Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı ile davalı kiracı... arasında düzenlenen 19/04/2001 başlangıç tarihli, 99 yıl süreli kira sözleşmesi halen geçerli olduğundan davacı ancak bu sözleşme kapsamında ödenmeyen kira bedeli varsa sözleşmenin tarafı olan kendi kiracısından alacak talebinde bulunabilir. Davalı kiracı, sadece 19/04/2001 tarihli sözleşme gereği kira bedelini ödemekle yükümlü olup alt kira sözleşmesi gereği tahsil ettiği kira bedelini asıl kiraya verene ödeme yükümlülüğü bulunmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmediğinden hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenle temyiz olunan kararın HUMK 428 maddesi gereğince davalı......

    DELİLLER: Tapu kaydı, Konut satım sözleşmesi, Keşif, Bilirkişi kurulu raporu, ek rapor Sulh sözleşmesi, Delil listeleri sunulan ve toplanan deliller. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, gayrimenkul satış sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil, olmadığı taktirde rayiç bedelin tahsili, yüzölçümü eksikliği nedeniyle değer kaybı tazminatı ve geç tesliminden dolayı kira kaybı tazminatı istemine ilişkindir. İstinaf başvurusundan sonra taraf vekilleri e-imzalı dilekçeleri ile sulh sözleşmesi ve sulh çerçevesinde karar verilmesini talep etmiş ve davacı alıcı ile davalı satıcının imzalarının bulunduğu sulh sözleşmesi sunulmuştur. HMK’nın 313.maddesine göre "sulh görülmekte olan bir davada, tarafların aralarındaki uyuşmazlığı kısmen veya tamamen sona erdirmek amacıyla, mahkeme huzurunda yapmış oldukları bir sözleşmedir. Sulh, ancak tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri uyuşmazlıkları konu alan davalarda yapılabilir....

    DELİLLER: Tapu kaydı, Konut satım sözleşmesi, Keşif, Bilirkişi kurulu raporu, ek rapor Sulh sözleşmesi, Delil listeleri sunulan ve toplanan deliller. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, gayrimenkul satış sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil, olmadığı taktirde rayiç bedelin tahsili, yüzölçümü eksikliği nedeniyle değer kaybı tazminatı ve geç tesliminden dolayı kira kaybı tazminatı istemine ilişkindir. İstinaf başvurusundan sonra taraf vekilleri e-imzalı dilekçeleri ile sulh sözleşmesi ve sulh çerçevesinde karar verilmesini talep etmiş ve davacı alıcı ile davalı satıcının imzalarının bulunduğu sulh sözleşmesi sunulmuştur. HMK’nın 313.maddesine göre "sulh görülmekte olan bir davada, tarafların aralarındaki uyuşmazlığı kısmen veya tamamen sona erdirmek amacıyla, mahkeme huzurunda yapmış oldukları bir sözleşmedir. Sulh, ancak tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri uyuşmazlıkları konu alan davalarda yapılabilir....

    Kabule göre de; davacı 845 ada 19, 25 ve 31 sayılı parsellerin kira sözleşmesine dayanmış ise de, bu sözleşmeler yerinde uygulanıp kapsamı belirlenmemiş, (A) harfli bölümün kira sözleşmeleri kapsamında kalıp kalmadığı uygulamayla saptanmamıştır. Bu yönün inceleme dışı bırakılması da yerinde değildir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 04.04.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Mahkemece yapılacak iş, davanın Borçlar Kanunu'nun Dördüncü Bölümünde yer alan Kira Sözleşmesi hükümleri çerçevesinde ve özellikle TBK'nun 327 ve devamı maddeleri kapsamında değerlendirilmek suretiyle sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ve eksik inceleme ile hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....

