WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı davacının kiracısı olmadığını, 01.09.2004 başlangıç tarihli 5 yıl süreli kira sözleşmesi uyarınca kiralananı ..."dan kiraladığını ve kira bedellerini kiraya veren ...'a ödediğini savunmuştur. Davacı dava konusu taşınmazı 29.04.2008 tarihinde önceki maliklerden satın almıştır. Yeni malik davacı kiralananı satın aldıktan sonra kira bedellerinin kendisine ödenmesini isteme hakkına sahiptir. Mahkemece savunma doğrultusunda araştırma yapılarak davacı-alacaklı tarafından istenen kira bedellerinin, kiraya veren İbrahim Aslan"a ödendiği kanıtlanamadığı takdirde davanın alacak yönünden kabulü gerekirken yazılı gerekçe ile red kararı verilmesi doğru değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır....

    Davacı kiraya verenin zararı, tahliye tarihinden itibaren kiralananın aynı koşullarla yeniden kiraya verilebileceği tarihe kadar boş kaldığı süreye ilişkin kira bedelinden oluşur. Bununla birlikte taraflar arasında 01.05.2012 başlangıç tarihli, 2 yıl süreli kira sözleşmesinin “Hususi Şartlar” bölümünün 8. maddesinde ''Kiracı kiralananı boşaltmak istediği takdirde bir ay evvelinden mal sahibine ulaşacak şekilde bildirmek zorundadır." şeklinde ihbar şartına yer verilmiştir. Tarafların serbest iradesi ile konulmuş bu şart geçerli olup tarafları bağlar....

      Noterliğinin 01.06.2015 tarih ve 15747 yevmiye nolu ihtarnameye rağmen kira bedellerinin ödenmediğini belirterek davalının temerrüt nedeni ile kiralanandan tahliyesine ve 2.500TL kira alacağının tahsiline karar verilmesini istemiştir....

        ortaya koyduğunu, dava konusu sözleşmenin “Kira Süresi” başlıklı (2). bendinde ve “Tasfiye” başlıklı (11). bendinde açıkça düzenlenmiş olduğu üzere tarafların davalı kiracının kira süresi bitiminde kiralananı boş ve temiz olarak teslim edeceğini ve kira akdinin kira süresi sonunda kendiliğinden sona ereceği hususunda anlaştıklarını, kira akdinde açıkça sözleşmenin süre sonunda kendiliğinden sona erecek olduğunun düzenlendiğini, ancak müvekkilinin kira süresinin uzatılmayacağı ve sözleşmenin yenilenmeyeceği hususunu davalı kiracıya sözlü olarak ve Alaşehir 2....

        Bu durumda ortada geçerli ve halen devam etmekte olan bir kira sözleşmesi olup kiralananda yapılan değişiklikler ve verilen zarar nedeniyle tazminat hakkının doğduğu kabul edilemez. Çünkü kiralananı geri verme borcuna aykırı davranıldığı bu aşamada ileri sürülemez. Gerçekten Borçlar Kanunu’nun 266. maddesi hükmüne göre kiralanan ne durumda teslim alınmış ise kiranın bitiminde o durumda ve yöresel adete göre geri verilmelidir. Kira sözleşmesi sona ermediğinden kiralananı geri verme borcu henüz doğmamıştır. Kiranın bitiminde değişiklikler giderilmeksizin kiralananın iade edilmesinin söz konusu olması halinde tazminat sorumluğu doğacağından mahkemece tazminat isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, tazminat isteminin de kabul edilmesi doğru görülmediğinden kararın tazminata ilişkin olarak bozulması gerekmiştir. SONUÇ....

          Dava, kira alacağının tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde davalı şirketin 06.06.2008 başlangıç tarihli sözleşme ile kiracı olduğunu, diğer davalının sözleşmenin kefili bulunduğunu, sözleşmenin 13. maddesinde kira bedelinin % 15 artırılacağının kararlaştırıldığını, Ankara 5. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/2058 sayılı dosyası ile kiralananın 23.03.2011 tarihinde tahliyesine karar verildiğini, taşınmazın anahtarının 16.03.2011 tarihli tutanakla teslim edildiğini belirterek, 2010 ekim-2011 mart ayları arası kira bedeli toplamı olan 32.725.- TL'nin tahsilini istemiştir. Davalı vekil ise belediye tarafından yapı tatil tutanağı düzenlendiğini bu tutanağa göre kiralananı kullanmayacaklarını anlayan müvekkillerin kiralananı tahliye edip durumu kiraya verene bildirdiklerini, ayrıca sözleşmenin feshi için dava açtıklarını belirterek davanın reddini savunmuştur....

