toplam kira alacağı olarak davalıdan 4.070,00 TL talep edildiğini, bu güne kadar da herhangi bir ödeme yapmadığını, kendisinin iddia ve kabul ettiği kira borç tutarını dahi ödemediğini, davalının temerrüde düştüğünü, tahliye şartı gerçekleştiğini, dava tarihi itibariyle Aralık 2015 ayı kira bedeli dahil müvekkilin kira alacağının 4.600,00 TL olduğunun tespiti ile davalından tahsilini ve kiralanının üçüncü kira dönemine ilişkin davalıdan talep olunabilecvek rayiç kira bedelinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir....
Dava, ecrimisil alacağı nedeniyle yapılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, dava dilekçesinde, müvekkilinin ... ili ... ilçesi ... Ada ... parsel sayılı taşınmazda 1586/2400 hisse satın aldığını, davalıların taşınmazı günümüze kadar kullandığını ancak kira bedeli ödemediğini beyan ederek davalıların icra takibine itirazlarının iptalini istemiştir. Davalılar ise arada kira ilişkisi olmadığını, taşınmazı haricen daha önceden satın aldıklarını, tapuyu sonradan aldıklarını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece davacının pay ve paydaş çoğunluğu olmadan kira sözleşmesi yapamayacağı, ayrıca davacı tarafından kira ilişkisinin varlığının ispat edilemediği, davacı tarafın yemin de teklif etmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
Bu durumda Mahkemece taşınmazın hangi tarihte tahliye edildiği tespit edilerek, tahliye tarihine kadar doğan kira alacağı yönünden istemin kabulüne, tahliye sonrası kira alacağı yönünden ise istemin reddine karar verilmesi gerekirken alacağın tamamı üzerinden itirazın kaldırılmasına karar verilmesi doğru değildir. Karar bu nedenle bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428 ve İİK.nın 366.maddesi uyarınca kararın BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edenlere iadesine, 15.04.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
K A R A R Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine kira alacağı ve tahliye istemli olarak başlatılan icra takibine davalı borçlunun itirazı üzerine davacı, icra mahkemesinden itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuş mahkemece davanın kabulü ile itirazın kaldırılması ve tahliyeye karar verilmiş, karar davalı borçlu tarafından temyiz edilmiştir. Davacı alacaklı, 01.10.2002 başlangıç tarihli ve 1 yıl süreli aylık 50.00 TL bedelli yazılı kira sözleşmesine dayanarak, 04.03.2016 tarihinde başlattığı icra takibi ile 2016 yılı Ocak, Şubat, Mart aylarına ait toplam 1.050,00 TL kira alacağının tahsilini talep etmiş, davalı borçlu süresinde verdiği itiraz dilekçesi ile borca itiraz etmiştir. İfa zamanının taraflarca kararlaştırıldığı hallerde belirlenen süreden önce borç muaccel olmaz. Takip dayanağı kira sözleşmesinde, kira bedelinin her ayın 5'inde aylık peşin ödeneceği kararlaştırılmıştır....
Dava, kira alacağının tahsili için başlatılan icra takibinden dolayı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmesi üzerine hüküm davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasında 01/03/2012 başlangıç tarihli 1 yıl süreli kira sözleşmesi düzenlendiği hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmede aylık kira bedelinin 360 TL olduğu, aylık peşin olarak ödeneceği, vadesinde ödenmeyen kira bedellerine aylık %10 gecikme bedeli ekleneceği, bir kira bedelinin ödenmemesi halinde kira dönemine ait diğer günü gelmemiş kira bedellerinin de muaccel hale geleceği, kiralananın mesken olarak kullanılacağı kararlaştırılmıştır. Davalı kiralayan tarafından 03/05/2012 tarihinde başlatılan icra takibi ile 11 aylık kira alacağı toplamı olan 3960 TL asıl alacak ve 396 TL işlemiş faiz alacağının tahsili istenmiştir....
Davacının davasını ıslah etmesi ve alacağını kira alacağı olarak talep etmesi sonrasında HMK'nın 4/1- 4 bendinde, "Bu kanun ile diğer kanunların, Sulh Hukuk Mahkemesi veya Sulh Hukuk Hakimini görevlendirdiği Sulh Hukuk Mahkemesi bakar" yine aynı kanunun 4/1- a maddesi hükmünde de kira ilişkisinden değer alacak davaları da dahil olmak üzere kira ilişkisinden doğan davalarda Sulh Hukuk MAhkemesinde görevli olduğunun düzenlenmesi nedeniyle, bu aşamada mahkememizin işbu davada görevsiz olduğu..." gerekçelerine yer verilerek "6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 114/1/C VE 115/1- 2 madeleri uyarınca davacının davasının dava şartı (görev) yokluğundan usulden reddine" dair karar verilmiştir. Kocaeli 4. Sulh Hukuk Mahkemesi'nce; "...davacının kullandığı kira alacağı ibaresi davanın niteliğini değiştiremeyeceğinden ve davacı ile davalı arasında yapılmış bir kira sözleşmesi , kira ilişkisi bulunmadığından davanın niteliğinin müdahalenin meninden kaynaklanan ecrimisil talebidir....
