WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

temel ilişkinin kira alacağından kaynaklı olması sebebiyle uyuşmazlığa bakma görevinin Sulh Hukuk Mahkemesine ait olduğu anlaşılmıştır....

    Taraflar arasında yazılı bir kira sözleşmesi bulunmamaktadır. HMK'nun 4/a maddesi hükmüne göre,”kiralanan taşınmazların 9.6.1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra iflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere ,kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalara” bakmaya görevli mahkemenin sulh hukuk mahkemeleri olduğu belirtilmiştir.HMK'nunda yapılan bu yasal düzenleme ile icra hukukundan kaynaklanan tahliye davaları hariç olmak üzere kira ilişkisinden kaynaklanan tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar, tarafların sıfatlarına ve miktara bakılmaksızın sulh hukuk mahkemelerinde bakılacağı belirtilmiştir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, kira sözleşmesinden kaynaklı tazminat istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. İddianın ileri sürülüş biçimi ve dosya kapsamındaki belgeler dikkate alındığında uyuşmazlığın kiralanan yerin teslim edilmediği iddiasına dayalı zararın tazminini talebine ilişkin olduğu, uyuşmazlığın bu haliyle kira ilişkisinden kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Kira ilişkisinden kaynaklı uyuşmazlıkların HMK'nın 4/1- a hükmü gereğince sulh hukuk mahkemesinin görev alanında olduğu, görevin kamu düzenine ilişkin olduğu dikkate alındığında mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken davanın esasının incelenmesi doğru görülememiştir....

      Dava; kira ilişkisinden kaynaklı hor kullanma nedeniyle tazminat istemine ilişkindir. 1-) 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK'nun 4/1-a maddesine göre; kiralanan taşınmazların, 09.06.1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalarda "Sulh Hukuk Mahkemesi" görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re'sen gözetilir. Taraflar da yargılama bitinceye kadar görev itirazında bulunabilirler. Görev itirazı yapılmamış olsa bile re'sen mahkeme, ilk önce görevli olup olmadığını inceleyip karara bağlamalıdır. Somut olayda; uyuşmazlık, kira ilişkisinden kaynaklanmaktadır....

        HÜKÜM; Ayrıntısı ve yasal gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Taraflar arasında kira ilişkisine dayalı alacak iddiası söz konusu olup; HMK' nun 4/a maddesi uyarınca kira ilişkisinden kaynaklı alacak davasında mahkememiz görevli olmayıp; bu davaya bakma görevinin Sulh Hukuk Mahkemesi olduğundan; mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, davanın görev dava şartı yokluğu nedeni ile USULDEN REDDİNE, 2-Dosyanın HMK' nun 20. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden itibaren 2 haftalık kesin süre içerisinde talep edilmesi halinde görevli Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 3-Yargılama, harç ve giderlerinin 6100 sayılı HMK'nun 331/2. maddesi uyarınca görevli mahkemece DİKKATE ALINMASINA, 4-Kararın birer örneğinin davacı gider avansından karşılanmak üzere taraflara TEBLİĞİNE, 5-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesinden sonra 6100 sayılı HMK'nun 333....

          Dava, taraflar arasındaki araç kiralama sözleşmelerinden kaynaklı maddi-manevi tazminat isteminden ibarettir. Düzenlenen kira sözleşmelerine göre, davalının kiraya veren davacının kiracı olduğu, davalının sahibi olduğu ... ve ... plaka sayılı araçların davacıya tesliminin kararlaştırıldığı, her iki araç içinde kiranın başlangıç tarihinin 11/04/2022, kira süresinin bir yıl ve kira bedelinin 36.000,00-TL olduğu anlaşılmıştır. HMK. nun 4.maddesinde yapılan düzenleme uyarınca; Kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaların, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın Sulh Hukuk Mahkemelerinde görüleceği hükme bağlanmıştır. Mahkemelerin görevi, ancak Kanunla belirlenir (HMK m.1). kanunla düzenlenir. görev ilişkin kurallar kamu düzenindendir....

            İSTİNAF NEDENLERİ: Alacaklı vekili; borçlunun dava dışı şirketin kira sözleşmesinden kaynaklanan borçları için 15.11.2017 tarihli TBK 128 maddesi gereğince garanti sözleşmesi imzaladığını ve borçlu ...'nin 15.11.2017 tarihli kira sözleşmesinden kaynaklı borçları garanti ettiğini, İİK 257 madesinde düzenlenen şartların oluştuğunu, borçlunun kiracı şirketin kurucusu ve münferit yetkili şirket müdürü olduğunu, kiracının kira ilişkisinden kaynaklı bakiye kira alacağını ödemediğini, kiracı şirketin bakiye alacağa ilişkin 30.11.2020 tarihli çeki ve 01.10.2020 tarihli 525.564,00 TL lik senedi verdiğini bonçlunun da bu senedi kaşe üzerine imza atarak verdiğini, kira alacaklarının belirlenen dönemde ödenmemesi halinde muaccel olacağını, kiracının kira borçlarını ödemediğini, alacağın varlığının yaklaşık ispat edildiğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir....

              Davacı tarafça söz konusu sözleşmesinin davalı tarafça fesih edilmiş olmasına rağmen kiralananın geç tahliye edilmesinden kaynaklı olarak alacak istemiyle işbu davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Bu hali ile; uyuşmazlığın kira ilişkisinden kaynaklandığı, uyuşmazlığın kira sözleşmesi hükümleri çerçevesinde çözümlenmesi gerektiğinden davaya bakma görevi de yukarıda anılan yasal düzenleme gereği Sulh Hukuk Mahkemesine ait olup, davanın HMK 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca görev dava şartı yokluğundan usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak izah edildiği üzere; 1-Mahkememizin görevsizliği nedeniyle HMK'nın 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca DAVANIN GÖREV DAVA ŞARTI YOKLUĞUNDAN USULDEN REDDİNE, 2-HMK.nun 20....

                DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde; Davacı tarafından açılan iş bu davada kira ilişkisinden kaynaklı alınan kambiyo senedinin geçersiz olduğuna ilişkin uyuşmazlığın çözümünde Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek, HMK'nın 115/2. maddeleri uyarınca davanın usulden reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki hüküm kurulmuştur. (Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'nin 12/09/2019 tarihli, Esas No : 2017/8336 Karar No : 2019/6596 sayılı ilamı, Yargıtay 6....

                  Görev itirazı yapılmamış olsa bile re'sen mahkeme, ilk önce görevli olup olmadığını inceleyip karara bağlamalıdır.Somut olayda; davacı kira ilişkisinden kaynaklı fazla ödendiği belirtilen paranın istirdadını talep etmiş olup, uyuşmazlık kira ilişkisinden kaynaklanmaktadır. Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK'nın 4/1-a maddesi uyarınca, dava değerine bakılmaksızın davaya bakma görevi Sulh Hukuk Mahkemesi'ne aittir. Hal böyle olunca, mahkemece uyuşmazlığın çözümünde Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek, görevsizlik kararı vermesinde usul ve yasaya aykırı yön yoktur. İlk derece mahkemesinin kararında esası etkileyen bir usul hatası bulunmadığı, vakıa tespitlerinin tam ve doğru olarak yapıldığı, maddi hukuk normlarının doğru olarak uygulandığı, delillerin değerlendirilmesinde de hatalı bir sonuca varılmadığı anlaşıldığından HMK.353/1-b-1 maddesi gereğince davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu