Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 6. maddesi gereğince bağımsız bölüm eklentisi niteliğindeki depolar bağımsız bölümün bütünleyici parçası niteliğinde olup o bağımsız bölümün malikinden ayrı olarak kullanılamaz. Bu husus nazara alınarak 13 nolu bağımsız bölümün eklentisi niteliğinde olan deponun dernek olarak kullanılmasına son verilmesi suretiyle eski hale iadesi gerekirken bu talebin reddine karar verilmesi, 2-Davacı ortak alana masa ve sandalye koymak suretiyle davalıların müdahele ettiğini belirterek eski hale iadesini istemiş, mahkemece bu talep hakında keşif gününde dava konusu yerde masa sandalye olmadığı gerekçesiyle reddedilmiştir. Keşif günü masa ve sandalye olmaması bu şekilde kullanım olmadığı anlamına gelmez. Tarafların gösterdikleri deliller toplanarak karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik araştırma ile karar verilmesi, Doğru görülmemiştir. ......

    Projeye aykırılığın kat maliklerinden biri veya bir kaçı tarafından gerçekleştirilmesi halinde ise, eski hale getirme işlemlerinden ve giderlerden tüm kat malikleri değil, projeye aykırı eylemde bulunan kişi veya kişiler sorumlu olacaktır. (Yargıtay 18. HD'nin 09/03/2006 T. 2006/376 E. , 2006/1899 K. Sayılı ilamı) 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununa göre, bağımsız bölümler üzerinde kurulan mülkiyet hakkına kat mülkiyeti ve bu hakka sahip olanlara kat maliki, anagayrimenkulün bağımsız bölümleri dışında kalıp, korunma ve ortaklaşa kullanma veya faydalanmaya yarayan yerlerine ortak yerler, kat maliklerinin ortak malik sıfatiyle paydaşı bulundukları bu yerler üzerindeki faydalanma haklarına kullanma hakkı denir.(KMK.2.md) Kat mülkiyeti, arsa payı ve anagayrimenkuldeki ortak yerlerle bağlantılı özel bir mülkiyettir.(KMK.3.md) Ortak yerlerin konusu sözleşme ile belirtilebilir....

    Davacı taraf, 2002 yılında kat irtifakı kurulmuş olan ana taşınmazda bulunan davalıların maliki/ yapımcısı olduğu 1 nolu bağımsız bölüme ait su tesisatındaki arızanın, davacıya sigortalı işyerinde hasara neden olduğu iddiasına dayanmaktadır. Dosya kapsamında bulunan tapu kayıtları incelendiğinde; 2002 yılında kat irtifakı kurulan ana taşınmazdaki 1 nolu bağımsız bölümde 27.12.2009'da (davaya konu hasar tarihinden sonra) kat mülkiyetine geçildiği anlaşılmaktadır. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 19. maddesinde, her kat malikinin anagayrimenkule ve diğer bağımsız bölümlere, kusuru ile verdiği zarardan dolayı sorumlu olduğu hüküm altına alınmıştır....

      DAVA KONUSU : Kat Mülkiyeti Kanunundan Kaynaklanan Davalar (Projeye KARAR : Alanya 4. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2016/283 Esas, 2018/178 Karar sayılı dosyasında 04/07/2018 tarihli kararına karşı davalı vekilince 18/09/2019 tarihli istinaf başvurusu üzerine dosya dairemize tevzi edilmekle hazırlanan ön inceleme/inceleme raporu ile yapılan müzakere sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde ve duruşmalardaki beyanlarında özetle; Davacılar Gencay Yıldırım'a ait olan ancak diğer davacı T2 satış vadinde bulunulan bağımsız bölümün tapuda Antalya ili, Alanya ilçesi, Oba Köyü Göl Mevki 1848 parselde D Blok 2. Kat 12 numaralı bağımsız bölüm olarak kayıtlı olduğunu, bu nedenle tapu kayıtlarına dayanak olan mimari projedeki numaraların fiili duruma göre düzeltilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Yersiz açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

      anlaştıkları, aynı tarafların 1973 yılında tapu müdürlüğünde yaptıkları resmi akitte 9 numaralı bağımsız bölüme evvelce tefrik ve -2- 2017/899-6866 tahsis edilen 60/610 arsa payından 30/610 arsa payını 9 bağımsız bölüme ve 30/610 arsa payını da yeni ilave edilmiş bulunan 10 bağımsız bölüme tevzi ettiklerini ve bu suretle 634 sayılı kanun gereğince kat mülkiyetine çevirdikleri hususunda anlaştıkları, aynı tarafların 1973 yılında tapu müdürlüğünde yapmış oldukları resmi akit nedeniyle 1970 yılında noterde yaptıkları sözleşmenin hükmünün kalmadığı, dava konusu ana taşınmazda kat mülkiyeti, bağımsız bölüm maliklerinin ilave edilen 10 numaralı bağımsız bölüme kendi bağımsız bölümlerine tahsis edilen arsa paylarına halel gelmemek kaydıyla muvafakat ettikleri ve bu şartla 10 numaralı bağımsız bölümde hak iddia etmedikleri, dava konusu taşınmazın kat irtifakının kurulduğu tarihte arsa paylarının orantısız olduğu iddiasının bulunmadığı, orantısızlık iddiasının ilave edilen bağımsız bölümle ilgili...

