Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 23.06.2010 günlü, 2010/314 Esas ve 2010/342 Karar sayılı ilamında benimsendiği üzere; Uyuşmazlığın çözümü için davanın niteliğinin belirlenmesi ve yargı yoluna ilişkin düzenlemelerin açıklanmasında yarar vardır: Bilindiği üzere, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu (HUMK)’nun 76. maddesi (Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)'nın 33. maddesi) ve 4/6/1958 tarih ve 15/6 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince, bir davada ileri sürülen olayları izah davacıya, maddi olayların hukuki tavsifi, uygulanacak yasa maddelerini bulmak ve uygulamak mahkemeye ait olup bu husus aynı zamanda hakimin doğrudan görevidir. Hakim, tarafların hukuki nitelendirmesi ile bağlı olmayıp maddi vakıalarla bağlıdır. Dayanılan maddi olguların salt ilgili tarafça bildirilen içeriğine ve o tarafın bunlara yönelik hukuki nitelendirmesine bağlı kalınarak bir sonuca ulaşılması, yukarıda belirtilen usul kanunu düzenlemelerine uygun olmaz....
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 23.06.2010 günlü, 2010/314 Esas ve 2010/342 Karar sayılı ilamında benimsendiği üzere; Uyuşmazlığın çözümü için davanın niteliğinin belirlenmesi ve yargı yoluna ilişkin düzenlemelerin açıklanmasında yarar vardır: Bilindiği üzere, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu (HUMK)’nun 76. maddesi (Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)'nın 33. maddesi) ve 4/6/1958 tarih ve 15/6 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince, bir davada ileri sürülen olayları izah davacıya, maddi olayların hukuki tavsifi, uygulanacak yasa maddelerini bulmak ve uygulamak mahkemeye ait olup bu husus aynı zamanda hakimin doğrudan görevidir. Hakim, tarafların hukuki nitelendirmesi ile bağlı olmayıp maddi vakıalarla bağlıdır. Dayanılan maddi olguların salt ilgili tarafça bildirilen içeriğine ve o tarafın bunlara yönelik hukuki nitelendirmesine bağlı kalınarak bir sonuca ulaşılması, yukarıda belirtilen usul kanunu düzenlemelerine uygun olmaz....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Taşınmazın sınırında orman bulunması ve taşınmazın niteliğinin belirlenmesi yönünden orman araştırması yapılması zorunlu bulunduğundan, dosyanın temyiz inceleme görevi .... Hukuk Dairesi'ne ait bulunmaktadır. Bu nedenle dosyanın Yargıtay Yüksek .... Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 27.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olayda sigortalının işverence tahsis edilen servis aracından inerek, başka bir işverene ait işyerine servis hizmeti veren araca bindiği ve kazanın bu araçta bulunmakta iken meydana geldiği uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık sigortalının ölümüyle sonuçlanan olayın iş kazası olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Her ne kadar Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından olay iş kazası kabul edilerek davacı anneye gelir bağlanmış ise de davalı işverenin kazanın kendi temin ettiği servis aracında meydana gelmediğini, kazanın meydana geldiği servis aracına işverenin bilgi ve izini dışında binildiğini, illiyetin kesildiğini giderek olayın iş kazası olmadığını ileri sürmesi ve esasen kazanın işverence temin edilen araçtan inilerek binilen başka bir şirkete servis hizmeti veren araçta meydana geldiğinin de sabit bulunması karşısında bu konunun öncelikle çözümlenmesi gerektiği ortadadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Mahkumiyet 1- Belgede sahtecilik suçlarında aldatıcılık niteliğinin bulunup bulunmadığının takdirinin hakime ait olduğu, Türk Ticaret Kanunu’nda öngörülen zorunlu unsurları taşımayan bir kambiyo senedinde sahtecilik yapılması halinde fiilin özel belgede sahtecilik suçunu oluşturacağı dikkate alınarak; suça konu senedin duruşmada incelenip özelliklerinin duruşma tutanağına yazılması, aldatıcılık niteliğinin bulunup bulunmadığı ve Türk Ticaret Kanunu’nda öngörülen zorunlu unsurları taşıyıp taşımadığının değerlendirilmesi, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik inceleme ile hüküm kurulması, 2- Kabule göre de; a) Sanığın suç tarihi itibarıyla kasten işlediği suçtan dolayı kesinleşmiş mahkûmiyetinin bulunmadığı, 5271 sayılı CMK'nin 231. maddesinin 8. fıkrasına eklenen 2. cümle hükmünün suç tarihinden sonra 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe girdiği gözetilmeden; alt...