Noterliğinin 02.12.2016 tarih ve 15094 yevmiye sayılı kira sözleşmesi ibraz edilmiş olmakla bu hali ile kira ilişkisi İİK 269/b maddesinde düzenlendiği şekli ile ispatlandığından bu yöndeki davalı itirazı yerinde değildir. Uyuşmazlığın bu kira sözleşmesine göre çözümlenmesi gerekmektedir. Bilirkişi 01.10.2021 tarihli raporunda; sözleşmede kira bedelinin 33.000,00 TL+ KDV olarak kararlaştırıldığı, artış oranının Yİ-ÜFE olarak belirlendiğinden 2017 yılı kasım ayı TÜİK verisine göre % 15,38 oranında artırım yapılması gerektiğini, bu oran üzerinden artırıldığında, 2017 yılı kira bedelinin 38.075,40 TL olduğunu, peşin ödeneceğinden ödeme günü olan 02/12/2017 tarihinden takip tarihine kadar yasal faiz hesapladığını, % 18 KDV hesaplayarak davacı alacaklının davalı borçludan 38.074,40 TL kira bedeli, 1.577,26 TL kira alacağı faizi, 6.853,57 TL KDV alacağı, 283,91 TL KDV alacağı faizi olduğunu belirtilmiştir. Rapor hukuka uygun olup, hüküm kurmaya da elverişlidir....
Dolayısıyla cari hesap alacağı yönünden zamanaşımı süresi 31/08/2013 tarihinde dolmuş olup, bu tarihten sonra dava açıldığından davalının süresindeki zamanaşımı itirazı nedeniyle bu alacak kalemi yönünden davanın reddine karar verilmiştir. Kira alacağı yönünden ise, davalı vekili tarafından gönderilen Gemlik 1.Noterliğinin 26/04/2010 tarihli ihtarnamede kabul edilen hususlar ile davalının davacı şirkete verdiği 06/05/2010 tarihli dilekçesiyle kira bedellerini ödeyeceğini belirtmesi ikrar niteliğinde olduğundan, bu ikrarla zamanaşımı kesilmiştir.Bu nedenle davalının kira alacağına ilişkin zamanaşımı itirazı yerinde görülmemiştir. Davacı davalının 2 adet dairenin kira bedellerini aldığını belirterek, iadesini talep etmektedir. Davalı davacıya gönderdiği ihtarnamede 2005 yılı ortasından itibaren düzenli olmasa da aralıklı olarak kira bedellerinin alındığını kabullenmiştir....
KARAR Davacı alacaklı tarafından davalı borçlular aleyhine kira sözleşmesinden kaynaklanan alacak ve tahliye istemli olarak başlatılan icra takibine davalı borçluların itirazı üzerine davacı icra mahkemesinden itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuş mahkemece davanın reddine karar verilmiş karar davacı alacaklı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre davacı alacaklı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine , 2- Davacı alacaklının kira, ortak gider ve damga vergisi alacağı ile tahliyeye yönelik temyiz itirazlarına gelince; Davacı alacaklı, 26/08/2014 başlangıç ve 31/07/2017 tarihli kira sözleşmesine dayanarak 20/04/2015 tarihinde başlattığı icra takibi ile 2015 yılı Ocak, Şubat, Mart aylarına ait elektrik, su gider alacağı, damga vergisi alacağı, 2015 yılı Şubat , Mart ve Nisan aylarına ait kira ve ortak gider alacağı ile işlemiş faiz...
Dava, temerrüt nedeni ile kiralananın tahliyesi ve kira alacağı istemine ilişkindir. Mahkemece kiralananın tehliyesine, 39.044.48 TL alacağın davalıdan tahsiline, asıl alacak olan 22.009.48 TL'ye temerrüt tarihinden itibaren aylık %12 gecikme faizi yürütülmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davada dayanılan ve karara esas alınan 01.11.2009 başlangıç tarihli ve 1 yıl süreli kira sözleşmesindeki imzaların taraflara ait olduğu yapılan bilirkişi incelemesi sonucu belirlenmiştir. Davacı 04.01.2012 tarihinde çektiği ihtarnamede ödenmeyen bakiye kira bedeli 12.009.48 TL ile birikmiş faiz 17.035 TL'nin ve muaccel hale gelen kira alacağı Ocak 2012 ile Ekim 2012 arası 10.000 TL olmak üzere toplam 39.044.48 TL kira ve faiz alacağının ödenmesini istemiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde, ihtarnamedeki taleplerini yineleyerek sonuçta 39.044,48 TL'nin tahsili ile 22.009,48 TL asıl alacağa temerrüt tarihinden itibaren aylık % 12 faiz yürütülmesini istemiştir....