Uyuşamazlık, temerrüt ve iki haklı ihtar sebebiyle kiralananın tahliyesine ilişkindir. Mahkemece, istemin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, davalının, müvekkili ile düzenlenmiş sözleşme gereğince kiracı olduğunu, ödenmeyen kira bedellerinin tahsili için davalı hakkında T...... 2. İcra Müdürlüğü’nün 2008/5348 esas sayılı ve T........ 3. İcra Müdürlüğü’nün 2008/9720 esas sayılı takip dosyaları ile tahliye istemli icra takibi başlattığını, davalının yasal sürede kira borcunu ödemediğini iddia ile temerrüt ve iki haklı ihtar nedeniyle kiralananın tahliyesine karar verilmesini istemiştir....
Bu durumda kiralananın teslim edilmediğini veya usulüne uygun olarak tahliye edildiğini ispat külfeti davalı kiracı tarafta olup, davalı kiracı kiralananın kendisine teslim edilmediği iddiasını aynı kuvvette kesin delille kanıtlamak zorundadır. Davalı tarafça kiralananın teslim edilmediği ya da takibe konu kira borçlarının ödendiği yazılı delillerle kanıtlanamamıştır. Bu durumda mahkemece davalıların itirazının kaldırılması ve tahliyeye karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi doğru değildir....
Davacı vekili, dava dilekçesinde 25/09/2004 başlangıç tarihli ve 2 yıl süreli sözleşme ile kiracı olan davalının 12/10/2004 tarihli tahliye taahhütnamesinde kiralananı 24/09/2006 tarihinden tahliye edeceğini taahhüt etmesine rağmen bu tarihte kiralananın tahliye edilmediğini ve kiralananı kullanmaya devam ettiğini ve hakkında yapılan icra takibi üzerine gönderilen tahliye emrine itirazı üzerine açılan itirazın iptali ve tahliye davası sonucunda kiralananın tahliyesine karar verildiğini ve kiralananın 03/06/2008 tarihinde teslim edildiğini, tahliye taahhüdünde belirtilen tahliye tarihi ile kiralananın tahliye edildiği tarihe kadar olan 1 yıl 9 aylık sürede davalının fuzuli işgalde bulunduğunu belirterek 24/09/2006-03/06/2008 dönemi için 6000 TL ecrimisil, bu süreye ait yakıt bedeli 520 TL, çevre temizlik vergisi 114,20 TL ile su tüketim bedeli 34,20 TL olmak üzere toplam 6668,40 TL nin davalıdan tahsilini istemiştir....
Dava, itirazın kaldırılması ve temerrüt nedeni ile kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne, itirazın kaldırılmasına, takibin devamına, % 40 icra tazminatının alınmasına, temerrüt nedeni ile kiralananın tahliyesine karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında kira alacağının tahsili amacıyla tahliye istekli olarak başlatılan icra takibine davalı borçlunun yasal süresinde itiraz etmesi nedeni ile davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması takibin devamı ve tahliye isteğinde bulunmuştur. Mahkemece istemin kabulüne, takibin devamına ve kiralananın tahliyesine karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Bilirkişinin belirlediği masraflar fırın ve unlu mamüller imalat ve satış yeri olarak kullanılmak üzere yapılan imalat bedellerinin lüks masraflar düşüldükten sonra diğer faydalı ve zorunlu masraflar olduğu belirtilmiş, olup söz konusu masraflar kiralananın fırın ve unlu mamüller imalat ve satış yeri olarak kullanılmak amacıyla yapılan masrafların tamamına yöneliktir. Ne var ki kiralananın unlu mamüller imalat ve satış yeri olarak kullanılmasına yasal engel yok ise de, ekmek fırını olarak kullanılamayacağı gerek Kat maliklerinin kararı ile gerekse de Beylikdüzü Belediyesinin 28.12.2011 tarihli yazısından anlaşılmaktadır. Bu nedenle Kat Malikleri Kurulunca yıkılması için karar alınan fırın bacasının ve davalı tarafından kullanılması imkanı bulunmayan ekmek fırınlarının taşınmaza değer katan faydalı ve zorunlu masraf olarak kabulü yerinde değildir....
