Dava dava sırasında verilen ihtiyati tedbir nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemiyle açılan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. H.M.K'nın 399/I. madde hükmüne göre (1) Lehine ihtiyati tedbir kararı verilen taraf, ihtiyati tedbir talebinde bulunduğu anda haksız olduğu anlaşılır yahut tedbir kararı kendiliğinden kalkar ya da itiraz üzerine kaldırılır ise haksız ihtiyati tedbir nedeniyle uğranılan zararı tazminle yükümlüdür. (2) Haksız ihtiyati tedbirden kaynaklanan tazminat davası, esas hakkındaki davanın karara bağlandığı mahkemede açılır. (3) Tazminat davası açma hakkı, hükmün kesinleşmesinden veya ihtiyati tedbir kararının kalkmasından itibaren, bir yıl geçmesiyle zamanaşımına uğrar." Yani tedbir talebi bulunan taraf talep tarihinde haksız olacak veya tedbirin gerekleri süresinde yerine getirilmediğinden kendiliğinden kalkmış olacak ya da tedbir itiraz üzerine kaldırılmış olacaktır....
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, taraflar arasında imzalanan adi ortaklı sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin olup, istinafa konu uyuşmazlık ise mahkemenin ihtiyati tedbir talebinin reddine dair verilen 09/07/2021 tarihli ara karara ilişkindir. İstinaf incelemesi, HMK'nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Geçici hukuki koruma türlerinden olan İhtiyati Tedbir 6100 sayılı HMK’nın 389 vd. maddelerinde düzenlenmiştir. HMK’nın 389. maddesinde ihtiyatin tedbirin şartları, 390. maddesinde ihtiyati tedbir talebi, 391. maddesinde ihtiyati tedbir kararının kapsam ve içeriği, 393. maddesinde ihtiyati tedbir kararının uygulanması, 394. maddesinde ihtiyati tedbir kararına itiraz ve uygulanacak usule yer verilmiştir....
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, taraflar arasında imzalanan adi ortaklı sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin olup, istinafa konu uyuşmazlık ise mahkemenin ihtiyati tedbir talebinin reddine dair verilen 09/07/2021 tarihli ara karara ilişkindir. İstinaf incelemesi, HMK'nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Geçici hukuki koruma türlerinden olan İhtiyati Tedbir 6100 sayılı HMK’nın 389 vd. maddelerinde düzenlenmiştir. HMK’nın 389. maddesinde ihtiyatin tedbirin şartları, 390. maddesinde ihtiyati tedbir talebi, 391. maddesinde ihtiyati tedbir kararının kapsam ve içeriği, 393. maddesinde ihtiyati tedbir kararının uygulanması, 394. maddesinde ihtiyati tedbir kararına itiraz ve uygulanacak usule yer verilmiştir....
Sulh Hukuk Mahkemesi 2021/639 Esas sayılı dosyasında davanın devam ettiğini bildirerek ilk derece mahkemesinin ihtiyati tedbir isteminin reddine dair ara kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLER: 29.06.2018 tarihli yazılı kira sözleşmesi, ihale evrakları ve tüm dosya kapsamı. DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dava, 2886 sayılı yasa kapsamında imzalanan kira sözleşmesinin hitamından sonra kiralananın tahliye edildiği tarihe kadarki dönem için kiralayan idare tarafından talep olunan kullanım bedeli ile ilgili olarak borçlu olunmadığının tespitine, ihtiyati tedbir talebi ise dava konusu kullanım bedeli ile ilgili olarak takip başlatılmaması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davacı vekilinin ihtiyati tedbir istemine ilişkin olarak tensip ara kararı ile talebin reddine karar verilmiş, davacı vekili bu ara karara yönelik olarak istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
Sözleşmenin sona erdiği tarih itibariyle taraflar arasındaki kira ilişkisi sona erdiğinden taraflar arasında ihale ile yeniden kiralamanın yapıldığı tarihe kadar davalı haksız işgalci durumundadır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 22.12.2010 gün ve 2010/13- 671- 696 sayılı kararı da bu doğrultudadır. 6100 sayılı HMK'nun 390. maddesine göre ihtiyati tedbir, dava açılmadan önce, esas hakkında görevli ve yetkili olan mahkemeden; dava açıldıktan sonra ise ancak asıl davanın görüldüğü mahkemeden talep edilir. İstinafa konu karar ihtiyati tedbir talebine yönelik olup dava açıldıktan sonra ihtiyati tedbir kararının asıl görevli mahkemesinden istenmesi gerektiği temel ilke olup görev hususunun mahkemesince re’sen yargılamanın her aşamasında öncelikle gözetilmesi gerekir....
