Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ; 1-Davanın KABULÜ ile; ---- sayılı dosyasında işlem gören davada ------- ünvanlı davalı şirketi temsil etmek üzere emekli ticaret hukukçusu------- temsil kayyımı olarak görevlendirilmesine, 2-Kayyımın sarf edeceği emek ve mesaisi birlikte değerlendirildiğinde kayyım için maktu ---- ücret takdirine, 3-Nihai sorumlu davalı şirket olmak üzere kararın kesinleşmesine bağlı olarak kayyımın görevinin başlamasına esas olmak üzere kayyım ücretinin avans olarak davacı vekili tarafından yatırılması gereğinin gözetilmesine, 4-Bilgi mahiyetinde bu tutanağın kayyıma tebliğine, 5-Kayyımın görevinin kararın kesinleşmesinden ve kayyım ücretinin avans olarak yatırılmasından sonra tebliğ ile başlamasına, 6-Harç peşin alındığından bu konuda başkaca bir hüküm oluşturulmasına yer olmadığına, 7-Davacı tarafından peşin ödenen harçlar dahil olmak üzere davacı tarafça yapılan toplam 254 TL yargılama giderinin davalı şirketten alınarak davacıya verilmesine, 8-...

    irtibat ve iltisakı nedeniyle kayyım atanan şirketlerden olup davalı şirkete kayyım atanmasına ilişkin ... ... 10. Sulh Ceza Mahkemesi'nin 2015/2903 Değişik iş sayılı kararı ile davalı şirkete kayyım atanması yönünde kanaat oluştuğu belirtilerek ''.... Kayyımın görevi yönünden yapılan değerlendirme de ise şirketlerin büyüklüğü, bu şirketler vasıtası ile işlendiği iddia edilen suçların kapsamı, yoğunluğu, etkinliği değerlendirildinde yönetim organının kararlarını değerlendirmek üzere kayyım atanması yeterli görülmemiştir. Bu büyüklükte ve yoğunlukta, devletimizin yapısına yönelik, hükümeti yıkmaya, değiştirmeye, görevlerini yapmaya engel olmaya çalıştığı iddia edilen ... adı altındaki böyle bir örgütün faaliyetlerine katılan, yardım eden olduğu raporlarla belirtilen şirketlere sadece denetim yönünden kayyım atanması bu suçların işlenmesine engel olamayacağı gibi, delillerin toplanması ve maddi gerçeğin ortaya çıkarılması yönünden yetersiz kalacaktır....

      HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ; 1-Davanın KABULÜ ile; ---- dosyasında işlem gören davada "---- davalı şirketi temsil etmek üzere ---- temsil kayyımı olarak görevlendirilmesine, 2-Kayyımın sarf edeceği emek ve mesaisi birlikte değerlendirildiğinde kayyım için maktu--- ücret takdirine, 3-Nihai sorumlu davalı şirket olmak üzere kararın kesinleşmesine bağlı olarak kayyımın görevinin başlamasına esas olmak üzere kayyım ücretinin avans olarak davacı vekili tarafından yatırılması gereğinin gözetilmesine, 4-Kayyımın görevinin kararın kesinleşmesinden ve kayyım ücretinin avans olarak yatırılmasından sonra tebliğ ile başlamasına, 5-Harç peşin alındığından bu konuda başkaca bir hüküm oluşturulmasına yer olmadığına, 6-Davacı tarafından peşin ödenen harçlar dahil olmak üzere davacı tarafça yapılan toplam 172 TL yargılama giderinin davalı şirketten alınarak davacıya verilmesine, 7-Davacı vekili için tarife gereğince belirlenen 5.100 TL maktu avukatlık ücretinin davalı şirketten...

        Kayyım atanması ve kayyımlığın kaldırılması istemine ilişkin davalar kamu düzeni ile yakından ilgili olup, mahkemeler hiçbir kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın gerekli araştırmayı yaparak karar vermek durumundadır. Kayyımlığın kaldırılmasına dair; 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun 477 maddesinde Temsil kayyımlığı, kayyımın yapmakla görevlendirildiği işin bitirilmesiyle sona erereceği, Yönetim kayyımlığının, kayyımın atanmasını gerektiren sebebin ortadan kalkması veya kayyımın görevden alınmasıyla sona ereceği düzenlenmiştir. Somut olayda, 3561 sayılı Mal Memurlarının Kayyım Tayin Edilmesine Dair Kanunun 2/1. Maddesine göre kayyım tayin edilen T3 Defterdarının kayyım atanmasını gerektiren sebep ortadan kalkmadığı gibi kayyımın görevden alınmasını gerektiren somut bir olgunun da bulunmadığı anlaşıldığından ilk derece mahkemesince kayyımlığın kaldırılması talebinin reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

        yerinde görülmemiştir. 2-Atanan kayyımın sıfatına ilişkin itiraza gelince; Türk Medeni Kanununun 431. maddesi uyarınca vasi tayinin de usul kayyım için de uygulanır....

          Mahkememiz ---- gönderilerek davalı ----kayyımı olarak atanmak isteyip istemediği, istiyorsa aylık ne kadar ücret istediği hususunda iki hafta içerisinde beyanda bulunmasının istenmesine," ara kararına istinaden kayyım olarak atanması talep olunan -----tebligat yapılarak kayyım olarak atanmak isteyip istemediği, istiyorsa aylık ne kadar ücret istediği hususunda beyanda bulunması ihtar olunmuştur. Kayyım olarak atanması talep olunan ---- Mahkememize sunduğu ---- tarihli beyan dilekçesinde özetle; davalı şirkete kayyım olarak atanması durumunda herhangi bir ücret talebinin bulunmadığını beyan ettiği görülmüştür. DAVANIN VE UYUŞMAZLIK KONULARININ TESPİTİ, DELİLLER, DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ NEDENLER VE SONUÇ: Dava, davacıların ortağı olduğu şirkete ihtiyati tedbir yoluyla geçici olarak kayyım atanması istemine ilişkindir. ---- kayyım atanmasını gerekli kılan sebeplere ve usulüne dair --- bir düzenleme bulunmamaktadır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, kayyım atanması istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm kayyım adayı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

              Dava, kayyım atanması istemine ilişkindir. 4721 Sayılı Türk Medeni Kanununun 426. maddesinde bir işte yasal temsilcinin menfaati ile küçüğün menfaati çatışıyorsa res'en veya ilgilisinin isteği üzerine temsil kayyımı atanacağı hükme bağlandığından; mahkemenin asıl üzerinde durması gereken konu, davacı ile kayyım atanması talep edilen küçük arasında menfaat çatışması olup olmadığının tespit edilmesi olup hükme esas alınan gerekçe daha sonra kayyımın değerlendirmesi gereken bir husustur. Somut olayda, küçüğün annesine ait şirkete hissedar yapılması durumunda aralarında menfaat çatışması olacağı açık olup, davanın kabulü gerekirken reddi doğru görülmemiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen davada Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 24/12/2013 tarih ve 2012/408-2013/354 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi talep eden ortaklar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacılar vekili, davalı şirketin feshine ilişkin davada 04/09/2012 tarihli celsede şirkete kayyım atanması konusunda yetki verildiğini ve bu yetkiye istinaden davalı şirkete kayyım atanmasını talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili, kayyımın dinlenmesi gerektiğini bildirmişlerdir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın kabulüne, ....'ye ...'...

                  Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2004/983E-2006/1068K sayılı dosyası ile verilen kayyım atanması hakkındaki kararın kaldırılmasını istemiş, mahkemece davacı yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; Türk Medeni Kanunu’nun 477/2.maddesinde temsil kayyımlığı, kayyımın yapmakla görevlendirildiği işin bitirilmesiyle, yönetim kayyımlığı, kayyımın atanmasını gerektiren sebebin ortadan kalkması veya kayyımın görevden alınmasıyla sona ereceği; 640/3. maddesinde ise mirasçılardan her birinin terekedeki hakların korunmasını isteyebileceği, sağlanan korumadan mirasçıların hepsinin yararlanacağı hükme bağlanmıştır. Davacı, dava dilekçesinde ... ve ... mirasçısı olduğunu belirterek, dava konusu ... ve ... parsel sayılı taşınmaz hisselerine 1....

                    UYAP Entegrasyonu