Bundan sonra 2.600.00 TL. üzerinden primi ödeyelim’’ dediğini, davalı işveren bir, iki ay aldığı net maaş üzerinden primleri gösterdikten sonra tekrar sigorta primlerini daha düşük ücretten göstermeye başladığını, davacının’’primlerimi tekrar düşük göstermeye başladınız’’ demesi üzerine 03.09.2013 tarihinde davacıya hitaben ’’-seni işten kovdum, hiçbir şeye dokunma defol git’’ dediği, hakaret, küfür, tehdit ettiği, haklı bir fesih nedeni olmadan hiçbir yasal hakkı ödenmeden davacının iş akdine son verildiğini, Beyoğlu 52. Noter 04.09.2013 tarih ve 05046 yevmiye nolu ihtarname ile alacaklarının ödenmesi için ihtarname çekildiğini, ancak ödeme yapılmadığını iddia ederek toplam 15.000.00 TL. alacağının akdin feshi tarihinden itibaren işletilecek en yüksek banka mevduat faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kiralananın tahliyesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, taahhüt nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkeme kiralananın tahliyesine karar vermiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacılar vekili, dava dilekçesinde davalı şirketin 01.12.2007 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile kiracı olduğu yeri 02.02.2011 tarihinde düzenlenen taahhütname ile 01.12.2011 tarihinde boşaltmayı taahhüt ettiği halde tahliye etmediğini belirterek kiralananın tahliyesini istemiştir....
Dava, kira bedelinin tahsili için yapılan icra takibine yönelik itirazın iptali ile kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece, itirazın iptaline, takibin devamına, inkar tazminatına ve kiralananın tahliyesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına, takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin kira alacağına ilişkin hükme yönelik temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davalı vekilinin, tahliyeye ilişkin temyiz itirazlarına gelince; Davacı, icra takibinde gönderilen ve temerrüt ihtarı yerine geçen ödeme emrine istinaden kiralananın tahliyesini talep etmişse de, icra takibinde davalı kiracıya 7 gün ödeme süreli 7 örnek ödeme emri gönderilerek, alacağın tahsili talep edilmiştir....
Uyuşmazlık, yeniden inşaat nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece konusuz kaldığından davanın reddine karar verilmesi üzerine hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde davalının müvekkiline ait taşınmazda 15.10.1975 tarihinden beri kiracı olduğunu, dava konusu bahçeli evin yıkılıp, yeniden inşaat yapılacağını, projesinin hazırlandığını belirterek kiralananın tahliyesini istemiştir. Davalı, daha önce ihtiyaç nedeniyle açılan davanın reddedildiğini, kararın kesinleştiğini bildirip, kesin hüküm nedeniyle davanın reddini savunmuştur. Davalı, yargılama sırasında verdiği 25.9.2009 tarihli dilekçede kiralananı Haziran 2009 tarihinde tahliye ettiğini, ancak davacının anahtarı teslim almadığını belirtmiş, davacı vekili kiralananın tahliye edilip edilmediğini bilmediğini, müvekkili ile bu hususta görüşemediğini ve görüşemeyeceğini bildirmiştir....
Dava, Türk Borçlar Kanunu 352/2 maddesi uyarınca iki haklı ihtar nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davaya dayanılan ve hükme esas alınan 10.6.2012 başlangıç tarihli ve 1 yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmede kiralananın türü “iş yeri” olarak belirlenmiş olup “boş dükkan” ve “boş arsa” açıklamalarına yer verilmiştir. Gerek taraflar arasında düzenlenen sözleşme içeriğindeki açıklamalar ve gerekse dosya arasındaki diğer bilgi ve belgelerden kiralananın üstün vasfının tespiti mümkün olamamaktadır. Kiralananın üstün vasfının belirlenmesi olaya Türk Borçlar Kanununun çatılı işyerleri bakımından uygulanacak olan 352/2 maddesinin mi yoksa kira sözleşmelerine ilişkin genel hükümlerinin mi uygulanması bakımından önem arzetmektedir....