            Davada dayanılan 1.9.2002 başlangıç tarihli ve 15 yıl süreli kira sözleşmesi hasılat kirasına ilişkindir. Bu bakımdan uyuşmazlığın çözümünde hasılat kirasına dair Borçlar Kanununun 270. ve devamı maddelerinin uygulanması gerekecektir. Sözleşmeye göre davacı kiracı, dava dışı ... ise kiralayandır. 01.09.2002 başlangıç tarihli kira sözleşmesi yasada öngörülen herhangi bir nedenle feshedilmediği sürece hem davacıyı hem de dava dışı kiralayan ...’ı bağlar. Dava dışı kiralayan ... Borçlar Kanununun 272. maddesinin yaptığı gönderme sebebi ile yasanın 249.maddesi gereğince kiralananı akitte güdülen amaca uygun bir halde kiracıya teslim etmek ve kira müddeti zarfında bu halde bulundurmak ile mükelleftir. Bu edimin yerine getirilmemesi halinde kiracı geçerli kira sözleşmesine dayanarak hem kiralayana hem de üçüncü kişilere karşı sözleşmeden kaynaklanan haklarını ileri sürebilir....

              Dava, kira sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı dava dilekçesinde, kiracı davalının altı aylık kira bedelini vermemek için haber vermeden kiralananı terk ettiğini, davalı kiracının 1.960,00 TL kira ve 335,00 TL su borcu olmak üzere 2.295,00 TL borcu bulunduğunu belirterek 2.295,00 TL 'nin tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, iki aylık 700,00 TL kira borcu bulunduğunu son su faturası geldiğinde evden çıkmış olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece,davanın kabulü ile 1.960,00 TL birikmiş kira bedeli ve 335,00 TL tüketilen su bedeli olmak üzere toplam 2.295,00 TL 'nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiştir. Taraflar arasında kira ilişkinin varlığı hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır.Kira sözleşmesi tarafların rızasıyla, yargı kararı ile veya kiralananın ortadan kalkması ile sona erer....

                TBK.nun 325.maddesi uyarınca; kiracı, sözleşme süresine veya fesih dönemine uymaksızın kiralananı geri verdiği takdirde, kira sözleşmesinden doğan borçları, kiralananın benzer koşullarla kiraya verilebileceği makul bir süre için devam eder. Kiracının bu sürenin geçmesinden önce kiraya verenden kabul etmesi beklenebilecek, ödeme gücüne sahip ve kira ilişkisini devralmaya hazır yeni bir kiracı bulması halinde, kiracının kira sözleşmesinden doğan borçları sona erer....

                  Dosya arasında bir sureti mevcut olan kira sözleşmesinin incelenmesinde; Kiralayanın T1 olduğu, kiracının Ekmekyermez Ltd. Şti. – H. Mehmet Ekmekyermez olduğu, kiralanan taşınmazın Kayabaşı Mah. 16. Cad. Kocasinan/Kayseri adresindeki işyeri niteliğindeki taşınmaz olduğu, kira başlangıcının 23.03.2016 tarihi olduğu, kira süresinin 5 yıl olduğu, yıllık kira bedelinin 22.500,00 TL olduğu, kira bedelinin yıllık peşin ödeneceği, son iki yıl kira bedelinin ise 25.000,00 TL olduğu belirtilmiş ve sözleşmenin Hususi Şartlar başlıklı 8. maddesinde; "Kiracı, kiralananı boşaltmak istediği takdirde bir ay evvelinden mal sahibine ulaşacak şekilde bildirmek zorundadır.” şeklinde düzenleme mevcut olup, iş bu kira sözleşmesinin taraflar arasında 10.03.2016 tarihinde imzalanmış olduğu görülmüştür....

                  UYAP Entegrasyonu