Hukuk Dairesinin kesin kararları arasındaki uyuşmazlığın bu çerçevede giderilmesi gerekmiştir." şeklinde tespitte bulunulmuş olduğunu, Yargıtay kararından da görüleceği üzere, kira uyarlamasına ilişkin açılan davada şartları gerçekleşmesi halinde ihtiyati tedbir kararı verilebileceği belirtilmiş olduğunu, mahkemenin takdirinde olduğu üzere, huzurda görülen dava "kira bedelinin tespitine" ilişkin olup, davamız da niteliği gereği bir nevi kira bedelinin uyarlanması davası olduğundan dolayı dava sonucuna kadar kira bedelinin tedbiren 5.000,00 TL'ye çıkarılmasına dair ihtiyati tedbir talep etmiştir....
DAVACI VEKİLİNİN İSTİNAF TALEBİNDE İLERİ SÜRÜLEN SEBEPLERİ: Davacının, davaya konu yeri güzellik merkezi olarak kullanmaya başladığını, taraflar arasında yapılan kira sözleşmesine istinaden pandemi nedeniyle iş yapamaz ve kirayı ödeyemez duruma geldiğini, kiralayandan fiyatı düşürmesini talep ettiğini, bu talebinin kabul edilmediğini, 01/12/2020 tarihinden itibaren aylık kira bedelinin 7.000,00- TL'den 3.500,00- TL'ye düşürülmesine yönelik ihtiyati tedbir kararının verilmesi talebinin mahkemece red edildiğini, müvekkilinin aylık kira bedelini her ayın 1 ile 5'i arasında peşin olarak ödediğini ve en son 01.112020 aylık kira bedelini ödediğini, Aralık 2020 ayı kira bedelini ödeyemediğini, pandemi nedeni ile ifa güçlüğünün, müvekkilinin önceden öngöremeyeceği olağanüstü bir durum olduğunu belirterek, ilk derece mahkemesince ihtiyati tedbir taleplerinin reddine yönelik verilen red kararının kaldırılmasını ve ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir....
Mahkemece; ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir....
Bununla birlikte, ihtiyati tedbire karar verilirken tarafların çıkar dengesini ve ihtiyati tedbirin amacını hakimin gözetmesi gerekli ve zorunludur. Kanun koyucu, ihtiyati tedbir hakkında karar verecek olan hakime geniş bir takdir alanı bırakmışsa da; hakim, her somut olayda, ihtiyati tedbir şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediğini dikkatlice incelemeli ve hangi yasal sebebe ve hangi somut duruma göre ihtiyati tedbir kararını verdiğini kararında belirtmelidir. İhtiyati tedbir şartları mevcut değilse, Kanun'un öngördüğü ölçüde ispat edilememişse veya yaklaşık da olsa ispatı yargılamayı gerektiriyorsa ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmelidir. HMK'nın 389. maddesindeki şartların mevcut olması ve talep halinde ise hakim, ihtiyati tedbire davanın her aşamasında karar verebilir....
SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10.11.2021 NUMARASI : 2021/1615 ESAS DAVA KONUSU : Kira (Uyarlama İstemli) KARAR : Konya 2....
Kanunun 390/3. maddesinde “Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır." şeklinde düzenlemeye yer verilmiştir. Yargıtay 3.Hukuk Dairesinin 2021/3452 esas, 2021/6001 karar sayılı kararında gerekçeleri açıklandığı üzere Türk Borçlar Kanunu'nun 138. maddesi uyarınca açılan uyarlama davasında ihtiyati tedbir kararı verilmesi mümkündür. Bununla birlikte HMK'nun 390/3 maddesinde "Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır. " düzenlemesi bulunmaktadır. O halde ihtiyati tedbir talep edenin, mahkemede talebin haklılığı hakkında bir kanaat oluşturacak şekilde kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat edecek delilleri sunmuş olması gerekmektedir....
Bu açıklamalar ışığında, salgın (pandemi) hastalık sebebiyle, kira sözleşme koşullarının (kira bedelinin) uyarlanmasına ilişkin açılan davada şartların gerçekleşmesi durumunda ihtiyati tedbir kararı verilmesinin HMK m.389 vd. hükümlerine uygun olduğundan, Ankara 15. Bölge Adliye Mahkemesinin, kira bedelinin uyarlanması davasında, davanın ve uyuşmazlığın esasını halleder şekilde ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin kararına karşı yapılan istinaf talebinin reddine ilişkin kararı yerinde değildir. Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesinin kesin kararları arasındaki uyuşmazlığın bu çerçevede giderilmesi gerekmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesi 04.01.2022 tarihli ara kararı ile; ihtiyati tedbir talebinin yargılamaya muhtaç olduğu, davanın esası hakkında hüküm doğuracak şekilde tedbir kararı verilemeyeceği anlaşılmakla bu aşamada ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği gerekçesiyle davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir....
Şti. iş ortaklığı (ALSE) tarafından 20.08.2020 tarihinde Antalya Büyükşehir Belediyesi hesabına yatırılan 12.380.231,48TL bedelin kullanım bedeli olarak yargılama neticesine göre kira bedeline veya haksız kullanım bedeline mahsup edilmek üzere işlemi yapıldığını, söz konusu durumun belediye ve kamu aleyhine zarara yol açacağı, ihtiyati tedbir kararı verilirken taktir edilen %15 teminatın bu zararı gidermeye yeterli olmayacağının ortada olduğu, davacı iş ortaklığının kira bedeli indirimi/kira süresinin uzatılması talebinin İdare tarafından uygun görülmediğini, tüm bu nedenlerle, davacı tarafından talep edilen ve mahkeme tarafından kabul edilmiş olan ihtiyati tedbir kararının hukuka aykırı olduğunu, tedbir talebinin davadan elde edilecek sonucun tedbir yoluyla sağlanması niteliğinde olduğundan, uyuşmazlığın esasını halleder ve dava sonucunu elde eder şekilde ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceğini, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde...
Şti. iş ortaklığı (ALSE) tarafından 20.08.2020 tarihinde Antalya Büyükşehir Belediyesi hesabına yatırılan 12.380.231,48TL bedelin kullanım bedeli olarak yargılama neticesine göre kira bedeline veya haksız kullanım bedeline mahsup edilmek üzere işlemi yapıldığını, söz konusu durumun belediye ve kamu aleyhine zarara yol açacağı, ihtiyati tedbir kararı verilirken taktir edilen %15 teminatın bu zararı gidermeye yeterli olmayacağının ortada olduğu, davacı iş ortaklığının kira bedeli indirimi/kira süresinin uzatılması talebinin İdare tarafından uygun görülmediğini, tüm bu nedenlerle, davacı tarafından talep edilen ve mahkeme tarafından kabul edilmiş olan ihtiyati tedbir kararının hukuka aykırı olduğunu, tedbir talebinin davadan elde edilecek sonucun tedbir yoluyla sağlanması niteliğinde olduğundan, uyuşmazlığın esasını halleder ve dava sonucunu elde eder şekilde ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceğini, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde...