Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı ... ise sözleşmenin tarafı olmayıp dinlenen tanık beyanlarına göre kiralananı fiilen kullanan kişidir. Bu itibarla sözleşmeye dayalı olarak istenilen kalemlerden özellikle kira parası ve ortak gider bedelinden sorumlu tutulması düşünülemez. Kiralananı fiilen kullanmış olması davalı kiracının yukarda belirtilen sözleşmenin özel 1.maddesine aykırı davranmasının sonucu olup bu davalı tarafından kiralanana bir zarar verilmesi söz konusu olsa bile davacı bu konuda ancak sözleşmenin tarafı olan davalı kiracıdan tazminat talep edebilir. Kiracının ise fiilen zarar verene rücuu hakkından söz edilebilir. Uyuşmazlığın sözleşme hükümlerine göre çözülmesi gerektiğinden davalı ... hakkında açılan davanın reddi gerekirken hüküm altına alınan alacak kalemlerinden davalı kiracı ile birlikte sorumlu tutulması doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir....

    Davacı vekili davalının kira süresi dolmadan kiralananı tahliye ettiğini, yaptırılan tespite göre kiralananda 31.400.-TL zarar ziyan olduğu, 1,5 aylık tadilat süresinden sonra 4 ayda yeniden kiraya verilebileceğinin anlaşıldığını, aylık kira bedelinin en son 3000.-TL olduğunu, 31.400.-TL hor kullanma, 4500.-TL onarım süresi ve 12000.-TL mahrum kira bedeli olmak üzere 47.900.-TL alacağın davalı tarafından verilen 5000 USD güvence bedelinin karşılığı 6.505.-TL'nin mahsubu ile 41.395.-TL'nin tespit tarihinden yasal faizi ile tahsilini istemiştir. Davalı vekili, davacının kiralananı 12.10.2007 tarihinde satışa çıkardığını, bunun işlerini olumsuz etkilediğini, bu nedenle haklı olarak kiralananı 05.12.2007 tarihinde tahliye ettiklerini, davacının mahrum kalınan kira bedelini isteyemeyeceğini, kiralananda normal kullanım nedeniyle hasarlar olduğunu, çatlakların depremde oluştuğunu, hor kullanmada söz konusu olmadığından davanın reddini savunmuştur....

      -TL kira bedeli ödediğini, davalı ile müvekkilinin 10/03/2015 tarihli kira sözleşmesini 01/01/2017 yılında yeniledikten sonra 01/01/2017 tarihinde birlikte bir tahliye taahhütnamesi imzaladıklarını ve taahhütname gereğince davalının 31/12/2018 tarihinde tam ve eksiksiz olarak kiralananı tahliye ederek müvekkiline teslim edeceğini kabul ve taahhüt ettiğini, ancak 31/12/2018 tarihinde, tahliye taahhütnamesine rağmen kiralananı tahliye etmediği gibi yenileme tarihinden itibaren hiç kira bedeli ödemediğini, sonraki yıllar için de kira bedeli ödemekte zorluk çekileceğinin aşikar olduğunu, hakkında icra takibi başlatılan davalının kiralananı tahliyesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Fatsa Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 04/03/2019 tarih 2019/125 Esas 2019/216 Karar sayılı ilamıyla davanın yetkisizlik nedeniyle reddine karar verilmiştir....

      (B.K.nun 256) maddesi hükmü uyarınca kiracı kiralananı tam bir özenle kullanmak ve aynı kanunun 334. (B.K.nun 266) maddesi gereğince sözleşme sonunda aldığı hali ile kiralayana teslim etmekle yükümlüdür. Ancak kiracı sözleşmeye uygun olağan kullanma dolayısıyla oluşan eskime ve bozulmalardan sorumlu olmayıp münhasıran kötü kullanım nedeniyle oluşan zarar ve hasardan sorumludur. Davalının kiralananı kullandığı süre ve kullanma amacı gözetildiğinde olağan kullanımdan kaynaklanan yıpranma ve eskimelerin olacağı kuşkusuzdur. O halde Mahkemece, alınacak ek bilirkişi raporu ile kullanım süresiyle orantılı olarak yıpranma payının hesap edilip hor kullanım nedeniyle oluşan zarar ve hasar miktarından düşülerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yıpranma payı dikkate alınmaksızın eksik incelemeye ve yetersiz bilirkişi raporuna dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuştur. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır....