        Yargıtay'ın yerleşmiş uygulamalarına göre, anataşınmazın projesinde yer almamış olsa bile bir kat malikinin klima cihazını kendi bağımsız bölümünün pencere ve balkonuna konulmasına komşularını rahatsız etmemek koşuluyla izin verilmektedir. Buna göre dava konusu edilen klima dış ünitesinin de davalının kendi bağımsız bölümünün sınırları içerisinde kalan bir bölüme konulması gerekirken tüm kat maliklerinin ortak yeri niteliğinde olan anayapının giriş kapısının yanına monte edilmiş olması Yargıtay'ın yukarıda sözü edilen yerleşik uygulamasına ve Kat Mülkiyeti Yasasının 19. maddesinin ikinci fıkrasına aykırı eylem oluşturduğu gözetilerek sözü edilen cihazın bulunduğu yerden kaldırılmasına hükmedilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir....

          Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından ise taşınmazın halen arsa vasfı ile kayıtlı olduğu, kat irtifakı dahi kurulmadığı, müşterek mülkiyet hükümlerine tabi olduğu, uyuşmazlığın çözümünde genel hükümlerin uygulanacağı, Kat Mülkiyeti Kanunu hükümlerinin uygulanma imkanının bulunmadığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 17/son maddesinde “Kat irtifakı kurulmuş gayrimenkullerde yapı fiilen tamamlanmış ve bağımsız bölümlerin üçte ikisi fiilen kullanılmaya başlanmışsa, kat mülkiyetine geçilmemiş olsa dahi ana gayrimenkulün yönetiminde kat mülkiyeti hükümleri uygulanır.” Ek-1. maddesinde ise “Bu Kanunun uygulanmasından doğacak her türlü anlaşmazlık sulh mahkemelerinde çözümlenir.” hükümlerine yer verilmiştir. Somut uyuşmazlıkta dava, aidat ve ortak gider alacağına yönelik olup, dava konusu taşınmazda kat irtifakının kurulmadığı anlaşılmaktadır....

            Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından ise taşınmazın halen arsa vasfı ile kayıtlı olduğu, kat irtifakı dahi kurulmadığı uyuşmazlığın çözümünde genel hükümlerin uygulanacağı, Kat Mülkiyeti Kanunu hükümlerinin uygulanma imkanının bulunmadığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 17/son maddesinde “Kat irtifakı kurulmuş gayrimenkullerde yapı fiilen tamamlanmış ve bağımsız bölümlerin üçte ikisi fiilen kullanılmaya başlanmışsa, kat mülkiyetine geçilmemiş olsa dahi ana gayrimenkulün yönetiminde kat mülkiyeti hükümleri uygulanır.” Ek-1. maddesinde ise “Bu Kanunun uygulanmasından doğacak her türlü anlaşmazlık sulh mahkemelerinde çözümlenir.” hükümlerine yer verilmiştir. Somut uyuşmazlıkta dava, aidat ve ortak gider alacağına yönelik olup, dava konusu taşınmazda kat irtifakının kurulmadığı anlaşılmaktadır....

              Davacı, kat mülkiyeti kurulması halinde çekişmeli bağımsız bölümün, aksi takdirde çekişmeli bağımsız bölüme isabet edecek arsa payının tescilini talep ettiği halde davalıya ait payın tümünün iptaline karar verilmesi doğru görülmemiştir. Öte yandan; 3194 sayılı İmar Yasasının 18. maddesinin son fıkrasında, “veraset yolu ile intikal eden, bu kanun hükümlerine göre şuyulandırılan Kat Mülkiyeti Kanunu uygulaması, tarım ve hayvancılık turizm sanayi ve depolama amacı ile yapılan hisselendirmeler ile cebri icra yolu ile satılanlar hariç imar planı olmayan yerlerde her türlü yapılaşma amacı ile arsa ve parselleri hisselere ayıracak özel parselasyon planları, satış vaadi sözleşmeleri yapılamaz.” hükmü mevcuttur. Bu hüküm imar planı bulunmayan yerlerde çarpık yapılaşmayı önlemeye yöneliktir....

                Dava, Kat Mülkiyeti Kanunundan kaynaklanan arsa payının düzeltilmesine ilişkindir. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 3. maddesinde, kat mülkiyeti, bu mülkiyete konu olan anayapının bağımsız bölümlerinden her birine kat irtifakının kurulduğu tarihteki, doğrudan doğruya kat mülkiyetine geçilme halinde ise bu tarihteki değeri ile oranlı olarak tahsis edilen arsa payının ortak mülkiyet esaslarına göre açıkça gösterilmesi suretiyle kurulacağı, arsa paylarının bağımsız bölümlerin değeri ile oranlı olarak tahsis edilmediği hallerde, her kat malikinin veya kat irtifakı sahibinin arsa payının düzenlenmesi için mahkemeye başvurabileceği hükme bağlandığından; arsa payı düzenlemesinin yeniden yapılabilmesinin ilk şartı, arsa paylarının bağımsız bölümlerin değerleriyle oransız olarak belirlenmiş olmasına bağlıdır. Bu hususa dayalı istemlerde mahkeme bütün delilleri değerlendirerek bağımsız bölümün bedeli ile özgülenen arsa payını karşılaştırıp denklik sağlamaya çalışmalıdır....

                  UYAP Entegrasyonu