’ın yeniden beyanlarına başvurularak senedin hangi tarihte verildiğinin açıklığa kavuşturulması, ayrıca belgelerde sahtecilik suçlarında aldatıcılık niteliğinin bulunup bulunmadığının takdiri hakime ait olduğundan ve ilgili kambiyo senedinin Türk Ticaret Kanunu'nda öngörülen bütün unsurları taşıyıp taşımadığının tespit edilmesi gerektiğinden suça konu bononun aslı getirtilerek incelenmek suretiyle, özelliklerinin duruşma tutanağına yazılması, ilgili kambiyo senedinin unsurlarının tam olup olmadığının belirlenmesi, aldatıcılık niteliğinin bulunup bulunmadığının gerekçeli kararda tartışılması ve denetime olanak verecek şekilde senet aslının dosya içine konulması gerektiğinin gözetilmemesi, Yasaya aykırı, katılan ... vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 19.01.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
oluşumuna göre, sanığın kusurunun niteliğinin değişebileceği ve kusur konusunda kuşkuya düşüldüğü, bu durumda, kusuru belirlemek amacıyla Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinden rapor alınması gerektiğinin gözetilmemesi. 2- 5237 sayılı TCK'nın 50. maddesinin sanık hakkında uygulanıp uygulanmamasına karar verilirken, sanığın kişiliği, sosyal ve ekonomik durumu, yargılama sürecinde duyduğu pişmanlık ile suçun işlenmesindeki özellikler nazara alınarak, dosyaya yansıyan bilgi ve kanıtlar isabetle değerlendirilip, denetime olanak verecek ve somut gerekçeler de gösterilmek suretiyle takdir hakkının kullanılmasının gerektiği, kazanın oluş şekli ve mahkemece sanığın dosyaya yansıyan iyi halinden dolayı cezasında 5237 sayılı TCK'nın 62. maddesi gereğince indirim yapıldığı halde; sanığın kabul edilen olumlu kişilik özelliklerine, yargılama sürecindeki davranışlarına, olayın oluş şekli ve sonuçlarına göre, dosya kapsamına uygun düşmeyen ve sanığın daha önce verilen az miktardaki para cezasını...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Özel belgede sahtecilik HÜKÜM : Mahkumiyet 1-Özel belgede sahtecilik suçundan açılan kamu davasında, belgelerde sahtecilik suçlarında aldatıcılık niteliğinin bulunup bulunmadığının takdiri hâkime ait olduğu dikkate alınarak; suça konu belgenin aslının, sanıktan ve tanık ...’den sorulup, bulunması muhtemel yerlerden araştırılarak duruşmaya getirilip incelenmesi, özelliklerinin duruşma tutanağına yazılıp, aldatıcılık niteliğinin bulunup bulunmadığının gerekçeli kararda tartışılması, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile mahkûmiyet hükmü kurulması, 2-Kabule göre; 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz talebi bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı...
MAHKEMESİ Temyize konu 101 ada 44 parsel sayılı taşınmazın sınırında ... bulunduğu, taşınmazın niteliğinin belirlenmesi yönünden ... araştırması yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılmakla, dosyanın temyiz inceleme görevi 20. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Bu nedenle dosyanın Yargıtay 20. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 24.06.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ Hazinenin davada taraf olduğu, çekişmeli taşınmazın niteliğinin belirlenmesi açısından orman araştırması yapılması gerektiği anlaşılmakla, dosyanın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay 20. Hukuk Dairesi'ne aittir. Bu nedenle dosyanın Yargıtay 20. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 09.10.2012 gününde oybirliği ile karar verildi....