        Sözleşmenin Özel Şartlar bölümünün 8.maddesinde" kiracı kiralananı boşaltmak istediği takdirde bir ay evvelinden mal sahibine ulaşacak şekilde bildirmek zorundadır" şartı vardır. Bu şart geçerli olup tarafları bağlar. Kiracı, kira süresi sona ermeden kira sözleşmesini tek taraflı olarak feshederek kiralananı tahliye etmesi durumunda kural olarak kira süresinin sonuna kadar kira parasından sorumludur. Bununla birlikte davacı kiralayanın, bu yerin yeniden kiralanması konusunda gayret göstermesi,böylece zararın artmasını önlemesi için kendisine düşen görevi yapması gerekir. Bu durumda davacının zararı tahliye tarihinden kiralananın aynı koşullarla yeniden kiraya verilebileceği tarihe kadar boş kaldığı süreye ilişkin kira parasından ibarettir....

          (B.K.nun 256) maddesi hükmü uyarınca kiracı kiralananı tam bir özenle kullanmak ve TBK 334. (B.K.nun 266) maddesi gereğince sözleşme sonunda aldığı hali ile kiralayana teslim etmekle yükümlüdür. Ancak kiracı sözleşmeye uygun olağan kullanma dolayısıyla oluşan eskime ve bozulmalardan sorumlu olmayıp münhasıran kötü kullanım nedeniyle oluşan zarar ve hasardan sorumludur. Davalının kiralananı kullandığı süre ve kullanma amacı gözetildiğinde olağan kullanımdan kaynaklanan yıpranma ve eskimelerin olacağı kuşkusuzdur. O halde mahkemece taraflar arasındaki sözleşme hükümleri de dikkate alınarak yeni bilirkişi heyetinden alınacak rapor ile hor kullanım ve olağan kullanım nedeniyle oluşan zarar ve hasar ayrımı yapıldıktan sonra kullanım süresi ile orantılı olarak yıpranma payının hesap edilip alacaktan düşülmesi gerekir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki kira sözleşmesinin feshi, tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, alış veriş merkezinin – 1 katında yeralan 17 nolu bağımsız bölümünü 27/07/2007 tarihli kira sözleşmesi ile 5 yıl süreli olarak kiraladığını, gıda işi üzerine faaliyet yaptığını, kiralananı sürekli kanalizasyon karışımı olan suyun bastığını, ayıplı olduğunun ortaya çıktığını, sorunun çözülmediğini, tespit yaptırdığını, kiralananı kullanamadığını ileri sürerek kira sözleşmesinin feshine, kira bedeli ve ortak giderin indirilmesine, şimdilik 2.000.00.-TL maddi, 1.000.00.-TL manevi tazminatın dava tarihinden yasal faizi ile ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir....

              61.424.57 TL+KDV talep edildiğini, 31.12.2011 tarihinde kiralananı boşalttığı halde teminat mektubunun kötü niyetli olarak tutulduğunu belirterek 61.424.57.TL+KDV yönünden borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir....

                Zira başlangıçta projeye aykırı ve çalışma ruhsatı alınamayacak kiralananı davacıya kiralayıp, kiracılık süreci içinde de bu hukuki ayıbı gidermemekle davalı kiraya veren kusurlu davranmıştır. Bu durumda mahkemece davacının talepleri yönünden işin esası incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmediğinden hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 05.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  Kiracı, kiralananı kendisinin ileri sürdüğü tarihte tahliye ettiğini ispatlayamazsa, kiralayanın bildirdiği tahliye tarihine itibar olunmalıdır. Anahtarın kiralayana teslimi, hukuki işlemin içerisinde yer alan bir maddi vakıa olmakla birlikte, sözleşmenin feshine yönelik bir hukuki sonuç doğurduğundan, bunun ne şekilde ispatlanacağı hususu, yıllık kira bedelinin tutarı esas alınmak suretiyle değerlendirilmelidir.Yıllık kira bedelinin tutarı senetle ispat sınırının üzerindeyse ve kiralayanın açık muvafakati yoksa bu yön kiracı tarafından ancak yazılı delille ispatlanabilir. Eğer, kiralayan anahtarı almaktan kaçınırsa, kiracının yapması gereken, mahkemeden bu yolda tevdi mahalli tayinini isteyip, tayin edilecek yere anahtarı teslim etmek ve durumu kiralayana bildirmektir. Kiracının kiralananı iade borcu, ancak bu şekilde, durumun kiralayana bildirildiği tarihte son bulur ve söner....

                    UYAP Entegrasyonu