Davacı dava dilekçesinde; Davalının 02.09.2008 başlangıç tarihli, 1 yıl süreli ve aylık 775.TL kira bedelli kira sözleşmesi ile mesken olarak kullanmak üzere taşınmazı kiraladığını, kira sözleşmesinin 7. maddesinde; “Taraflar kira sözleşmesinin devamında anlaşırlarsa kira bedeli DİE’nin belirlediği ÜFE+TÜFE+5 ilavesi ile artırılacaktır” şeklinde kararlaştırılan artış şartı uyarınca 04.09.2009-04.10.2013 tarihleri arasındaki toplam 11.018.TL asıl alacak ile 1.624.TL işlemiş faizin tahsili istemiyle 21.10.2013 tarihinde başlattığı icra takibine davalı kiracı tarafından itiraz edildiğini belirterek yapılan itirazın iptali ile icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir. Davalı cevap dilekçesinde, artırımın ilk yıl kira bedeli ile ilgili olduğunu, davacı kiraya verenin ihtirazi kayıt koymadan banka hesabına artırımsız olarak yatırılan kira bedellerini kabul ettiğini belirterek yersiz ve haksız açılan davanın reddini savunmuştur....
Davacı, davalı ile imzaladığı 29.1.2002 tarihli kira sözleşmesinin ehliyetsizlik nedeniyle geçersiz olduğunu ileri sürerek,kira sözleşmesinin iptali istemiyle eldeki davayı açmıştır.Davalı,davacı tarafın ... 4.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/154 esas sayılı dosyasında kira sözleşmesinin uyarlanmasını istemekle sözleşmenin geçerliliğini kabul ettiğini,bu nedenle davanın dinlenme olanağının bulunmadığını savunmuş,mahkemece davacı tarafın sözleşmeyi kabul ederek ve geçerliliğini öne sürerek açtığı davadan feragat etmiş olması nedeniyle yeniden bu sözleşmenin iptali istemiyle dava açamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
Davalının 8.5.2002 tarihli kira sözleşmesinin feshedileceğine ilişkin ihtarına davacı tarafından verilen cevaba göre tarafların sözleşmenin 15.6.2002 tarihinde feshi konusunda iradelerinin uyuştuğunun kabulü gerekir. Davalı 25.6.2002 tarihli tevdi mahalli kararıyla anahtarlar için tevdi mahalli tayin ettirmiş, davacı bu karara itiraz ederek kaldırmıştır. Bu durumda davalının anahtarı teslim etmek istediği, ancak davacının teslim almadığı hususu gözetildiğinde kira sözleşmesinin 15.6.2002 tarihinde feshedildiği bu tarihten sonrası için davacının kira bedeli isteyemeyeceği anlaşılmaktadır. Davacı bu durumda mecurun eski hale getirilmesi için gerekli olan süredeki kira alacağını isteyebilir. Mahkemece itirazın iptali ve alacak talepleri yönünden yukarıdaki ilkeler gözetilerek yapılacak inceleme sonucu varılacak uygun sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir....
HUMK’nun 8. maddesinin 2. fıkrasında "kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye, aktin feshi yahut tesbit davaları, bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları ve bunlara karşılık olarak açılan davalara..." dava konusu olan şeyin değerine bakılmaksızın sulh hukuk mahkemesinde açılacağı öngörülmüştür. Ancak, anılan maddeye göre Sulh Hukuk mahkemesinin görevli olduğunun kabulü, için ortada geçerli bir kira sözleşmesinin varlığı ve bu sözleşmenin kanunda öngörülen nedenlerden ötürü feshi ile tahliye istenmesi gerekmektedir. Somut olayda; paydaşlardan biri tarafından yapılmış bulunan kira sözleşmesinin geçersiz olduğu iddiası ile kira akdinin iptali ile taşınmazdan davalının müdahalesinin meni (tahliyesi) istenmektedir. Bu durumda, kira akdinin İptali ile kiralanandan davalının müdahalesinin meni(tahliyesi) istemlerinden oluşan uyuşmazlığın genel hükümlere göre belirlenecek mahkemede bakılıp sonuçlandırılması gerekir....
Ancak kira sözleşmesinin 9.maddesinde “kira sözleşmesinin sona erdiği 08.12.2011 tarihinden sonra kiralananın kullanılması halinde kira parası ödeneceği ve bu paranın nasıl hesaplanacağı” ayrıntılı olarakkararlaştırılmıştır. Davalı tarafça paylı mülkiyete tabi kiralanan taşınmazlarda kendilerininde paydaş olması nedeniyle kira sözleşmesinin bitiminden sonra kiralanan alanı kullanmadıklarını sadece kendi paylarına düşen kısmı kullandıklarını savunduklarına göre mahkemece kira sözleşmesinin 9.maddesi dikkate alınarak gerektiğinde yerinde keşif yapılmalı,davalıların kiralananı kullanıp kullanmadıkları ve varsa kullanılan alanın tespit edilerek hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki sözleşmenin iptali ve tahliye davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın görev yönünden reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, kooperatif anasözleşmesine göre, kooperatifin müşterek imza ile temsil edilmesi gerekirken, davalı ile davacı kooperatif arasında imzalanan 20.04.2013 başlangıç tarihli kira sözleşmesinin usulüne uygun olarak imza edilmediğini, davalı ile yapılan kira sözleşmesinin geçersiz olduğunu, belirterek 20.04.2013 başlangıç tarihli kira sözleşmesinin iptali ile davalının taşınmazdan tahliyesine karar verilmesini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kira sözleşmesinin iptali Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı kira sözleşmesinin iptali davasına dair karar, davalı ... İç ve Dış Tic.Ltd.Şti. tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Tedbir isteyen vekili dilekçesinde, davacı ile davalı ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kira hukukuna ilişkin davada ... 5.Sulh Hukuk Mahkemesi ve ... 4.Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, kira sözleşmesinin kira bedeli maddesinin muvazaa nedeniyle iptali ve kira bedelinin tespiti istemine ilişkindir. ... 5. Sulh Hukuk Mahkemesince, muvazaa nedeniyle kira sözleşmesinin iptali davasının miktara bakılmaksızın asliye hukuk mahkemesinin görev alanına girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... 2....
Davalı vekili taraflar arasındaki 29/04/2004 tarihli kira sözleşmesinin 29/04/2008 tarihinde sona erdiğini, yeni sözleşme yapılmayacağının davacıya bildirildiğini, kira ilişkisinin sona erdiğini savunmuştur. Mahkemece taraflar arasında geçerli bir kira sözleşmesinin yapılmadığı, kira sözleşmesine dayalı bir tahliyeden bahsedilemeyeceği, bu davanın genel hukuk ve usul kuralları dairesinde müdahalenin men'i ve ecrimisil mahiyetli bir dava olduğu, talep edilen miktar dikkate alındığında; davaya bakma görevinin asliye hukuk mahkemesine ait olacağı anlaşılmakla dava dilekçesinin görev yönünden reddine, mahkemenin görevsizliğine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kira sözleşmesinin iptali/feshi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı kira sözleşmesinin iptali/feshi davasına dair karar, davacı ve davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kira sözleşmenin iptali, ödenen kira bedeli ve verilen teminat senetlerinin iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece, kira sözleşmesinin iptali ile teminat senetlerinin iadesine, ödenen kira bedelinin iadesi isteminin ise reddine karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir....