiralandığı iddia olunan araçların kullanımlarına ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Artık bu noktada taraflar arasındaki uyuşmazlığın taraflar arasında kira ilişkisi olduğu iddiasına dayandığı sonucuna varılmaktadır. Bu durumda taraflar arasındaki uyuşmazlık noktasında Mahkememizin görevli olup olmadığı hususunda değerlendirme yapmak gerekecektir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkindir. HMK m.114/1-c gereğince görev dava şartı olup HMK'nin 115/1 uyarınca taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilmelidir....

      Davacı, sözleşmenin yenilenmiş olmasına rağmen davalı tarafça herhangi bir bildirim yapılmadan taşınmazın 09.07.2012 tarihinde tahliye edilerek anahtarların teslim edildiğini belirtilerek alacak ve tazminat talebinde bulunmuş, davalı ise tarihsiz, ‘İbraname ve Kiralanan Taşınmazın Teslimi’ başlıklı, tarafların imzası bulunan sözleşme sunarak davacı ile sulh olduklarını bildirmiştir....

        gerçekleşmemesi halinde daha önce ithal edilmiş bulunan araçlarla asıl amaca ulaşılmasının mümkün olmadığı, yasada sayılan tadil, onarım, bakım ile bu işlemlerde kullanılacak olan malzeme ve hizmet ithalinin birlikte değerlendirilmesi gerektiği, bu bakımdan yükümlü kurum tarafından deniz taşıma araçlarının tadili ve onarımında kullanılacak malzemelerin ithal edilmesinde de istisna hükümlerinin uygulanması gerekeceğinden yükümlü kurumdan katma değer vergisi tahsil edilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle ret ve iadesi yolundaki ....Vergi Mahkemesinin ... gün ve ... sayılı kararının, 3065 sayılı Kanunun 13/a maddesinde tanınan istisnaların mükelleflerin işletmelerinde kullanacakları deniz, hava ve demiryolu taşıma araçları, yüzer tesis ve araçların teslimi ile yine mükelleflerce işletmelerinde kullanılan bu araçların tadili, onarımı ve bakımı şeklinde ortaya çıkan hizmetleri kapsadığı bu durumda araçların teslimi ile tadili, onarımı ve bakıı şeklinde ortaya çıkan hizmetler katma değer...

          Davacı, borcundan dolayı davalı tarafından yapılan icra takibi sırasında veteriner kliniğinde haciz işlemi yapıldığını, mesleki olarak lüzumlu ve haczi caiz olmayan tibbi cihazların haczedilerek muhafaza altına alınması nedeniyle zarara uğradığını belirterek, maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı, alacağını tahsil için icra takibi yaptığını, davacının borcunu ödememesi üzerine işyerinde haciz uygulandığını, mahcuzların muhafaza altına alınması ve yediemin deposuna teslimi görevinin icra memurlarının görevinde olması nedeniyle kendisinin sorumlu tutulamayacağını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur....

            İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Davacı ile davalı arasında şoförlü araç kiralama sözleşmesi yapıldığı, sözleşme süresinin bir ay olduğu, davacının bir aylık ücretin ödenmediği gerekçesiyle takip başlattığı, davalının ise araçların süresinde teslim edilmediği gerekçesiyle takibe ve davaya itiraz ettiği anlaşılmıştır. Taraflar arasındaki sözleşmede arıza durumu hariç kiralanan araçların çalışmaması halinde dahi ücretin ödenmesi gerektiğinin hükme bağlanmıştır. Araçların kiracıya teslimi ile ilgili sözleşmede hüküm bulunmadığı, sözleşme tarihi ile kiranın başlangıcı tarihinin aynı olduğu dikkate alındığında sözleşme konusu araçların, sözleşmenin imzalanması ile davalıya teslim edildiğinin kabulü gerekmektedir....

            İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Davacı ile davalı arasında şoförlü araç kiralama sözleşmesi yapıldığı, sözleşme süresinin bir ay olduğu, davacının bir aylık ücretin ödenmediği gerekçesiyle takip başlattığı, davalının ise araçların süresinde teslim edilmediği gerekçesiyle takibe ve davaya itiraz ettiği anlaşılmıştır. Taraflar arasındaki sözleşmede arıza durumu hariç kiralanan araçların çalışmaması halinde dahi ücretin ödenmesi gerektiğinin hükme bağlanmıştır. Araçların kiracıya teslimi ile ilgili sözleşmede hüküm bulunmadığı, sözleşme tarihi ile kiranın başlangıcı tarihinin aynı olduğu dikkate alındığında sözleşme konusu araçların, sözleşmenin imzalanması ile davalıya teslim edildiğinin kabulü gerekmektedir....

            Dairesince davalının temyizi üzerine “Takibe dayanak yapılan ve hükme esas alınan 07/01/2010 başlangıç tarihli ve 48 ay süreli filo yönetimi hizmet sözleşmesi konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmede aylık kira bedelinin ....050TL+KDV olduğu ve sözleşmenin imzalanmasıyla ayın sonunda kesilen faturaya müteakip her ayın .... haftasında ödeneceği kararlaştırılmıştır. Sözleşmenin hususi şartlarının .../c maddesinde “Taraflar iş bu sözleşmeyi 30 gün önceden yazılı olarak fesih bildiriminde bulunması halinde ve altı aylık kira bedeli+ KDV tazminat ödemek koşulu ile fesih edebilirler.” hükmü kararlaştırılmıştır. Kira akdi kullandırma akitlerinden olup bununla kiraya veren, ücret karşılığı bir şeyin kullanımını kiracıya terk etmek durumundadır. Musakkaf taşınmazlar, otomobiller, kilitli dolaplar gibi şeylerin teslimi, anahtar teslimi suretiyle olur. Anahtar teslimi ile birlikte kiralanan üzerindeki tasarruf hakkı teslim alana geçer....

              Derdest davada, takibe konu ticari ilişkiye kiralanan araçların kira bedellerine ilişkindir....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan davanın reddine ilişkin hüküm katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Sanıklar ile katılan arasında 5 adet motorlu kara nakil aracının kiralanmasına ilişkin yapılan sözleşmeye aykırı şekilde araçların kira borçlarının ödenmediği, katılan şirket tarafından sözleşmenin feshedildiği ve araçların istendiği ancak sanıklar tarafından kiralanan 5 araç içerisinden 3 aracın teslim edilmediği olayda, mahkemece hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan verilen 27/04/2010 tarihli beraat hükmünün bozulması üzerine yapılan yargılama sonucu aynı fiil nedeniyle, aynı sanıklar hakkında aynı suç tarihi ile ilgili .........

                  UYAP Entegrasyonu