Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ye kiralanması ve kira sözleşmesinin tapuya şerh edilmesine ilişkin kararın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, "...Somut olayda ; Davacı tarafa tanınan kesin süreye rağmen dava konusu 26/09/2020 tarihli ortaklar kurulu (genel kurul) karar sureti dosyaya ibraz edilemediği gibi, davalı şirket tarafından da yazılan müzekkere ve tebligata rağmen böyle bir karar sureti dosyamıza sunulmamıştır. ... Ticaret Sicil Müdürlüğü ve kira sözleşmesinin şerh edildiği ... Tapu Müdürlüğü tarafından da böyle bir kararın bulunmadığı dosyamıza bildirilmiş ancak, davalı şirkete ait taşınmazın dava dışı ...'ye 10/09/2020 tarihli sözleşme ile kiralandığı, kira sözleşmesinin de 18/09/2020 tarihli tescil işlemiyle tapuya şerh edildiği anlaşılmıştır....

    sonra davacıya kira sözleşmesini tapuya şerh ettirme yetkisi verildiğinden kira sözleşmesine konu inşaatın bitirilmemiş olması nedeniyle taraflar arasında kira sözleşmesinin hüküm ifade etmediğinden ... kaydına şerh verilmesi doğru olmadığı gerekçesi ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir....

      Taraflar arasında 25/08/2008 başlangıç tarihli, yirmi yıl süreli kira sözleşmesi bulunduğu ve kira sözleşmesini davacı kiraya veren adına vekilinin imzalamış olduğu konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Kira sözleşmesinde kiraya verenin tapu siciline kiracı lehine kira şerhi verilmesine muvafakat edeceği kararlaştırılmış olup, 16.09.2008 tarihinde kiracı tarafından kiraya veren aleyhinde, işbu kira sözleşmesinin tapu siciline kiracı lehine kira şerhi verilmesi için talepte bulunulduğu ve ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/396 Esas 2009/489 Karar sayılı dava dosyası ile 14.12.2009 tarihinde 25/08/2008 başlangıç tarihli, yirmi yıl süreli kira sözleşmesinin tapuya şerh edilmesine karar verildiği ve ilamın temyiz edilmeksizin 29.01.2010 tarihinde kesinleştiği görülmüştür....

        CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde; tapuya şerh edilen kira sözleşmesine istinaden kira sözleşmesi imzalandığını, müvekkilinin Rekabet Kurulu Kararları ve Tebliği gereğince taşınmazdaki hukuki ilişkinin tarafı olmadığını, 2010 yılında tesis edilen kira şerhinin 2015 yılı itibariyle yok hükmünde olduğunu, bundan dolayı davacının müvekkiline yönelik husumet yöneltmesinin mümkün olmadığını, davacı tarafından tahliye talebinde bulunulduğunu, davacının sunmuş olduğu dayanak belgenin 15 yıl süreli kira şerhli olduğunu, tapu kayıtlarının celbi sonrasında da kiracılık ilişkisinin devam ettiğini, sözleşmenin tek taraflı feshinin mümkün olmadığını, davacı kira ilişkisi olmadığını iddia etmiş ise de bayilik sözleşmesinin başlangıcından feshedildiği tarihe kadar aylık olarak kira bedelinin ödendiğini, istasyonun işletilmesi için zorunlu olan GSM ruhsatı yani işyeri açma ve çalıştırma ruhsatı için Ankara Büyükşehir Belediyesi kayıtlarında kira sözleşmesinin bulunduğunu, müvekkilinin davacı ile yapmış...

          SAVUNMANIN ÖZETİ Davalı vekili; 2010 yılında tapuya şerh edilen kira sözleşmesine istinaden müvekkili ile kira sözleşmesi imzalandığını, müvekkilinin ........

            Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, davalı ...Ş. ile 20.08.2007 günü düzenledikleri kira sözleşmesi ile 1 parsel sayılı taşınmaza davalı şirketin bina yaparak davacıya kiralanması konusunda anlaştıklarını, sözleşmenin (4.3) maddesi gereği kira sözleşmesinin tek taraflı tapuya şerh verilebileceğini, sözleşmedeki davalı şirket imzasının noter tarafından onaylı bulunmadığı gerekçesiyle tapu müdürlüğü tarafından isteminin reddedilmesi üzerine davalıya sözlü olarak ihtarda bulunduğunu, bu ihtarlara rağmen kira sözleşmesi tapuya şerh verilmediğinden ... 12.Noterliği’nin 24.11.2009 günlü ihtarının gönderildiğini, edimin yine yerine getirilmediğini ileri sürerek, 1 parsel sayılı taşınmaza kira sözleşmesinin şerh verilmesini istemiştir. Davalı ...Ş. taraflar arasındaki kira sözleşmesinin hastane binasının tamamlanıp iskan ruhsatının alınması şartına bağlı olduğunu, ekonomik sıkıntı nedeniyle taahhüdünü yerine getiremediğinden ... 8....

              Davalı vekili, davacı taraf ile aralarında intifaya ilişkin sözleşme bulunmadığını, davacı ile17.01.2003 tarihinde akaryakıt bayilik sözleşmesi akdedildiğini, ancak görülen lüzum üzerine 15.10.2004 tarihinde müvekkili şirketle yeni bir akaryakıt bayilik sözleşmesi düzenlendiğini, 26.09.2005 tarihli ihtarname ile 17.01.2003 tarihli akaryakıt sözleşmesinin feshedildiğini, protokol tarihinden sonra davacının akaryakıt vermeye devam ettiğini, kira sözleşmesinin intifa hakkından önce tapuya şerh edildiğini bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

                Ancak, bu açıklamalardan her türlü kişisel hakkın tapu kaydına şerh edilebileceği anlamı çıkartılmamalıdır. Yasalarda şerh edilebilecek kişisel haklar sınırlı sayıda gösterilmiş, kira sözleşmesinden kaynaklanan ve kişisel hak niteliğinde olan kiracılık hakkı da tapuya şerh edilebilecek haklardan olup gerek Borçlar Kanunu da gerekse Türk Medeni Kanununun da düzenleme yeri bulmuştur. Borçlar Kanununun 255 ve bunun paralelinde olan 277. maddesi (bir taşınmazın kiralanmasında sözleşmenin tapu siciline şerh verilmesini iki taraf sözleşebilirler. Bu sözleşme kira sözleşmesinden bağımsız bir sözleşme olup, kira sözleşmesi içinde veya ondan ayrı olarak düzenlenebilir. Türk Medeni Kanununun 1009. maddesi düzenlemesi ile de tapu kütüğüne şerh edilebilecek kişisel haklar arsında kira sözleşmesinden kaynaklanan kiracılık hakkı da sayılmıştır....

                  Somut olayda; davacılar, borçlu davalı ... tarafından diğer davalıya dava konusu edilen taşınmazların kiralanmasına ilişkin kira sözleşmesinin iptali talep edilmiş ise de, bu sözleşmenin tapuya şerh verilmediği anlaşılmaktadır. Ayrıca ortada iptale konu bir tasarrufun varlığı kabul edilse dahi kira sözleşmesi 02.01.2002 tarihli olup borcun doğum tarihi ise 30.06.2004 tarihi olmakla borç daha sonra doğmuş bulunmaktadır. Bunun dışında ... dışındaki davacıların, borçlu davalı ... hakkında yaptıkları bir icra takibi de bulunmamaktadır. Bu durumda, İİK.nun 277 ve devamı maddeleri uyarınca iptale konu olabilecek bir tasarrufun bulunmaması, bir kısım davacıların icra takibi yapmamaları ve borcun doğum tarihinin iptali istenilen kira sözleşmesinin düzenlenme tarihinden sonra olması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere davanın kabulüne karar verilmesi doğru bulunmamıştır....

                    Bankası A.Ş. ile eski malik arasında imzalanan 05.09.2013 tarihli kira sözleşmesinin aynı tarihte tapuya şerh edildiği, sözleşmede mecurun şikayetçi IATA’ya alt kiraya verileceğinin açıkça belirtildiği, lehine tapuya şerh edilen kira sözleşmesinin ipotekten 2 yıl önceki tarih olduğu ve 2013 yılındaki kira sözleşmesinin ve kira şerhinin 2018 yılında yenilenmesinin Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Kararda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un getirdiği zorunluluktan kaynaklandığını belirterek gönderilen tahliye emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Alacaklı cevap dilekçesi vermemiştir. III....

                      UYAP Entegrasyonu