Uyuşmazlık, feshi ihbar nedeniyle kiralananın tahliyesi ve kira alacağı istemine ilişkindir. Mahkemece kiralananın 6570 Sayılı Kanun hükümlerine tabi olduğu gerekçesiyle istemin reddine karar verilmesi üzerine hüküm davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde davalının 01.09.2005 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesiyle kiracı olduğu, otopark olarak kullanılan arsanın feshi ihbar nedeniyle tahliyesini istemiştir. Davalı kiralananın 6570 Sayılı Kanun kapsamında olup, Borçlar Kanununa tabi olmadığını, taşınmaz üzerinde iki adet bina olduğunu ve davanın reddini savunmuştur. Taraflar arasında 01.09.2005 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesi konusunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Kira sözleşmesinde kiralananın arsa olduğu, otopark olarak kullanılacağı kararlaştırılmıştır....
Kiralananın tahliye edildiğinin kabul edilebilmesi için, kiralananın fiilen boşaltılması yeterli değildir. Davalı kiracının kiralananın anahtarını davacıya teslim ettiğini yazılı delillerle ispatı gerekir. Kiracının bildirdiği tahliye tarihinin kiralayan tarafından kabul edilmemesi, tahliye tarihinin çekişmeli olması halinde, kiralananın fiilen boşaltıldığını ve anahtarın teslim edildiğini, kira ilişkisinin kendisince ileri sürülen tarihte hukuken sona erdirildiğini kanıtlama yükümlülüğü kiracıya aittir. Olayda davalının mecuru Eylül ayında tahliye ettiğine dair yazılı delili yoktur....
Dava, akde aykırılık sebebiyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, 01.01.1988 başlangıç tarihli yazılı kira sözleşmesi gereğince kuyumcu atölyesi (işyeri) olarak kullanılan kiralananın davalı kiracı tarafından bakımının gerçekleştirilmemesi ve fena kullanımı sebebiyle akde aykırılık olgusunun gerçekleştiğinden bahisle kiralananın tahliyesini talep etmiş, davalı davanın reddini savunmuştur. Türk Borçlar Kanununun 316.maddesi hükmü uyarınca kiracı kiralananı sözleşmeye uygun olarak özenle kullanmak ve kiralananın bulunduğu taşınmazda oturan kişiler ile komşulara gerekli saygıyı göstermekle yükümlüdür....
Taraflar arasındaki kira sözleşmesinin 13. maddesinde "Kiracının kiralanan şeyin içinde ve dışında yaptıracağı tadilat ve süsleme masraflarının kendisine ait olacağı ve mukavele müddeti bittiğinde yapılan her türlü masraf ve tazminat istemeye hakkı olmayacak, izin alınarak yapılan ilavelerin aynı şekilde belediyeye teslim edilecektir." hükmünün bulunmasına, ihale şartnamesinde kiracı tarafından kiralananın dış cephelerinde ve diğer şekillerde tadilat yapamayacağı hususunun kayıtlı olması, 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 321. maddesinde; ''Kiracı, kiraya verenin yazılı rızasıyla kiralananda yenilik ve değişiklikler yapabilir. Yenilik ve değişiklere rıza gösteren kiraya veren, yazılı olarak kararlaştırılmış olmadıkça, kiralananın eski durumuyla geri verilmesini isteyemez....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dosyaya sunulan kira sözleşmesinin incelenmesinde kiralananın 15.07.2015 başlangıç, 01.10.2018 bitiş tarihli ve yıllık 3.000,00 TL bedelli kira sözleşmesi ile davalıya kiraya verildiği, kira süresinin bitiminde çatılı iş yeri niteliğinde sayılması gereken kiralananın davalı tarafça tahliye edilmediği ve kira sözleşmesinin yeni bir kira sözleşmesi yapılmaksızın uzayarak devam ettiği görülmektedir. Çanakkale İl Özel İdaresi İl Encümeninin 07.02.2019 tarih ve 217 sayılı kararı ile kiralananın yıkımına karar verildiği görülmektedir. Davacı taraf 22.08.2019 tarihinde çekmiş olduğu ihtarname ile izin alınır ise binanın yıkılıp projesine göre yeni bir bina yapılacağını, izin alınamadığı takdirde tamir ve tadilatın zorunlu olduğunu öne sürerek 01.10.2019 tarihinde taşınmazın tahliye edilmesini talep etmiş, tahliye gerçekleşmeyince 31.10.2019 tarihinde bu davayı açmıştır....
