Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, söz konusu 95.210,00 TL'nin kira alacağı kabul edilerek, davalının itirazdan sonra yaptığı 25.100,02 TL ödeme nazara alınarak 70.419,98 TL üzerinden itirazının iptaline ve yasal süresi içerisinde ödemede bulunulmadığından davalının tahliyesine karar verilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, imzalanan protokol gereğince talep edilen ve depozito olarak ödenmesi gerektiği belirtilen miktarın, kira alacağı olup olmadığına ilişkindir. Mahkemece söz konusu meblağın 15.05.2012-15.05.2015 tarihlerinde kira sözleşmesine mahsup edileceğinden bahisle kira alacağı olduğu kabul edilmiştir. Depozito (güvence bedeli)'nun sözleşme gereğince uğranılacak zararların garanti altına alınması ve karşılanması için taraflarca öngörülebileceği gibi, taraflar ileride ödenmesi gereken, kira bedellerinin, teminat altına alınması için de depozito ödenmesini sözleşmede kararlaştırabilirler. Bu durumda depozitonun, kira alacağı niteliğinden olduğu kabul edilemez....

    düşen kira bedelinin tespiti ve davalının devraldığı arsaya yerleştiği tarihten itibaren işlemiş kira alacağı ve yasal faizinin tahsili için işbu davanın açıldığını beyan etmiştir....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 23.3.2006 gününde verilen dilekçe ile senet iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 09.10.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 01.12.2004 tarihli kira sözleşmesi nedeniyle kira bedeli olarak düzenlenen 15.000.00 YTL karşılığı 4 adet Euro bedelli senetlerin, kira sözleşmesi feshedildiğinden karşılıksız kalmasından dolayı iptali istemine ilişkindir. Davalı, kira bedeli olarak davacılardan dava konusu olan senetleri almadığını, sadece bir adet şahsi alacağı için 15.000.00 YTL karşılığı Euro bedelli senet aldığını, bunun da kira sözleşmesiyle ilgisinin olmadığını, davanın reddini savunmuştur....

      -KARAR- Dava; kira sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için girişilen icra takibine yönelik itirazın iptali, icra inkar tazminatı ve tahliye istemine ilişkindir. Davalı temsilcisi, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, tahliye talebi yönünden HUMK’nun 46.maddesi uyarınca ayrılma kararı verilmiş, ayrı bir esasa kaydedilen bu dava yönünden görevsizlik kararı verilmiş,yapılan yargılama,toplanan deliller neticesinde kira alacağı davasının 6570 sayılı yasa kapsamında kira sözleşmesine dayanılan kira alacağı mahiyetinde olması nedeniyle HUMK’nun 8.maddesi uyarınca Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğu gerekçeleri ile dava dilekçesinin görev yönünden reddine, karar kesinleştiğinde ve istem halinde dosyanın görevli nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, hüküm davalı temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir....

        Dava, ödenmeyen kira alacağı ve erken tahliye nedeniyle yoksun kalınan kira kaybı zararının tahsili isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili ile davalı arasında01.11.2006 başlangıç tarihli kira sözleşmesi imzalandığını, son kira bedelinin 3.000 Dolar olduğunu, davalı kiracının 19.01.2009 tarihinde taşınmazı tahliye ettiğini, davalının mecuru tahliye ettiğinde, ödenmeyen 2008 yılı Kasım, Aralık ve 2009 yılı Ocak aylarına ait kira alacağı ile mecurun 2009 yılı Ağustos ayında yeniden kiraya verilebildiğinden bu aya kadar ki kira bedelleri toplam 30.000 USD ve sözleşmenin 11. Maddesi gereğince cezai şart olarak ödenmesi gereken 1 yıllık kira bedelinden, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, şimdilik 3.000 USD'ın davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kira alacağı ve makul kira tazminatı Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı kira alacağı ve makul kira tazminatı davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA ve aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenden alınmasına 24/12/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            -TL 'den 11 aylık kira alacağı toplamı 8.250.-TL 'den olmak üzere toplam 14.250.-TL kira alacağı bulunduğunu; ayrıca davaya konu kiralananlar davalıya sağlam ve eksiksiz olarak teslim edildiği halde yapılan delil tespiti sonucunda kiracı tarafından tazmin edilmesi gereken hasar bedelinin malzeme ve işçilik dahil 11.100.-TL olduğunun tespit edildiğini belirterek kira sözleşmelerinin feshini, kira parası ve zarar bedeli toplamı olan 25.350.-TL 'nin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiştir. Davalı kiralananda 11 yıldır kiracı olarak bulunduğunu, kiralananları davacının bilgisi dahilinde tahliye ederek eksiksiz ve sağlam olarak davacıya teslim ettiğini, zamanla oluşan yıpranmalar sebebiyle davacıya 2.000.-TL ödeme yaptığını belirterek davanın reddini dilemiştir. Mahkemece akdin feshi davasının reddine, 5.000.-TL kira alacağı ve 9.590.-TL hasar bedeli olmak üzere toplam 14.950....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Dava itirazın iptali, kiralananın tahliyesi ve kira alacağının tahsiline ilişkindir. Mahkemece itirazın iptali ile 1.501.64 TL kira alacağı üzerinden takibin devamına, tahliye hususunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından kira alacağı yönünden temyiz edilmiştir. Bu durumda hükmün temyiz inceleme görevi dairemize ait bulunmadığından dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 2.3.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                Mahkemece bozmaya uygun olarak olarak davalının kira alacağı ve kira tazminatı değerlendirilmiş ve kira alacağı 2010 Kasım ayı 3.000 tl, Aralık ayı 3.000 TL, 2011 Ocak ayı 3.000 TL ve 2011 şubat ayı 15 günlük 1500 TL olmak üzere 10.500 TL olarak hesap edilmiş ise de; davalı kiraya veren cevap dilekçesinde; 2010 Aralık ayı kira alacağı olarak 2.300 TL ödendiğini kabul ederek 700 TL talepte bulunduğu ve toplam kira alacağını 8.200 TL olarak belirttiği anlaşılmakla, Mahkemece hükmün gerekçesinde davacı kiracının toplam 8.200 TL borçlu olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, davalının talebi aşılarak, davacı kiracının 10.500 TL kira borcunun olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş olmasının doğru olmadığı anlaşılmıştır....

                  Sulh Hukuk Mahkemesinin 10.07.2014 tarih 2014/228 Esas-2014/989 Karar sayılı kira bedelinin tespiti davası nazara alındığında geçerli kira sözleşmesinin 25.10.2007 tarihli ve 350 TL bedelli kira sözleşmesi olduğu kabul edilerek, davalının ...'a ait banka hesabına yapmış olduğu ödemeler de düşülürek alacak hesabı yapılmıştır. Mahkemece ise davalının derdestlik itirazının kabul edildiği belirtilip ilk yapılan icra takibinde istenen ve mükerrer takip konusu olan alacak kalemleri dışında kalan önceki takibe konu olmayan 25.05.2013 ve 25.06.2013 tarihli 200.00'er TL kira farkı alacağı olan 400.00 TL alacağın ödenip ödenmediği üzerinde durularak ödenmediği belirtilen Haziran 2013 ayına ait 200.00 TL kira farkı alacağı ve işlemiş faiz üzerinden itirazın kaldırılmasına, icra inkar tazminatına ve davalının kiralanandan tahliyesine karar verilmiştir. Davacı alacaklının başlattığı her iki takipte dayandığı kira sözleşmeleri farklıdır....

                    UYAP Entegrasyonu