        AŞ arasında yapılan kira sözleşmesi ekindeki özel şartlar 19.maddesi ve davalının ihtarname göndererek sözleşmeyi yenilemeyeceğini bildirdiğine dayanılarak davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacının dayandığı kira sözleşmesi 19.3.2001 başlangıç tarihli ve bir yıl sürelidir. Dava konusu kiralanan alanın bulunduğu iskele tümü ile ilk maliki olan T.Denizcilik İşletmeleri tarafından, davalı belediyeye 15.3.2005 tarihinde devir edilmiş, yeni malik olan davalıda 23 .11.2006 tarihli ihtarname ile kiralananın 7 gün içinde boşaltılmasını davacıdan istemiştir.Bir davada ileri sürülen maddi vakıaların hukuki nitelendirmesini yapmak, uygulanacak yasa maddelerini bulup uygulamak doğrudan hakimin görevidir. (HUMK.76.md.) Kiralanan yer büfe olup, bu niteliğine göre, 6570 sayılı kanunun 1.maddesi kapsamında kalmaz ve hakkında bu yasa hükümleri uygulanamaz....

          AŞ arasında yapılan kira sözleşmesi ekindeki özel şartlar 19.maddesi ve davalının ihtarname göndererek sözleşmeyi yenilemeyeceğini bildirdiğine dayanılarak davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacının dayandığı kira sözleşmesi 19.3.2001 başlangıç tarihli ve bir yıl sürelidir. Dava konusu kiralanan alanın bulunduğu iskele tümü ile ilk maliki olan T.Denizcilik İşletmeleri tarafından, davalı belediyeye 15.3.2005 tarihinde devir edilmiş, yeni malik olan davalıda 23 .11.2006 tarihli ihtarname ile kiralananın 7 gün içinde boşaltılmasını davacıdan istemiştir.Bir davada ileri sürülen maddi vakıaların hukuki nitelendirmesini yapmak, uygulanacak yasa maddelerini bulup uygulamak doğrudan hakimin görevidir. (HUMK.76.md.) Kiralanan yer büfe olup, bu niteliğine göre, 6570 sayılı kanunun 1.maddesi kapsamında kalmaz ve hakkında bu yasa hükümleri uygulanamaz....

            Tetkik mercii, tazminat hakkındaki davayı genel hükümlere göre halleder." hükmü karşısında, sanığın taşınmazı tahliye ettiği yönündeki savunması gereğince, taşınmazın tahliye edilip edilmediği, edilmiş ise tarihi belirlendikten sonra mahkemece kira sözleşmesi gereğince tarafların üzerinde anlaştıkları kira bedeli esas alınarak haciz ihbarnamesine tebellüğ ettiği tarihten, tahliye ettiği tarihe kadar olan süre için ödemesi gereken kira bedeli kadar tazminata hükmedilmesi gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile tazminat isteminin reddine karar verilmesi isabetsiz olduğundan temyiz itirazları yerinde görülmekle hükmün istemden farlı gerekçelerle BOZULMASINA, 18.10.2010 gününde oybirliği ile karar verildi....

              Dava, alım-satım sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece taraflar arasındaki uyuşmazlığın kira sözleşmesinden kaynaklandığından bahisle mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                a bırakılan bağımsız bölüm miktarının tespiti ile davalı tarafından kooperatife devredilmesi gereken arsa payının ve davalıya yapılan 46.000,00 TL ödemenin dava tarihi itibariyle gerçek karşılığının (Haksız eylem sonucu oluşan zararın) tespiti ile bu dosya ile birleşen mahkememizin 2014/18 E. sayılı dosyasındaki akde aykırılık nedeniyle eksik ve hatalı imalatlar nedeniyle değer kaybı ve gecikme tazminatı ve kira bedeli istemine ilişkindir. Bu duruma göre davalar, karma sözleşme (satım+eser) niteliğindeki kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince taraflara bırakılan bağımsız bölümlerin ve eksik ve ayıplı imalatlar nedeniyle değer kaybı ve kira kaybı tazminat istemlerine ilişkin olup, anılan bu tür uyuşmazlıklar 6102 sayılı TTK'nın 4. maddesinde tahdidi olarak sayılan ticari davalardan olmadığı gibi dava her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan bir hukuk davası da olmadığından, uyuşmazlığın davanın ilk açıldığı .......

                  UYAP Entegrasyonu