Prime Mall Alışveriş Merkezi'nin ... ve 27 no'lu mağazalarında, davalı şirketin bayisi olarak faaliyet göstermeye başladıklarını, ...Ltd. Şti'ye karşı tüm ticari yükümlülüklerini yerine getirdiklerini, zarar ettiklerinden davalının Franchise Sözleşmesini feshetmeyi kabul ettiğini, 18/05/2011 tarihinde davalı ile fesih protokolü ve tahliye taahhütnamesi düzenlendiğini ve protokol ve taahhütname uyarınca işyerlerini boşaltarak devir teslim işlemlerinin gerçekleştiğini, fesih protokolünün 5. maddesinde müvekkili şirketin ancak 01/05/2011 tarihine kadar muaccel hale gelmiş/gelecek tüm bedelleri ... Ltd....
Mahkemece, davanın kabulü ile kiralananın tahliyesine karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı alacaklı tarafından 01.07.2014 tarihinde tahliye istemli olarak başlatılan icra takibinde 9.000,00 TL kira alacağının tahsili istenmiş, davalı borçlunun süresinde itiraz etmemesi nedeniyle kesinleşen icra takibine dayanarak icra mahkemesinden kiralananın tahliyesi istenmiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile kiralananın tahliyesine karar verilmiştir....
Davacı yasal sürenin tamamlanmasından sonra bu davayı açarak aynı icra takip dosyasına dayalı olarak ödeme gerçekleşmediğinden bahisle kiralananın tahliyesi talebinde bulunmuştur. Mahkemece davacı vekilinin yukarıda sözü edilen Bursa 5. İcra Hukuk Mahkemesinin yargılaması sırasında 26.02.2013 tarihli celsede, davalının taşınmazdan fiilen adresten ayrıldığını bildiren beyanına değer verilerek tahliye kararı verilmesinde hukuki yarar olmayacağından bahisle tahliye talebinin reddine karar verilmiştir. Davacı vekilinin 26.02.2013 tarihli beyanı davalının fiilen taşınmazdan ayrıldığı, terkedip gittiği anlamındadır. Bu beyan kiralananın usulüne uygun şekilde ve anahtar teslimi yapılarak davacı kiraya verene teslim edildiğini göstermez. Kiralananın tahliye edildiğinin kabul edilebilmesi için kiralananın fiilen boşaltılması yeterli değildir. Anahtarların kiraya verene usulüne uygun olarak teslim edilmesi gerekir....
Bu özellikleri itibariyle kiralananın galip vasfının gayrimusakkaf olduğu anlaşılmaktadır. 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 327. maddesi ( mülga 818 Sayılı Borçlar Kanunu'nun 263. maddesi ) gereğince açık veya örtülü biçimde bir süre belirlenmişse, kira sözleşmesi bu sürenin sonunda kendiliğinden sona erer. Davacı sözleşmenin özel 19. maddesi gereğince de beş yıllık sözleşme süresi sonu olan 1.6.2012 tarihinde sözleşmenin yenilenmeyeceğini 2.4.2012 keşide ve 12.4.2012 tebliğ tarihli ihtarname ile davalıya bildirmiştir. Bu durumda mahkemece, kiralananın açıklanan niteliği ve kira süresinin sona ermesi nedeniyle davanın kabulü ile kiralananın tahliyesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde kiralananın vasfından söz edilerek tahliye isteminin reddedilmesi doğru görülmediğinden hükmün bozulması gerekmiştir....
Uyuşmazlık, akde aykırılık nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, dava dilekçesinde, davalı kiracının kira bedellerini ve apartman aidatlarını sürekli olarak geciktirdiğini, defalarca ihtarname çekilmesine neden olduğunu, maddi ve manevi olarak müvekkilini zor durumda bıraktığını ileri sürerek feshi ihbar ve akde aykırırlık nedeniyle kiralananın tahliyesine karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili, dava konusu kiralananın 6570 Sayılı Yasa kapsamında bulunduğundan feshi ihbar yoluyla tahliyesinin istenemeyeceğini, kira parası ve aidat ödemelerinin geç yapılmasının akde aykırılık teşkil etmeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Borçlar Kanunu’nun 256. maddesi hükmü uyarınca kiracı kiralananı kira süresi boyunca tam bir ihtimam dairesinde kullanmak zorundadır....