Sayılı dosyasının kayıt kabul davasına dönüştüğü açıktır. Açıklanan nedenlerle davacının aynı alacak kalemleri bakımından kayıt kabul davası açmakta hukuki yararının bulunmadığının kabulü ile davacının kayıt kabul talebine ilişkin davasının 6100 Sayılı HMK'nın 114/1-h maddeleri gereğince hukuki yarar yokluğu nedeni ile reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir....
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; davacının daha önce yaptığı ve fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmadığı 65.390,00 TL'lik kayıt kabul talebinin kesinleşmiş mahkeme kararı ile kabul edildiği, davacının yeniden kayıt kabul talebinin uyuşmazlığın kesinleşmiş mahkeme kararı ile çözümlenmiş olması nedeniyle dava şartı yokluğundan reddi gerektiği gerekçesiyle, davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava kayıt kabul istemine ilişkindir. İcra ve İflâs Kanunu'nun 236. maddesi uyarınca iflasın kapatılmasına kadar masaya alacak yazdırmak mümkün olduğu gibi kayıt kabul davası açmak da mümkündür. (Yargıtay 19. Hukuk Dairesi'nin 2011/666-328 E.-K. sayılı ilamı) Ayrıca HMK'nın 109/3. maddesi gereğince, talep konusunun kalan kısmından açıkça feragat edilmemiş ise, ileride talep edebilmek için kalan kısmı saklı tutmaya gerek olmadığından talebin kabulü yerine reddi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir....
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili yasal süresi içinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; temlik alınan alacak ile iflas masasına kayıt kabul başvurusu yapılan alacağın örtüştüğünü, temlik eden bankanın kayıt kabul başvurusunun geçerli olduğunu, kararın hukuka aykırı olduğunu beyan ederek kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE HMK'nin 355. ve 357. maddeleri gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle bağlı olarak ve kamu düzenine aykırılık hususlarını da gözetilerek yapılan inceleme neticesinde; Dava, İİK 235. maddesi gereğince açılmış olan sıra cetveline itiraz (kayıt kabul) davasıdır.Mahkemece, davacının temlik aldığı alacak kalemleri ile temlik edenin iflas masasına başvurusundaki alacak kalemleri örtüşmediğinden temlik edenin kayıt kabul başvurusunun dayanak olamayacağından bahisle kayıt kabul başvurusu bulunmadığından davanın usulden reddine karar verilmiştir. Somut olayda; dava dışı ... Bankası A.ş, müflis ......
Huzurda görülen dava kayıt ve kabul davasıdır. Kayıt kabul davası; alacaklının iflas idaresi tarafından reddedilen alacağına ilişkin olarak, alacağını ispat etmek ve alacağını hüküm altına aldırmak amacıyla açılmaktadır. Bu doğrultuda; alacaklının açmış olduğu kayıt kabul davası, mahiyeti gereği alacak davasıdır ve davacı taraf, alacağının sıra cetveline kaydını ve kabulünü talep etmektedir. Dava, iflas idaresine karşı açılmaktadır. Söz konusu bu davada; tüm dosya kapsamında taraflar arasındaki ilişki, belgeler ve bilgiler dikkate alınarak gerçek alacağın tespit edilmesi gerekmektedir. İflas idaresine veya basit tasfiye usulü neticesinde iflas müdürüne alacak bildirilirken, kararın kendisine tebliğini isteyen alacaklıya, alacağının ret veya kabulü tebliğ edilmektedir. Kural olarak İ.İ.K.'nın 223/3. maddesi hükmü gereğince; bu alacaklılar bakımından kayıt kabul davası açma süresi tebliğ tarihinden itibaren 15 gündür. Nitekim Yargıtay ........
O halde davalı hakkında verilen iflas kararının kaldırılması karşısında iflasın sonucu olarak açılan kayıt kabul davası da (iflas yargılamasında tekrar iflasa karar verilmediği sürece) ortadan kalkacaktır; yani kayıt kabul davası konusuz kalacaktır.Zira yukarıda açıklandığı üzere artık iflas kararı bozulmuş/kaldırılmış ve bu iflas kararına istinaden alacağı kaydedecek bir iflas masası hukuken kalmamış, müflisin de fiil ehliyetini ve temsil yetkisini yeniden kazanmıştır. Somut dava açısından kayıt kabul davasına esas iflas kararı ortadan kalkmış olmakla bu karara istinaden açılan kayıt kabul davası da konusuz kalmış olur.Nitekim ilk derece mahkemesi tarafından kayıt kabul davası ile ilgili konusuz kalma kararı verilmiş olsa dahi yeniden ticaret mahkemesi tarafından iflas kararı verilmesi durumunda iflas masasına başvuru ve reddi halinde ise kayıt kabul davası açma imkanı hukuken imkan dahilindedir....
Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; talebin müflisin iflas masasına kayıt ve kabul talepli olduğu, mahkememizce tüm deliller toplanarak dosyanın işçilik alacakları alanında uzman bilirkişiye tevdii edildiği, ---- tarihli bilirkişi raporunun gerekçeli, bilimsel ve denetime elverişli olmakla mahkememizce hükme esas alındığı, davacının masa tarafından kabul edilen----- sıra kayıt talebinin ---sıra kayıt talebiyle aynı işçi olan --- ve aynı dava dosyasına ilişkin olduğu ve bu sebeple----sıra kayıt talebinin reddedildiği, yine---sıra kayıt talebi ile --- kayıt talebinin de aynı işçi olan ---- aynı dava dosyasına ilişkin olduğu ve --- sıraya ilişkin talebin iflas masasınca reddedildiği, ---sıra talebinin ise ---olup prim borçlarına ilişkin olduğu ancak --- tarihleri arası kaydı istenen prim borçlarının ise zamanaşımına uğradığı ve işverene de --- tarihi itibari ile borcu bulunmadığına dair yazı düzenlenip verildiği, ---- sıra kayıt talebinin reddi kararının da yerinde...
Hukuki Nitelendirme, Delillerin Değerlendirilmesi ve NeticeDava, 2004 sayılı İİK nun 235 inci maddesi gereğince açılmış olan sıra cetveline itiraz (kayıt kabul) davasıdır.Kayıt kabul davası hukukî nitelik olarak sıra cetveline itiraz niteliğinde, eda davası mahiyetinde bir alacak davasıdır. Çünkü bu davada alacaklı, bildirmiş olduğu alacağın iflâs idaresi tarafından haksız olarak tamamen veya kısmen reddedildiğini iddia etmekte ve iflâs masasının haksız olarak reddedilen alacağı ödemeye mahkûm edilmesini talep etmektedir. Niteliği itibari ile sıra cetveline itiraz davası olan bu dava, uygulama ve doktrinde kayıt kabul davası olarak isimlendirilmektedir....
Ancak yargılamaya konu uyuşmazlıkta, davacı alacaklının müflis kooperatif alacaklılarının sırasına kayıt talebinin kabul edilmeyip sıraya alınmadığı, davacının reddedilen alacağı yönünden kayıt kabul istemli sıra cetveli itirazında bulunmaksızın doğrudan doğruya, sıraya kabul edilen davalı aleyhine kayıt terkini davası açtığı, iş bu nedenle davanın aktif husumet ehliyeti yönünden dava şartı yokluğundan reddi gerektiği kanaatine varılarak aşağıda yazılı hüküm kurulmuştur....
İkinci alacaklılar toplantısında dava konusu alacağın masaya kabul edilmemesi halinde davaya kayıt kabul davası olarak devam edilerek bir karar verilir. Bir davanın açılmasının usul hukuku bakımından hasıl olan sonuçlarından biri, davanın açılması anında görevli ve yetkili mahkemenin sabit hale geleceği, sonradan ortaya çıkan değişikliklerden görev ve yetkinin etkilenmeyeceğidir. (Perpetuatio fori)İİk.nun 235. maddesi gereğince sıra cetveline itiraz (kayıt kabul) davaları Ticaret Mahkemesinin görevine girmekte ise de, dava açıldığı tarih itibariyle davalı iflas etmemiştir. Müflis aleyhine alacağın tahsili için açılan itirazın iptali davası iflas üzerine kayıt kabul davası haline gelmiştir. Davada müflisi iflas idaresi temsil eder....
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Tarih : 13.10.2010 Nosu : 206-422 Taraflar arasındaki kayıt kabul davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı yetki yönünden davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava alacak istemi ile açılmış, yargılama aşamasında davalının iflası üzerine kayıt kabul davasına dönüşünce Mahkemece İcra ve İflâs Kanunu'nun 235/I inci maddesi uyarınca kayıt kabul davalarının iflasa karar verilen yerdeki Asliye Ticaret Mahkemelerinde görülmesinin kamu düzenine ilişkin bir yetki kuralı olduğundan bahisle yetkisizlik kararı verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....