Sözleşmenin sona erdiği tarih itibariyle taraflar arasındaki kira ilişkisi sona erdiğinden taraflar arasında ihale ile yeniden kiralamanın yapıldığı tarihe kadar davalı haksız işgalci durumundadır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 22/12/2010 gün ve 2010/13- 671- 696 sayılı kararı da bu doğrultudadır. 6100 sayılı HMK'nun 390. maddesine göre ihtiyati tedbir, dava açılmadan önce, esas hakkında görevli ve yetkili olan mahkemeden; dava açıldıktan sonra ise ancak asıl davanın görüldüğü mahkemeden talep edilir. İstinafa konu karar ihtiyati tedbir talebine yönelik olup dava açıldıktan sonra ihtiyati tedbir kararının asıl görevli mahkemesinden istenmesi gerektiği temel ilke olup görev hususunun mahkemesince re’sen yargılamanın her aşamasında öncelikle gözetilmesi gerekir....
Sözleşmenin sona erdiği tarih itibariyle taraflar arasındaki kira ilişkisi sona erdiğinden taraflar arasında ihale ile yeniden kiralamanın yapıldığı tarihe kadar davalı haksız işgalci durumundadır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 22/12/2010 gün ve 2010/13- 671- 696 sayılı kararı da bu doğrultudadır. 6100 sayılı HMK'nun 390. maddesine göre ihtiyati tedbir, dava açılmadan önce, esas hakkında görevli ve yetkili olan mahkemeden; dava açıldıktan sonra ise ancak asıl davanın görüldüğü mahkemeden talep edilir. İstinafa konu karar ihtiyati tedbir talebine yönelik olup dava açıldıktan sonra ihtiyati tedbir kararının asıl görevli mahkemesinden istenmesi gerektiği temel ilke olup görev hususunun mahkemesince re’sen yargılamanın her aşamasında öncelikle gözetilmesi gerekir....
Sapanca Asliye Hukuk Mahkemesinin 28/07/2022 tarihli ara kararı ile;... ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı ihtiyati tedbir talep eden davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; HMK'nın 389. maddelerindeki hukuki yarar ve diğer koşullar oluştuğunu; HMK'nın 400. ve 401. madde koşulları oluştuğunu; aracın yargılama devam ederken tevdi edilmesi yahut yetkili servisin haksız talepleriyle tarafımızca alınması halinde sorumluluk tarafımıza yüklenecek olmakla, delilin hemen tespit edilmemesi hâlinde kaybolacağı yahut ileri sürülmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı ihtimal dâhilinde bulunmakla hukuki yarar olduğunu beyan ile; yerel mahkemeara kararının kaldırılmasına, karar verilmesini talep ederek, istinaf başvurusunda bulunmuştur....
Maddesine göre, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. HMK 390/3. Maddesine göre, tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır. HMK 391. Maddesinde, ihtiyati tedbir kararının şekil şartları belirtilmiş, mahkemenin ihtiyati tedbir kararına yapılan itirazın reddine ilişkin kararının bu şekil şartlarına uygun olduğu anlaşılmıştır. HMK 392.maddesinde (1) İhtiyati tedbir talep eden, haksız çıktığı takdirde karşı tarafın ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğrayacakları muhtemel zararlara karşılık teminat göstermek zorundadır....
Şti. vekili, müvekkili şirket hakkında ...Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2011/917 Esas sayılı iflasın ertelenmesi talepli davada verilen ihtiyati tedbir kararına rağmen icra müdürlüğü tarafından tahliyeyle ilgili takibin devamına karar verilmesinin yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek işlemin iptalini talep etmiştir. Somut olayda, iflasın ertelenmesi talepli davada verilen ihtiyati tedbir kararı bulunmakta olup, bu durumda borçlu aleyhine 6183 sayılı Kanuna göre yapılan takiplerde dahil olmak üzere hiçbir takip yapılamaz, evvelce başlamış takipler de durur. Aynı nedenle ihtiyati tedbir kararı olduğu sürece borçlu aleyhine alınmış tahliye kararının infazı da yapılamaz. İflas ertelemesi davasında verilen ihtiyati tedbir kararının amaçlarından biri de, borçlunun ekonomik durumunun iyileştirilmesine imkan tanınarak borçlarının ödenmesinin sağlanması olduğuna göre borçlunun bulunduğu yerden tahliye edilmesi bu amacın gerçekleştirilmesini engelleyecektir....