Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine kira alacağının tahsili amacıyla tahliye istekli olarak başlatılan icra takibine itiraz edilmemesi üzerine davacı alacaklı icra mahkemesine baş vurarak kiralananın tahliyesi isteminde bulunmuştur. Mahkemece, istemin kabulüne karar verilmesi üzerine karar davalı tarafından temyiz olunmuştur. İcra İflas Yasası’nın 269/1. maddesi ve bu madde ile yollama yapılan Borçlar Yasası’nın 260. maddesi hükmü gereğince temerrüt nedeniyle tahliyeye karar verilebilmesi için istenen kira parasının muaccel (istenebilir) olması ve bu kira bedelinin verilen otuz (30) günlük sürede ödenmemiş bulunması ve ihtarnamede verilen süre içerisinde kira parasının ödenmemesi halinde akdin feshedileceğinin açıkça belirtilmesi gerekir....
Dava kesinleşen icra takibine dayalı olarak oluşan temerrüt nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davalı kiracının itiraz ettiği, davalı kiraya verenin itirazın kaldırılmasını talep etmeden tahliye isteyemeyeceğinden bahisle davanın reddine karar verilmiş, karar davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı alacaklı, taraflar arasında düzenlenmiş 20.05.2010 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesine dayalı olarak 01.07.2014 tarihinde başlatmış olduğu icra takibi ile 2013 yılı Mayıs ayı ile 2014 yılı Haziran ayları arası aylık 450 TL den toplam 6.300 TL kira bedelinin tahsilini istemiştir. Takibe yasal süresi içinde itiraz eden borçlu davalı, ''takibe konu kira bedellerinden 2013 yılına ait Mayıs - Haziran - Temmuz - Ağustos - Eylül - Ekim - Kasım - Aralık kiralarını ödediğini, 2014 yılına ait kira borcunu kabul ettiğini, 2013 yılına ait kira borcunu kabul etmediğini belirterek takibe itiraz etmiştir....
Takip dayanağı kira sözleşmesinde kiraya veren dava dışı ... olup kiralanan taşınmaz 20/02/2015 tarihinde davacı tarafından iktisap edilmiştir.Yeni malik kira sözleşmesinin halefi olup davalı borçlu açıkça takip dayanağı kira sözleşmesi altındaki imzaya karşı çıkmadığına göre davacı alacaklı 01/11/2008 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli yazılı kira sözleşmesine dayanarak kiralananı edindiği tarihten itibaren kira alacağını talep edebilir.Bu nedenle mahkemece işin esası incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile itirazın kaldırılması talebinin de reddine karar verilmesi doğru değildir....
İcra Müdürlüğünün 2020/5181 sayılı dosyası incelendiğinde; davacı alacaklının 2020 yılı Nisan, Mayıs, Haziran ve Temmuz ayları kira parası olarak 60.000,00 TL'nin tahsili ve tahliye talebiyle 24/07/2019 kira başlangıç tarihli yazılı kira sözleşmesine dayanarak davalı aleyhine takip başlattığı, ödeme emrinin davalı borçluya 17/08/2020 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekilinin 17/08/2020 tarihinde borca itiraz ettiği, davanın 22/10/2020 tarihinde açıldığı görülmüştür. İİK'nun 269.maddesinde "...Borçlu itirazında, kira akdini ve varsa buna ait mukavelenamedeki imzasını açık ve kesin olarak reddetmezse,akdi kabul etmiş sayılır." hükmü yer almaktadır. İİK'nun 269/a maddesinde "Borçlu itiraz etmez, ihtar müddeti içinde kira borcunu da ödemezse ihtar müddetinin bitim tarihini takip eden altı ay içinde alacaklının talebi üzerine icra mahkemesince tahliyeye karar verilir" hükmü yer almaktadır....
Kiralayan durumunda olmayan malik kira bedellerinin kendisine ödenmesini ihbar etmek koşuluyla temerrüt ve iki haklı ihtar sebebine dayalı olarak her zaman tahliye davası açabilir. Olayımızda; Davalı vekili 24.04.2008 tarihli dilekçesinde, müvekkilinin 7 yıldır kiracı olarak oturduğu evi Yakup Süner'den kiraladığını açıklamış ve böylece akdi ilişkiyi kabul etmiştir. Bu durumda HMUK'nın değişik 8. maddesinin 2. fıkrasının 1 no'lu bendi gereğince kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye, akdin feshi veya tespit davaları ve bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı davaları değerine bakılmaksızın Sulh Hukuk Mahkemesinde görüleceğinden, anılan maddenin açık hükmü karşısında mahkemece işin esası hakkında karar verilmesi gerekirken görevsizlik kararı verilmesi doğru değildir....
Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın kaldırılması ve tahliye İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalı ve davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, itirazın kaldırılması ve tahliye istemine ilişkindir. Mahkemece itirazın kaldırılmasına,tahliye isteminin ise uyuşmazlığın halli yargılama gerektirdiğinden reddine karar verilmiş, karar davacı ve davalı vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Davacı alacaklının, borçlu davalı hakkında, kira alacağı nedeniyle tahliye istekli olarak başlatmış olduğu icra takibine, davalının süresinde itirazı üzerine, davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesini istemiştir. Mahkemece itirazın kaldırılmasına, tahliye isteminin uyuşmazlığın halli yargılama gerektirdiğinden reddine karar verilmesi üzerine karar davacı ve davalı vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. ......
Maddesi gereğince belirtilen tarihte boş ve sağlam olarak tahliye etmeyi ve tahliyenin gecikmesinden kaynaklanan her türlü zarar, ziyan ile yargılama ve icra masraflarını hiçbir ihtar ve ihbara gerek kalmaksızın nakden ve peşin olarak müvekkili davacıya ödeyeceğini taahhüt ettiğini, borçluya karşı Muğla 1. İcra Dairesinin 2021/2706 Esas sayılı dosyasında kiralanan taşınmazın ilamsız icra yolu takibi ve tahliye talepli icra takibi başlatıldığını ve tahliye emri gönderildiğini, borçlunun tahliye emrini tebellüğ ettikten sonra takip konusu tahliye emrine 10/09/2021 tarihli dilekçesiyle itiraz ettiğini, ancak takip dayanağı yazılı kira sözleşmesine ve tahliye taahhütnamesinde bulunan imzasına itiraz etmediğini, borçlu tarafın yazılı kira sözleşmesini ve tahliye taahhütnamesindeki imzasını inkar etmeyerek kira ilişkisini kabul etmiş ve imzasını ikrar ettiğini, bu nedenlerle davalı kiracının Muğla 1....
Takibe dayanak yapılan ve karara esas alınan 10.11.2018 başlangıç tarihli ve 1 yıl süreli kira sözleşmesi hususunda taraflar arasında herhangi bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Kira sözleşmesinde yıllık kira bedelinin 90.000TL olduğu kararlaştırılmıştır. Davacı kiraya veren alacaklı vekili, mezkur kira sözleşmesine dayanarak 16.11.2018 tarihinde, Ankara 2. İcra Dairesinde 2020/10435 esas sayılı haciz ve tahliye istemli başlatmış olduğu icra takibi ile, 12 aylık 117.628TL kira bedeli alacağın tahsilini talep etmiştir. Örnek 13 ödeme emri davalı kiracıya 26.11.2020 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı kiracı borçlu 02.12.2020 tarihinde süresinde icra dairesine verdiği dilekçe ile; taşınmazın ruhsatının olmadığını, alacaklının borcu olduğunu belirterek alacağa itiraz ettiğini bildirmiştir. Davalı kiracı icra takibine konu kiracılık ilişkisine açıkça itiraz etmediğinden takipteki kira sözleşmesi ve kiracılık ilişkisi kesinleşmiştir....
Kira sözleşmesine dayalı olarak kiraya verenin mirasçıları olan davacılar tarafından davalı kiracı hakkında 28.01.2013 tarihinde başlatılan icra takibinde, ödenmeyen kira bedellerinin tahsili istenmiş, ödeme emri davalıya 31.01.2013 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı borçlu yasal süresi içerisinde faize itiraz etmiş, alacaklı davacılar faize itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuşlardır. 16.5.2013 tarihli duruşmada davacılar vekilinin faize itirazın kaldırılması talebinden vazgeçtiklerini beyan etmesi üzerine, mahkemece 06.06.2013 tarihinde faize itirazın kaldırılması davasının feragat nedeniyle reddine, temerrüt nedeniyle kiralananın tahliyesine karar verilmiştir. Karar kesinleşmeden temyiz aşamasında kiralanan taşınmazın 02.08.2013 tarihinde Nora Şahika Walter tarafından iktisap edildiği ileri sürülmektedir....
Bu nedenle tahliye isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde tahliyeye karar verilmesi doğru değildir. 2- Davalının alacağa ilişkin temyiz itirazlarına gelince;Davacı alacaklı 01.04.1994 başlangıç tarihli kira sözleşmesine dayanarak başlattığı takipte aylık 150.TL'den 2009 yılı 12 ayından itibaren, toplam 11.220.L kira alacağının tahsilini istemiştir. Ödeme emrinin tebliği üzerine, davalı borçlu süresinde verdiği itiraz dilekçesinde, aylık kira parasının 2009 yılından itibaren 80.TL olduğunu, taşınmaza yapılan 3.750.TL masrafın kira borcundan mahsubu konusunda anlaşıldığını 2014 yılı sonuna kadar kira borcunun bulunmadığını belirterek takibe itiraz etmiştir. Uyuşmazlık konusu olmayan, kira sözleşmesinin 4. maddesinde "Kira bedelinin bir sonraki yıl için Nisan ayında açıklanan DİE enflasyon oranında" artırılacağı yazılıdır. Bu şekildeki artış şartı sonraki kira yılları için tarafları bağlamaz....