Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

SAVUNMA; Davalı vekili mahkememize sunmuş olduğu 26/08/2021 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle ; Davacı tarafın taraflar arasındaki sözleşmeler doğrultusunda ödenmesi gereken Mayıs- Haziran - Temmuz ayı irtifak hakkı bedellerinin eksik ödendiği iddiasıyla açtıkları icra takibine yapılan itirazların iptali için davayı ikame ettiklerini, ancak taraflar arasındaki ilişki kiracılık ilişkisi olduğunu, irtifak hakkı bedeli şeklinde bir alacak mevcut olmadığını, haksız ve hukuksal dayanaktan yoksun davanın reddi gerektiğini, açılan kira uyarlama davasının derdest olduğunu, bu davada ihtiyati tedbir kararı verilmiş olup kira bedeli bu davanın sonucuna göre belirleneceğini, bu nedenle uyarlama davasının bekletici mesele yapılması gerektiğini, davacı taraf alacağının irtifak hakkı bedeli olduğunu iddia ederek icra takibi başlattıktan sonra dahi kira alacağı açıklamasıyla fatura düzenlediğini, taraflar arasındaki ilişkinin 22 yıldır devam etmekte olduğunu, bu sürenin tümünde tarafların iradesi...

    Davacı duruşma sırasında talebinin kira tespiti olduğunu belirtmişse de ıslah harcı yatırmadığından talebinin uyarlama olarak kabulü gerekmiştir. Kira bedelinin uyarlama davası, kiralananın Borçlar Kanununa veya 6570 sayılı Kanuna tabi yerlerden olup olmadığına bakılmaksızın taşınmazın yıllık kira miktarı üzerinden genel hükümler çerçevesinde çözümlenmesi gerektiğinden uyuşmazlığın yıllık kira miktarına göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HUMK.’nun 25. ve 26. maddeleri gereğince Ankara 22. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 11.03.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : İstem, taşınmaz kira sözleşmesi nedeni ile kira bedeline mahsuben verilen çekin iadesi ve bakiye bedelin istirdatı istemli davada, ihtiyati tedbir talebinin reddi kararının istinafına ilişkindir. Taraflar arasında akdedilen tek sözleşme "salon kirası" sözleşmesi olup bu salonun bir kongre merkezinde olması hukuki ilişkiyi hizmet ilişkisine çevirmez. 5235 sayılı Yasa m. 35/2 uyarınca, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi hukuk ve ceza daireleri aralarındaki işbölümü, Hakimler ve Savcılar Kurulu 1. Dairesinin 25/06/2020 tarihli ve 564 sayılı kararı ile belirlenmiştir. İşbölümü kararının 15. Hukuk Dairesi'ne ilişkin bölümünün (1) numaralı bendinde "Tarafların sıfatına bakılmaksızın, kira ilişkisinden kaynaklanan davalar (kira tespiti ve uyarlama dâhil) sonucu verilen hüküm ve kararlar,"ın istinaf incelemesinin işbu Daire tarafından yapılacağı belirtildiğinden HMK m. 352/1,a uyarınca, dosyanın 15. Hukuk Dairesi'ne gönderilmesine karar vermek gerekmiştir....

        aylık kira paralarından birisinin zamanında ödenmemesi halinde dönem sonuna kadar tüm aylar kira parasının muaccel hale geleceği kararlaştırılmış, geçerli bir artış şartı öngörülmemiştir. Sözleşmenin kira parasının ödenmesine İlişkin bu özel hükmü geçerli olup tarafları bağlar. Davacı bu sözleşmeye dayaıharak 06.12.2005 tarihinde başlattığı tahliye istekli icra takibi ile zamanında ödenmeyen Kasım 2005 ayından bakiye 700.000.000.- TL kira bedeli ile Aralık 2005 ayı kira bedeli 1.500.000.000.- TL toplamda 2.200.000.000.- TL kira bedelinin tahsilini istemiş, muaccel olan tüm aylar kira bedelini bu takipte istememiştir....

