Mahkemece davacının tapu iptali ve tescil açısından davasının kabulüne, ... ili, ... ilçesi, ... köyü, 157 ada 2 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile orman vasfı ile Hazine adına tapuya tesciline, davacının müdahale ve kal' talebinin atiye bırakılması nedeniyle bu konuda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davalılar ... ve ...’ın vekili ile davalı ... ve arkadaşları tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamalara göre dava, kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kalan yer iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil, müdahalenin men'i ve kal' istemine ilişkindir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve çekişmeli taşınmazın 1984 yılında yapılan orman kadastrosu sırasında tahdit içine alınması üzerine, tapu malikleri tarafından açılan orman tahdidine itiraz davasının, ......
Bu nedenle; Mahkemece, öncelikle yörede orman kadastrosunun yapılıp yapılmadığı sorularak yapılmışsa, orman tahdidine ilişkin işe başlama, çalışma, işi bitirme ve sonuçlarının askı ilan tutanakları ile taşınmazın bulunduğu yeri orman tahdit sınır noktalarıyla birlikte gösterir onaylı orman tahdit harita örneği ile eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, halen Çevre ve Orman Bakanlığı (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman yüksek orman mühendisleri arasından seçilecek bir orman mühendisi ve bir fen elemanı aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, öncelikle kesinleşmiş tahdit haritası ve tapulama paftası ölçekleri denkleştirilerek sağlıklı bir biçimde zemine uygulanıp, değişik açı ve uzaklıklarda olan en az 4 ya da 5 orman tahdit sınır (OTS) noktasını gösterecek biçimde çekişmeli taşınmazın tahdit hattına göre konumu duraksamaya yer vermeyecek biçimde saptanmalı; bilirkişilere...
Yönetimi ve müdahil Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... Yönetimi, kadastro sırasında 180 ve 181 nolu orman sınır noktalarını birleştiren hattın yanlış işlenmesi nedeniyle ... Köyü, 1 ada 23 parsel sayılı 1320,40 m2 yüzölçümündeki taşınmazın, kişiler adına tespit ve tescil edildiğini ileri sürerek, taşınmazın tapu kaydının iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tescili istemi ile kadastro mahkemesinde dava açmıştır. Hazine, taşınmazın orman olarak tescili talebiyle davaya müdahil olmuştur....
Köyünde 10.02.2007 tarihinde kesinleşen orman kadastro çalışmasına göre dava konusu parselin bir kısmının orman tahdidi içinde kaldığını ve fiili durum itibari ile orman vasfında olduğunu ileri sürerek taşınmazın orman olan kısmının tapu kaydının iptali ile orman vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tescili ile men'i müdahale ve kal'e karar verilmesini, ... lehine konulan şerhin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, davanın kabulü ile ... İli Merkez İlçesi ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı gerçek kişiler tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine açılan davada ... Köyü 464 parsel sayılı 9720 m2 yüzölçümündeki davalılar adlarına tapuda kayıtlı olan ve üzerinde 2/B madde uygulaması ile Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı hususunda şerh bulunan taşınmazın 2/B madde uygulamasına konu olduğunu belirterek tapu kaydının iptali ile kendi adına tescile karar verilmesi talep edilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın tapu kaydının iptali ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı gerçek kişiler tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapu kaydının iptali ve tescil niteliğindedir....
Mahkemece davanın kabulü ile dava konusu taşınmazların tapu kaydının iptali ile ... vasfıyla ... adına kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalılardan ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava kesinleşmiş tahdide dayalı tapu iptali ve tescil ile elatmanın önlenmesi istemlerine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 3116 sayılı Kanuna göre 1944 yılında yapılıp kesinleşen ... kadastrosu bulunmaktadır. Mahkemece, ... Yönetiminin davasının kabulüne ve taşınmazların ... vasfıyla tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş ise de, verilen karar usul ve kanuna aykırıdır. Şöyle ki; ... Yönetimi dava dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında dava konusu taşınmazların kesinleşmiş ... tahdidi içinde kaldıklarını ileri sürerek tapularının iptali ile tescil talebinde bulunmuştur....
Davacı vekili, kadastro çalışması sırasında, davacıya ait Fethiye ilçesi, Arpacık köyü 318 ada 1 parsel sayılı taşınmazın yarısının orman niteliğiyle tespit edildiğini belirterek tespitin iptali ile taşınmazın davacı adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, taşınmazın orman tahdit çalışmasına göre (A) ve (A1) bölümlerinin orman sınırında kaldığı, (B) ile gösterilen bölümünün orman sınırı dışında kaldığı, ilk tesis kadastrosunda orman tahdidine uyulmaması nedeniyle (A) ve (A1) bölümlerini tapuya bağlanmış olduğu, 2/B uygulamasına göre yapılan aplikasyon ve orman sınırı dışına çıkarılması çalışmasında taşınmazda bir değişikliğe gidilmediği, orman tahdidinin kesinleşmiş olması nedeniyle aplikasyonun yeni dava hakkı vermediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir....
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kesinleşen orman tahdidine dayalı tapu iptali ve tescil davası niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde genel arazi kadastrosu 766 sayılı Kanuna göre yapılmış ve 1970 yılında kesinleşmiştir. Yörede, 10.08.2006 tarihinde askı ilânına çıkartılarak kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Dava, orman kadastrosu kesinleştikten sonra, 17.10.2012 tarihinde açılmıştır. Mahkemece, çekişmeli taşınmazın (B) harfi ile gösterilen 2371 m² yüzölçümündeki bölümünün kesinleşen orman sınırları içinde kaldığı ve orman sayılan yerlerden olduğu yöntemince yapılan araştırma ile belirlendiğine göre, bu bölümün tapu kaydının iptali ile orman vasfıyla Hazine adına tesciline karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kesinleşen orman sınırı içinde kalan tapu kaydının iptali ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden sonra 07.06.2006 tarihinde kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Genel arazi kadastrosu işlemi 1981 yılında yapılıp 04.02.1982 tarihinde kesinleşmiştir. 1- Davalı ......
Bu davada, "Çekişmeli taşınmazların orman olması nedeniyle tapu kayıtlarının iptal edilip, orman vasfıyla ... adına tesciline karar verilmesi gerektiği" hususları dava sebebi (vakıa) olarak ileri sürülmemiş ve mahkemece de tapu kayıtlarının iptalinin gerekip gerekmediği hususu tartışılmamıştır. Temyize konu dava ise, çekişmeli taşınmazların orman sayılan yerlerden olmadığı iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Kadasto Mahkemesince verilen ve şekli anlamda kesinleştiği anlaşılan kararda, davacının davasının reddine, her iki taşınmazın da tapu kayıtlarının iptali ile tamamının orman vasfıyla ... adına tesciline karar verilmiş ise de; dava, orman sınır hattının doğru tespit edilip edilmediğine ilişkin olduğundan verilen karar, orman tahdit hattı yönünden kesin hüküm olup, orman tahdit hattı bu kararla kesinleşmiştir....