          Gerçekten de uzun bir süreyle kira akdine bağlanmış kiracı ve kiralayanın hak ve vecibelerini, kısa süreli kira sözleşmesinin tarafları ile bir konumda görmenin sözleşme serbestîsi ilkesine, adalet ve mantık kurallarına aykırı olacağında duraksamaya yer olmamalıdır. Aksinin düşünülmesi halinde sözleşmenin fesih edildiği, yeni bir sözleşmenin ortaya çıktığı sonucuna kavuşmak gerekir ki hükümlerini sürdüren bağlayıcı ve ayakta duran sözleşme karşısında bunu kabul etmek mümkün değildir. Olayımızda ise mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda taşınmazın niteliği, konumu değerlendirilerek emsal kira bedellerinden hareketle kira bedelinin belirlendiği anlaşılmaktadır. Bu haliyle kira tespitine ilişkin esas ve usullere göre hazırlanan raporun, hüküm kurmaya yeterli araştırmayı içermediği ortadadır....

            , Sözleşmenin iptaline karar verildiği takdirde taşınmazın tahliyesine, Sayın mahkeme farklı görüşte ise sözleşmenin uyarlanması ve makul bir süreliğine düzenlenip makul bir kira bedeli belirlenmesine, Vekalet ücreti dahil her türlü yargılama giderinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kira uyarlama sözleşmesinin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, kendisine ait taşınmazı 30.4.2008 başlangıç tarihli 10 yıl süreli kira sözleşmesi ile davalıya kiraladığını, kira bedelinin aylık cironun % 3,5'u olarak kararlaştırıldığını ve cironun aylık 1.750.000.00 TL olacağı buna göre de kiranın 61.250.00 TL'den az olamayacağının tanıklar önünde beyan ve ... edildiğini, oysa, Mayıs-Aralık 2008 arası 8 aylık döneme ilişkin toplam 53.374,67 TL kira ödediğini, aylık ortalama kiranın 6.671,83 TL olduğunu, kira bedelinin miktarı hakkında hataya düştüğünü ileri sürerek sözleşmenin iptaline, aksi halde aylık kira bedelinin piyasada geçerli tutara uyarlanmasına karar verilmesini istemiştir....

              SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : None DAVA KONUSU : Kira (Uyarlama İstemli) KARAR : GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 30/09/2022 Taraflar arasında görülen davada verilen ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin ara kararın İstinaf kanun yoluyla incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi....

              İstinaf Sebepleri Davacı; bilirkişi raporlarında, dava konusu olayda uyarlama koşullarının oluştuğunun belirlendiğini, terör olayları nedeniyle yerli ve yabancı turist sayısında yaşanan düşüşün önceden öngörülebilecek nitelikte olmadığını, uyarlama koşullarının oluştuğu belirtilen raporlara neden itibar edilmediğinin gerekçede belirtilmediğini, Mahkemenin 2008-2016 yılları arasındaki ekonomik durumu değerlendirirken sadece hakimlik bilgisine göre davanın reddinin doğru olmadığını, ekonomik göstergelerdeki düşüşün de dikkate alınması gerektiğini, emsal kira paralarının araştırılmaması bakımından raporun yetersiz kaldığını, restorasyon sırasında ek maliyetlerin çıktığını, uyarlama nedenlerinin kanunda sınırlı olarak sayılmadığını, terör olayları ve turist sayısındaki azalmanın dikkate alınmadığını, kira bedelinin fahiş olduğunu, değinilen hususların tacir olanlar bakımından öngörülebilir olduğuna yönelik gerekçenin de yerinde olmadığını belirterek, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını...

                HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1083 KARAR NO : 2022/1095 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : SİLİFKE SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 02/02/2022 (Ara Karar) NUMARASI : 2021/466 ESAS (DERDEST) DAVA KONUSU : Kira (Uyarlama İstemli) KARAR : Silifke Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 02/02/2022 tarih ve 2021/466 Esas sayılı ara kararı ile kurulan hüküm nedeniyle davacı vekilinin istinaf başvurusu ile ilgili yapılan esas incelemesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA DİLEKÇESİNDE ÖZETLE : Dava konusu Mülkiyeti Belediyeye ait Göksu Mahallesi Abdi İpekçi Caddesi No:39 adresindeki kafede kiracı olan Salim Duman ve Belediye arasında imzalanan 01/06/2020 başlangıç tarihli 31/05/2021 bitiş tarihli kira sözleşmesine ilişkin müvekkilinin 3. ve 4....

                UYAP Entegrasyonu